Geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanımız Ziya Selçuk görevinden affını istedi ve talebi kabul edildi. Okulların açılmasına (!) şurada birkaç hafta kalmış ve ortada bir hazırlık yokken eğitim bakanının neden istifa ettiğini elbette merak eder insan.
      Türkiye’ deki eğitim süreci de dünyanın diğer ülkelerinde olduğu gibi ağır darbe alırken, öğrenci ve öğretmenler de büyük mağduriyetler yaşadı. Eğitim sürecinde yaşanan sıkıntılar nedeniyle sık sık eleştirilerin hedefi olan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk çok yıpratıcı bir süreçten geçti. Ziya Öğretmen büyük bir umut ve beklentiyle gelmişti. Bilgiliydi, donanımlıydı, mütevaziydi. Kısa bir süre içinde öğrenci, öğretmen ve hatta velilere kendisini sevdirdi ama yaşadığımız şu zor dönemde sorunlar hiç azalmadı; daha da arttı ve içinden çıkılamaz hale geldi. En büyük şanssızlığı da tahminlerin çok üzerinde uzayan pandemi süreci oldu. Yapmak istediklerini hayata geçirmekten çok, günü kurtarmaya çalıştı. Eğitimci bir bakan olduğu için, beklentiler çok farklı ve fazlaydı. Yani yükü ağırdı. İstediklerini yapamadı. 
      Ziya Selçuk neden istifa etti? Yüz yüze eğitim ve öğretimin koşulları sağlanamadığı için mi? Öğretmen açığını kapatamadığı için mi? Ek bütçe talep ettiği halde alamadığı için mi? “ Öğretmen açığımız var” açıklamasını yaptığı için mi? Bilim Kurulunun açıkladığı 15 kişilik sınıflar için yeterli dersliği karşılayamadığı için mi? Ödenek olmadığı için inşaatları tamamlanmayan okulları açamadığı için mi?  Cemaat ve tarikatların taleplerini tam olarak karşılayamadığı için mi? 
       Ziya Öğretmen’ den boşalan koltuğa yardımcısı Mahmut Özer oturdu. Yani yeni Bakanımız mevcut sistemin, yönetimin içinden bir isim. Aslında eğitimin tüm sorunlarına vakıf.  Eğitim alanında yapabileceklerini bugüne kadar neden yapmadığını sorası geliyor insanın. Zira Ziya Hoca’ nın neden istifa ettiğini en iyi bileceklerden biri.
      Yeni Bakanımız’dan da beklentiler çok fazla. 6 Eylül’ de açılması planlanan okullar açılacak mı? Okullar salgına hazırlıklı mı? Öğretmen açığı kapanacak mı? Yüz yüze eğitim öğretime geçilmesi için okul ve derslik ihtiyacı karşılanacak mı? Bilgisayarı, tableti hatta televizyonu olmayan öğrencilerin ihtiyacı karşılanacak mı? Kapatılan köy okulları açılacak mı? Atanmayan öğretmenlerin ek atama talebi karşılanacak mı?...............
                Umarız bu istek ve beklentiler en kısa sürede çözüme kavuşur!