Mesela iyi parti üstüne... Hani geçtiğimiz Pazar günü delege ve ilçe kon geresi yapmak adına, bir arada toplanmayı, birbirlerine dertlerini anlatmayı bile beceremeyen, her saniye kavganın eşiğinde duran arkadaşlardan...
Birbirini yalancıkla hainlikle suçlayan, sözleri kin ve öfke dolu arkadaşlardan...
 Uzaktan tanısam da, yakından hiç birini tanımıyorum arkadaşların,  ne iş yaparlar nerelerde bulunurlar, asıl işleri meslekleri nedir “ kitap okurlar mı, okurlarsa hangi kitapları kimlerin kitaplarını okurlar?” bilgi sahibi değilim haklarında... 
Mesela içlerinden kaç kişi şiir okur veya şiirle arası nasıldır, kaç şairi tanırlar filan bunu da bilmiyorum...
Gerçi günümüz siyasetçilerinin büyük, ama talihsiz alışkanlığıdır kitap okumamak, şiirden anlamamak... 
Kitaptan ve şiirden uzak kalmak, cahilliği ve kabalığı karanlığı tercih etmektir, keşke siyasetçilerimiz bilselerdi bunu...
Mesela Belediye Başkanı yardımcısı olan bir beyefendiye “Mahmutlar şairler parkında neden Cahit Zarifoğlu’nun Nuri Pak dil’in isimleri neden yok?” dediğim de, o isimleri hiç duymadığını gördüm...
Yani kitap okumadan, şiir okumadan habersiz insanlar, yeni siyasetçilerin hemen hemen hepsi... Dini bilgileri olmadığı halde, dindar görünme çabası bazılarında...
Belki yazarım diye iyi partili arkadaşların durumlarını, birbirlerini ne ile suçladıklarını sözü söylerken nasıl bir dil kullandıklarını mahalli gazetelerin haberleri ile takip ettim...
Sadece üzüldüm, şehir adına ülkem adına hayıflandım “Allah’ım dedim, Allah’ım şimdi bu arkadaşlar mı talip bu ülkenin bu şehrin idaresine?” diye kendi kendimle konuştum... Neyin kavgası bu verilen, kimin ne istediği neye talip olduğu bile anlaşılır gibi değil...
Bir ilçenin delege seçimlerini kongresini kavgasız gürültüsüz yapmayı beceremeyenler, birbirlerini haklarını hukuklarını hiçe sayanlar, yarın bu ülkeyi bu şehri nasıl yönetecekler, diye sorsak kızarlar mı acep?
Doğrudan onları muhatap alıp, bütün günahı onların omzuna bırakmanın bir anlamı yok... Artık yeni insanın anladığı siyaset anlayışı bu...
Herkes bir yarışta, ama çoğu bilmiyor niçin yarıştığını...
Şan şöhret makam mevki sahibi olma sevdası çoğunda... Şehre efendi olma Belediye Başkanı olma veya bir yerlere şube müdürü tayin edilme düşüncesi...
Bakın siyasetçilerin her birine, ne kadar uzaklar insandan... Beyaz adamlar ile birlikte olmak çabasında olanlar, normal bir insanın gözüne bakmaya bile tenezzül etmiyorlar...
Neyse yine son sözümüz iyi partili arkadaşlara olsun... İnsana ve birbirinize kıyarak, birbirinizin varlığını yok sayarak bir yere varamazsınız...
Önce kendi içinizde barışık olmayı başarın...Selam demek sünnettir, selam olsun her birinize....