Tarımsal üretimde bölgemiz ürün çeşitliliği açısından çiftçimize çok seçenek sunuyor. Alanya ülkemizin en önemli mikro klimasıdır. Yani doğal olarak bölgemiz yüksek teknoloji kullanmadan erkenci meyve ve sebze üretimi için uygundur. 

Son yıllarda avokado ve örtü altında muz tarımı çiftinin gözdesi haline geldi.

Neden muz ve avokado üretimi artıyor, bir bakalım.

Turizm ve ticaretteki ivme kaybı yatırımcıyı tarıma yöneltiyor.

Ziraat bankasının tarımsal yatırımlara verdiği desteğin artması.

Avokado ve muzun pazarda iyi fiyat bulması.

İki ürününde üretim işçiliğin az olması.

İki ürünün üretim alanları artarken diğer bitkilerin üretimleri ise azalma eğilimde. Dolayısıyla üretilen çeşit sayısı azalıyor.

Bunun olumlu olumsuz taraflarını iyi analiz yapmalıyız. 

İki bitkinin üretiminin daha fazla artacağını göz önüne alırsak, 

Bu bitkilerin tanıtımı, markalaşması, ürünlerin farklı tüketim seçeneklerini özendirecek festivallere ve bilimsel çalışmalar ihtiyacımız olacak. 

İkinci olarak ürün kalitesini artırmak için organik tarım tekniklerinin öğrenilip uygulanması gerekir.

Ürünlerin en az kimyasal kalıntıya sahip olması için uzmanlarla çalışılmalı.

Ürün kontrol  sistem kurulmalı.

Hasat teknikleri ambalaj, ürünlerin depolanması ve depo ömrünün uzatılması için çalışma yapılmalıdır. 

Tarımsal yatırımlara paralel olarak işletmelerin ihtiyacı olan yol, enerji ve su ihtiyaçların karşılanması için yatırımların planlanıp hayata geçirilmesi gerekmektedir. 

Bunlar meselenin bir tarafı. 

Muz ve avokado üretiminin çok ön plana çıkması ileride çıkabilecek sorunlar acısından endişelendiğimi söyleyebilirim. 

Birinci olarak, 

Ülkemizde tarımsal üretim maliyetleri çok yüksek olduğu için ürün fazlası olursa, dünyadaki diğer üreticilere göre fiyat avantajımızın olmadığını düşünmüyorum.  

Çünkü dünyada taşımacılık çok ucuz ve yaygın hale geldi. 

Dünyanın başka bir bölgesinde teknoloji kullanmadan doğal alanlarda ve daha az işçilik maliyeti ile üretim yapıldığını biliyoruz.

Geçen yıl Ukrayna’nın Odesa şehrinde bir  pazarı gezdim.  

İthal Fransız avokadosunun tanesi 3 tl, muzun kilosu ise 4 tl fiyata satılıyordu. 

Bu fiyatlar üretici olan Alanya'daki fiyatlardan ucuzdu.

İkinci olarak,

Bu ürünlerin tüm Akdeniz bölgesinde üretilme imkânına sahip olması.Zaman içinde narenciye ve sebzenin Adana, Antalya, Mersin, Hatay ilerinde üretilmesi ile birlikte Alanya’nın üretim üstünlüğünün yok olduğunu biliyoruz.

Üçüncü olarak,

Tarımsal üretimde ürün çeşitliliğimizin azalması ile birlikte Alanya tarımının geleceği acısından büyük bir risk içerdiğini düşünüyorum. Nar ve kiraz üretiminde bunu yaşadık. Bu iki ürünün üretiminin artması ile birlikte ürün fiyat bulamayınca zarar eden çok çiftçimiz oldu.

Küba tarımı 1915 şeker pancarı kaynaklı şeker üretimini arıtmak için tek ürün politikası izledi. Birinci dünya savaşı sonrası birçok ülkede şeker pancarı menşeli şeker üretiminin artması ile şeker fiyatları düştü. Küba ekonomisi krize girdi. Birçok sosyal karışıklığı tetikledi.

Dördüncü olarak,

Muz ve avokadonun lüks tüketim ürünü olmasından dolayı yaşanacak ekonomik bir krizde fiyatı ilk düşecek ürünler olacaktır. 

Ülke tarımımızın sürdürülebilir gelişmesi için riskleri önceden görüp, planlı bir gelişimle çiftçilerimizi koruyabiliriz. Hollanda tarımının gelişiminde çok önemli olan altın üçgen denen çiftçi- üniversite- devlet işbirliğinin olduğu sistemi kurmalıyız.

Hollanda, Fransa’da olduğu gibi üreticileri kooperatif çatısı altında faaliyet yapmalarını sağlayacak yasal düzenlemelere ihtiyaç var.

Ayrıca bir ziraat mühendisi olarak kişisel tecrübem yaptığımız ürettiğimiz ürünler dünya standartlarında değilse. Dünya ile rekabet edebilecek fiyatlara üretim yapamıyorsak, zaman içinde iç piyasadaki fiyatlar üretim artışı ile birlikte düşecektir. 

Bir başka değişle gümrük duvarı ile korunan tarımsal üretimler sürdürülemez.

Sonuç:

Yapabiliyorsak katma değeri yüksek tarımsal üretimi kendimize hedef olarak almalıyız.  

Bu gün yaptığımız gibi küçülen dünyamızı dikkate almadan, bölgemizin iklim avantajını öne çıkaracak bir üretim planı yapılmadan sadece iç piyasanın  ihtiyacına göre üretim yapılması üretim arzının artması ile birlikte fiyat istikrarı sorunu getirecektir.

Muz ve avokado üretimi bölgemizin iklim avantajını öne çıkaran bitki seçenekleri değildir. Üretimin giderek artmasının bir noktadan sonra tehlike barındırdığını düşünüyorum. Çünkü Akdeniz bölgesinin her yerinde düşük teknolojik yatırımla üretimi yapılabiliyor. 

Önerim Alanya iklim avantajını dikkate alarak erkenci üretim gücünü öne çıkarmalı. 

Açıkta veya örtü altında iç pazarın sebze ve meyve ihtiyacını karşılayacak, erkenci, ürün çeşitliliği olan bir üretim modelini geliştirerek devam etmelidir.   

Ayrıca üreticilerin örgütlenmesini çok önemsiyorum. Kooperatif çatısı altında olmaları hem üretim maliyetlerini düşürecek hem de istikrarlı fiyatı bulmalarını sağlayacaktır. 

Kolay gelsin.