İlk yayınlandığı anda neredeyse herkesin anında izlediği Bird Box (Kafes) filminin yaratıcısı Josh Malerman’dan “Teftiş” kitabı. 

Bu kitap da ilk çıktığı anlarda çok satanlar listesine girmişti. Birçok insan kısa sürede bitirip kurgusuna ve anlatım diline methiyeler düzmüştü. Benim de o zamanlardan şu ana aklımın köşesinde merak ettiğim bir kitaptı. Okuma şansı bulunca da anında okudum ancak methiyeler düzecek kadar bir kitap olduğunu düşünmüyorum. Zaten ilk yayınlandığında baya beğenildi o an okuyan okudu (popüler kültür safsatası) sonrasında çok da rağbet görmedi kitap.

            Kitabı çok beğendim de diyemem hiç beğenmedim de diyemem, bana kalırsa orta segmentlerde bir eserdi. Nedeni de şu ki; öncelikle konusu. İki tane bilim insanı var bunlar karı-kocalar ve bir gün yeni bir deney yapmaya karar veriyorlar. Deney de karşı cinsin insanların beyin fonksiyonlarını nasıl etkilediği ve üretim aşamasında kötü etki mi oluşturduğu konusunda. Bu yüzden çiftimiz bir ormanın içinde herkesten uzakta 2 tane kule inşa ediyorlar. Kulenin birinde alfabedeki harflerin sayısınca ve harflerin isimlerini taşıyan kadar kız bebek diğerinde de erkek bebekler var. Bu bebeciklerin kuleleri arasında ise 5-10 km’ye yakın bir mesafe bulunmakta. Çiftlerden kadın olan kız bebeklerin ebeveyni yani annesi (patronu, müdürü), erkek olan ise erkek bebeklerin babası. Bu çocuklar ömürleri boyunca karşı cinsin hatta o kulenin varlığından başka bir dünyadan bile haberleri olmuyor (yani maksat bu) ve bu çocuklara üst düzey matematik, fizik gibi eğitimler verilerek dünyanın en mükemmel bilim insanları olarak yetiştirilmeleri amaçlanıyor. Eee tabi bu olay böyle yürümüyor. İnsan bu illa merak eder, cesur olur ve sonunda keşfeder. 

            Konusuna aslında bu açıdan baktığımızda bir nevi ilgi çekici. Ancak bana çok da mantıklı gelmedi. Yani bu bilim insanları bu planın işleyeceğine nasıl inandılar ben şaştım. Kitabın diline bakacak olursak ise, ilk başlarda sıkıcıydı ama ortalardan sonra heyecanlandırdı ve merak ettirdi. Ancak finali gerçekten berbattı. Sonunda hiçbir şeye bağlanmadı ve yazar 390 sayfa boyunca anlatmaya çalıştığı detayları son 10 sayfada yiyip bitirdi, kendi eserine yazık etti.            

            Belki bu kitabın sonu daha iyi bağlansaydı bir seriye dönüşebilirdi ya da daha çok bilinen bir eser haline getirilebilirdi ama bana biraz acemice geldi. Okumanız da zaman kaybı olmaz okumamanız da hayatınızdan çok bir şey götürmez kısacası.