Son dönemde bilim dünyasındaki gelişmelerle birlikte kronik hastalıklar daha erken tespit edilip daha erken tedavi sürecine girilebiliyor. Kronik hastalıkların geliştiği bireylere baktığımız zaman hücrelerindeki mitokondri seviyesinde eksiklik olduğu görülmektedir. İnsanın alyuvarları hariç her hücresinde mitokondri bulunur. Kalp, beyin, kas, karaciğer ve böbrek hücreleri en çok enerji ihtiyacı olan hücreler olup her hücrede 100-2000 adet mitokondri bulunmaktadır. Mitokondri, vücudumuzdaki hücreler için gerekli olan enerjinin yani ATP'nin (Adenosin Trifosfat) üretildiği yerdir. Mitokondri, besinlerin oksijen ile metabolize edildiği doku, organ ve sistemlerimiz için gerekli olan enerjinin yüzde 95'inin üretilmesinden sorumlu hücre içi organeldir.

EGZERSİZ YAPMAK MİTOKONDRİ SAYISINI ARTTIRIYOR: Egzersiz mitokondriyal sağlığın iyileştirilmesi için en güçlü davranışsal tedavi yaklaşım olmaya devam etmektedir. Egzersiz yaptığımızda vücudumuzdaki iskelet kası mitokondrileri, hücrenin metabolik ihtiyaçlarını karşılamak için daha fazla ATP sentezlemektedir. Bununla birlikte stresli dönemlerden sonra meydana gelen hasarlı ve işlevsiz mitokondriler yok edilir ve yenilerinin oluşması için proteinler bir süreç başlatmış olurlar. Özellikle dayanıklılık ezgersizleri, mitokondriyal proteinleri arttırarak kasların enerji sağlama kapasitesini geliştirmektedir. Uzun süreli yürüyüş ve koşu, yüzme, vücut ağırlığı egzersizleri, bisiklete binme ve ip atlama gibi aktiviteleri dayanıklılık egzersizlerine örnek verebilirim. Uzun süre hareketsiz kalmak yaşlanmayla birlikte mitokondriyal bütünlükteki bozulmaları teşvik ederek sarkopeninin yani kas erimesinin ilerleyici doğasına katkıda bulunur.

YAĞLI BESLENMEK MİTOKONDRİLERİN YENİLENMESİNİ ENGELLİYOR: Fazla yağlı beslenmek vücutta çeşitli metabolik yolları olumsuz yönde etkilemektedir. Bu etkilerin başında mitokondri fonksiyonlarının bozulması gelmektedir. Karnitin mekiği denilen bir sistemle yağ asitleri mitokondriye taşınarak okside olur ve enerji için kullanılırlar. Karnitin mirekiği aynı zamanda asetil KoA'nın da nukleusa geçişini sağlamaktadır. Fazla yağlı beslenmenin karnitin mekiğini baskılayarak yağ asidi oksidasyonunu engellediği çalışmalar sonucunda bildirilmiştir. Bu nedenle besinsel yağlardan sağlanan enerji, günlük kalori gereksiniminin %30'unu geçmemelidir.

MİTOKONDRİ'Yİ GÜÇLENDİRECEK FONKSİYONEL YİYECEKLER: Üzüm yaprağında ve çekirdeğinde bulunan resveratrol; brokoli, domates ve ıspanakta bulunan alfa lipoik asit; soğan, kuşkonmaz, çilek, domates gibi kırmızı renkli sebze ve meyvelerde bol miktarda bulunan kuersetin mitokondri sentezini artırmaktadır. Mitokondriyal işlevlerde kofaktör ve antioksidan görevi gören koenzim Q10, sardalya ve uskumru gibi balıklarda, ıspanak, brokoli ve karnabahar gibi sebzelerde bol miktarda bulunmaktadır. Koenzim Q10, ATP sentezini artırarak mitokondri fonksiyonunu arttırmaktadır. Yer fıstığı, mantar ve soya fasulyesi de CoQ10'den yana zengin diğer bitkisel kaynaklardır.