Ey Neron nasıl yaktın Roma'yı?

Üç gündür uğraşıyorum, yakamadım sobayı.

Neron, daha çocukluk yıllarında başlayan tiyatro oyunculuğu, müzik tutkusu, lir çalma yeteneği ile sanatçı olma hayalleri kurarken, annesinin zorlaması ile 17 yaşında Roma İmparatoru olarak tahta oturdu. (M.S 54) Siz buna ister kader deyin, isterseniz alın yazısı.

Sanatçı kişiliğinin yanı sıra gaddarlığı ile de ünlü olan Neron, M.S. 64 yılının 14 Temmuz gecesi 9 gün süren Roma yangının suçlusu olarak gördüğü annesini, karısını, kız kardeşini öldürtmüştür. İmparatorluğu süresince de birçok yakın akrabasını katletmiştir.

Neron, kendisini aşırı beğenen, diğer insanlara göre daha üstün gören narsist bir kişiliğe sahiptir. Gittiği her yerde özel ilgi ister, pohpohlanmak, alkışlar arasında, “Sen büyüksün, en büyüksün Neron” sözlerini duymak ister. Neron, duymak istediği alkışı az bulmuş olsa gerek “Şakşakçılar Okulu"nu açar. Okulda yetişen gençler Neron'un şakşakçıları olarak onun her sözünü alkışlamayı, her esprisine gülmeyi kendilerine görev edinirler. Böylece Neron gittiği her yere şakşakçı ordusuyla gitmeye başlar. Agorada olsun, arenada olsun boy gösterip konuşma yapacağı sırada şakşakçıları tarafından bir alkış tufanı ile birlikte, "Sen büyüksün Neron" çığlıkları yükselir. Konuşmasını izleyen Romalılar ister istemez havaya girip "Sen büyüksün Neron" çığlıklarına eşlik etmeye başlarlar. Sürü psikolojisi, biz bunun okulda "Toplum Psikolojisi" olarak dersini görmüştük. Prof. Dr. Fikret Sönmez Hocamın kulakları çınlasın.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı’ndan sonra Millete Sesleniş gerçekleştirildi. Elektrik faturaları, çiftçiler, öğrencilerle ilgili müjdeler veren Cumhurbaşkanı alkış alamayınca, "Bu kadar müjdeler verdik. Alkış yok” diyerek sitem etti.

Nacizane fikrim, İmparator Neron döneminde olduğu gibi "Şakşakcılar Okulu" açılsa, buradan yetişen şakşakcılar siyasilerimiz tarafından istihdam edilse, hem işsizler ordusuna pozitif yönde bir katkı sunar hem de siyasilerimiz, Cumhubaşkanı’mızın alkış alamayınca düştüğü duruma düşmez. Bu benim nacizane fikrim. Siyasiler katılır, katılmaz bilemem. Siz diyorsanız bu memlekette zaten yeterince "Şakşakcı" var. Saygı duyarım.

ŞAKA GİBİ

Koskoca eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Bülent Orakoğlu, Tarkan'ın "Geçcek" şarkısını FETÖ ve PKK’lı unsurlarla ilişkilendirmesi, ayrıca Fazıl Say, Şahan Gökbakar, Sezen Aksu, Cem Yılmaz'ın bu şarkıya ideolojik olarak sahip çıkmalarına, “İstihbarat birimlerince araştırılması gerekir” demesi. Bana şaka gibi geldi.

ÇOK KOMİK

Ayrıca “6 rakamını ters çevirip 9 oluyor” diyerek Devlet Bahçeli'nin gösteri yapmasının ardından, “6 hiç şey ifade etmiyor. 9 huzuru, ışığı işaret ediyor” demesi… Bana çok komik geldi. Yaşlılık hallerinden olsa gerek imanın şartı 6. Unuttu galiba!

BARIŞ ÜZERİNE

Ekmek, su, hava kadar gerekli olmasına rağmen BARIŞ hala dünyamızdan çok uzakta. Uçmasını, balıklar gibi yüzmesini öğrendik ancak bu arada çok basit bir sanatı unuttuk. Kardeş olarak barış içinde yaşamayı.

Çocuğun gördüğü düştür BARIŞ.

Annenin gördüğü düştür BARIŞ.

Ağaçlar altında söylenen sevda sözleridir BARIŞ.

Savaşların olmadığı, kardeşlik türkülerinin söylendiği bir dünya ÖZLEMİ ile.