İbrahim sende farkında mısın, sol elle yemek yememeyi öğrettiler de, ama öğretmediler hak yemenin, başkalarının hakkına riayet etmemenin günah olduğunu...
Öğretmediler kuşları yuvasız koymanın, onların yuva yapacağı dalları kesmenin, sokaklarda kedileri aç bırakmanın, köpekleri zehirlemenin canilik olduğunu...
Söylemediler ormanları yakmanın büyük günahlardan olduğunu... Yine hiç söylemediler dağları taşları ormanları dereleri denizleri talan etmenin ahlaksız olduğunu da...
Mesela hiç söz etmediler, v asla söylemediler, kadınları kızları üzmenin günahların en büyüklerinden olduğunu...
Hiç söylemediler Hazreti Muhammed’in eşlerine yüksek sesle bir kere bile konuşmadığını, adlarını yüksek sesle çağırmadığını...
Kızı Fatma’nın evine her gelişinde ayağa kalktığını, alnından öpüp hoş geldin diye minderini kızın altına verdiğini...
Yoksul kızların evlendirmenin onların  düğün gidermenin cennetlik bir ibadet olduğunu..Oysa Kuran  hep bunlardan söz eder...
Şimdi ne kadar saklarsak saklayalım, ne kadar görmezden gelirsek gelelim, kızlarımız dayak yiye yiye büyüdüler bu ülkenin evlerinde...
Namuslu olmayı iffetli davranmayı onlara “yani kadınlara kızlara has kılan” zalim karanlık anlayış dünde vardı bu günde var bu ülkede...
Erkeklerin, ya da oğullarımızın zina yapma suçu ve günahını mubah gören bir toplum haline nasıl geldik sahi, aynı suçu işleyen kadınlar kızlar linç edilirken?
Hangi dinin veya hangi Tanrının buyruğu bu ayrıcalık?
Hangi dinde var erkeklerin kadınları öldürmeyi haklı gibi göstermek... Hangi kutsal metinde var, kadın erkeğin kulu cariyesi hizmetlisi denmesi?
Sağa sola kıvırtmadan herkes hatırlasın bu ülkenin şehirlerinde köylerinde 13-14-15 yaşında kızların kollarından tutulup “bir köpek ölüsü gibi sürünerek”  sevmediği adamlara eş yapılması ve öyle olmaya zorlanması...
Canı çıksın yerin dibine batsın bu anlayışları din sananların... Canı çıksın kadını küçümseyen değersiz kılmaya çalışan anlayışların, o anlayışları destekleyen kişilerin...
Aslında hiçbir şey değişmedi, aynı zalim ve karanlık anlayış devam etmek de, belki biraz şekil değiştirerek...
Ne utanma kaldı, ne vicdan...
Mesela hiç söylemediler, koca nasıl karısını boşarsa, kadının da kocasını boşama hakkı olduğunu... Mesela kimse bilmiyor, evlenirken olması gereken iki şahidin, kadın boşanırken kesin olması gerektiğini...
Kadınlarımıza çok haksızlık yaptık, kızlarımıza çok haksızlık yaptık... Onların ruhlarını geleceklerini yarınlarını dinlerini elinden aldık...
Sakın sol el yemek yemeyin dediler de, kadınları incitmeyin demediler...