Asrın felaketini yaşadık. İki büyük deprem ile tüm ülke sarsıldık. Maddi ve manevi çok kaybımız oldu. Bunlar geri gelmeyecek. Kayıplarımız, hayallerimiz, umutlarımız, arkasına dayandıklarımız, gelecek gözüyle baktıklarınız, kısaca kalbimizin bir parçasını 11 vilayeti etkileyen afet bölgesinde bıraktık.
Tüm ülke ilk günlerde seferber oldu. Yardım- lar yağdı, iş yerlerini kapatıp afet bölgesine koştular. Kumbaraları boşaltıp yardım yaptı- lar. Fırınları kapatıp afet bölgesinde hamur açıp ekmek çıkardılar. Emekli doktorlar yıllar sonra üniforma giyip hastanelerde görev yaptılar. Kısacası hayat durdu. Tüm memle- kette hüzün hakim oldu, yaprak kıpırdamadı. Eğlence merkezleri kapandı, ligler ertelendi, spor organizasyonları ertelendi, sokakta adam yürümez hale geldi. Donduk kaldık. Üzerinden neredeyse bir ay geçti. Şimdiki durum sokaklarda içip nara atanlar, statlarda hükumet istifa deyip bağıranlar, karşı rakip taraftara küfredenler, barlar, gece kulüpleri tiklim tıklım... Dünyevi meseleleri kendine dert etmeyip önüne arkasına bakmadan fevri hareketlerle insanları tahrik eden müptezel- ler... Artık normalleşme süreci başladı. Maa- lesef birlik beraberliği fazla uzun tutamadık.
Depremzedelerin otelleri beğenmediği, “Gece neden içki yok?” deyip otel müdürünü tartakladığı, girdiği berber dükkanında bile “Ben depremzedeyim” deyip tıraş parası öde- mediği, devlete hakaret edip, küfrettiği vs. bu tarz istemsiz hareketlerle insanları yine germeye başladılar. Kulaktan kulağa bu şekil- de yalan, iftira haberlerle o insanların acısını daha fazla derinleştirdiler. Biz kardeşiz, biriz ve var olmak için birbirimize ihtiyacımız var. Kalın sağlıcakla.