Yine canımı sıkan hatta canımı acıtan biraz da öfkelendiren konulardan yazmaya çalışacaklarım... Özellikle yaşlı teyzelerin sıkça yaptıkları dualardan olur oldu, Allah tek maaşla geçinen çoluk çocuk bakan insanlara yardım etsin diye dua etmeleri market kapılarında çıkış yaparken...

***

Âmin diyelim bizde, âmin hep âmin denmesi gereken dualardan, bu dualar... Allah yalnız tek maaş alanlara değil, Allah maaşı olmayanlara hiç geliri olmayanlara da yardım etsin, hatta daha çok yardım etsin...

***

Biliyorum dua etmekle olacak işler değil bunlar yinede dua edenlerden olalım biz... Dua nefes almaktır, dua bir uttur, dua belki yarın her şey daha güzel olur diye umutlanmaktır, hatta her şeyin daha güzel olmayacağını bile bile...

***

Yani çaresizliğe yenik düşmemektir... Çaresizlik çok acı bir durum insan için, kimi kardeşler kızacaklar hele Ak partili arkadaşlar, ama çaresizlik içinde kıvranan insanların sayısı hiç de az değil, bazıları görmüyor diye yok olmuyorlar...

***

Yine yoksul edebiyatı mı yapmaya başladım sizce... Hayır, hayır hayır geçekleri görme ve dile getirme gayreti yaptıklarımız... Biraz el yapımı sözler diyoruz ya olsun... Çoğumuz bilmiyor muyuz insanımızın pek çoğu kirada oturuyor ve yine çoğumuz biliyoruz kiracı arkadaşların kira ödeme zorluğu çektiklerini...

***

Bunları bile bile, kardeşleri duanın ortasına koymayalım mı, o zaman haksızlık yapmış olmaz mıyız?

Nedenleri bahaneleri ne olursa olsun, varsıl ev sahipleri her geçen gün daha vicdansız, daha görgüsüz daha utanmaz olur oldular...

Parayı bütün değerlerin üstünde tutan insandan dahi önemli bilen bu kişilere ne söyleyelim, siz gerçekten zalimsiniz demekten başka?

***

Kafam mı desem, aklım mı desem bir karışıklık içindeyim... Saçma sapan sözler ediyorum bazılarına göre... Oysa ben gidilen yolun sonunun karanlık çıkmaz sokak olduğunu söylemeye çalışıyorum, önce yetkililere, sonra insan kardeşlerime...

***

Sözü uzatmanın bir anlamının olmadığı günler... Herkesin özellikle yetkili kişilerin, sonra Müslümanlara konuşanların çok boş söz ettikleri zamanlardayız...

Bilmiyorum, belki benim yazıp söylediklerim de, boş şeyler... Ama inanmanızı isterim, bir yanım hep hüzün acı içinde ülkem adına, insanlık adına, yok edilen güzellikler adına...

***

En azından dertleşmiş olduk diye düşüyorum...