Kazaya karışan ve hasar gören araç, kusursuz bir onarım ile kazadan önceki haline dönmüş olsa dahi satış fiyatı kaza öncesi belirlenen satış fiyatından mutlaka daha düşük olacaktır. Tam olarak bu düşüş araç değer kaybı ifadesini oluşturmaktadır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’ nin 20.09.2016 tarihli 2016/4690 Esas ve 2016/7983 Karar Sayılı ilamı uyarınca “Araçta meydana gelen değer kaybının; Aracın serbest piyasa koşullarına göre kaza tarihi itibariyle hasarsız haldeki ikinci el rayiç değeri ile aracın yaşı, özellikleri, hasar miktarı ve hasarlı kısmın özellikleri dikkate alınarak, kazadan sonraki hasarlı halinin rayiç değeri tespit edilip bu iki miktar arasındaki azalmaya (farka) göre hesaplanması gerekir.” denilmektedir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki kazaya karışan aracın piyasadaki tercih durumu, hasarın boyutu, aracın üretim yılı, marka ve model bilgisi, aracın kilometresi, hasar geçmişi ve niteliği, aracın kilometresi,işlem gören parçaların niteliği ve sayısı, trafiğe çıkış tarihi gibi faktörleraraçtaki değer kaybının miktarını etkileyebilmektedir.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. Maddesine göre; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve mütesselsilen sorumlu olurlar.
Araç değer kaybından bahsedebilmek için kazanın çift taraflı olması gerekir. Çift taraflı bir trafik kazasında, kaza nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybı, gerçek zarar içinde değerlendirilir ve bu zarardan Karayolları Trafik Kanunu gereğince de zarar veren sürücü, aracın işleteni ve varsa bağlı olduğu teşebbüsün sahibi müştereken ve mütesselsilen sorumlu olurlar. Bunun yanı sıra zorunlu mali mesuliyet sigortacısı ve aşan kısım yönünden eğer var ise ihtiyari mali mesuliyet sigortacısı da sorumlu olur.
Bu konudaki en önemli husus ise aracın pert olması yani hurda olması halinde veya daha önce pert kayıtlı olması halinde değer kaybı tazminatı alamaz. Kazada zarara neden olan kusurlu taraf, diğer aracın değer kaybından sorumlu olur. Zarara neden olan kusurlu tarafın değer kaybından sorumlu sayılabilmesi için kazada ya tamamen kusurlu ya da en az % 25 oranında kusurlu olması gerekmektedir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası altında sigorta şirketi, kaza esnasında hatalı olan araç sahibinin sorumluluklarına ortak olmaktadır. Türk Ticaret Kanunu’nun 1409. maddesine göre “Sigortacı, sözleşmede öngörülen rizikonun gerçekleşmesinden doğan zarardan veya bedelden sorumludur.”
Kaza neticesinde aracında değer kaybı meydana gelen araç sahibi, hasarı öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl içerisinde ve her halde kaza tarihinden itibaren 10 yıl içerisinde süreci başlatmış olmalıdır. Bu süre hak düşürücü süredir ve araç sahibi bu süreler geçtikten sonra aracındaki değer kaybını talep edemeyecektir. Sigorta şirketinden araç değer kaybının talep edilmesi durumunda, sigorta şirketine başvuru yapılması gerekir. Hukuka ve usule uygun olarak yapılan başvuruya sigorta şirketinin cevap vermek için 15 günlük süresi vardır. Bu süre içerisinde sigorta şirketinden başvuruya yanıt alınamaması, talebin tam olarak veya hiç karşılanmaması durumunda araç sahibi Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuruda bulunabilir veya araç değer kaybı davası açılabilir.
Söz konusu hukuki yollara başvurabilmek için kaza tespit tutanağı, kusur oranlarını belgeleyen tutanak, hasara ilişkin tespit tutanağı, hasarı gösteren fotoğraflar (Araç hasarına ilişkin fotoğraflar her açıdan çekilmelidir), onarım yapılırken alınan parçaların faturaları, onarım sırasında ortaya çıkan işçilik bedelini belgeleyen faturalar, sürücü ehliyet belgesi, sürücü kimlik belgesi, araçlara ait ZMMS poliçeleri, araç ekspertiz raporu gibi belgeler gerekmektedir.
İş bu belgeler toplandıktan sonra yapılan başvuru sonrası sigorta şirketinin bu ödemeyi yapmaması, eksik yapması halinde veya yapılan başvuruya süresi içinde cevap vermemesi halinde araç sahibi Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuruda bulunabilir veya değer kaybının tarafına ödenmesi talebi ile sigorta şirketine yetkili ticaret mahkemesinde veya şahıslara asliye hukuk mahkemelerimde dava açabilir.
Belirtmek gerekir ki hak kaybı yaşamamak adına önce avukata sormak, bilgi almak her zaman önemlidir.