Neden kimse kendini sorgulamaz oldu, neden kendilerini kutsuyor kimileri...
Ve neden hep filler çimenlerin üstünde tepinmekteler?
***
Neden her gün üç beş kadın öldürülüyor, en yakınları tarafından? Bir kişinin başka bir kişiyi öldürmeye ne hakkı var, bu hakkın olmadığını kim kimler söyleyecek, o zavallı insanlara? Gökkuşağı çoktan kirlendi, daha ne yapmak istiyor insan? Beton yığınlarına bedel verdiğiniz bahçeler,sonra kuşlar intikamını alaca,haberiniz olsun..
***
Neden şehri kendilerinin özel mülkü gibi kullanıyor bazı beyaz adamlar ve halk onları neden kutsar, neden onlara beyim ağam der? Tolum olarak neden bunun muhasebesini yapmayı akıl etmeyiz, peki nasıl oldu da, biz bu hallere düştük? Şehrin suçu neydi, neydi dağlarda yok edilen ağaçların suçu? Neden “Köpek var” uyarıları var kimi efendilerin kapısında?
***
Neden bu kadar kandırır olduk kendimizi? Aziz kitap da "sizler kardeşler topluluğusunuz" denirken bu ne hal böyle? Gerçekten iman edenler isek, neden görmek istemeyiz kimi kardeşlerimizin sefalet içinde hayata tutunmaya çalışmasını? Kentlerin arka sokaklarını... Yoksul adamları, fahişe kadınları? Neden sormayız bu ne haldir diye?
***
Kenar mahalleleri? Hem ne demek kenar mahalle? Bu bazılarımızın bazılarımızı küçümsemesi değil mi? Neden yoruldu insan insan olmaktan? Kıyametin hesap gününün varlığını kim kimler unutturdu?
***
Bu sokaklarda kavga edenler, ağır küfürler savuranlar kimler? Kimler birilerinin hayatına yaşamına gasp edenler? Ve ben neden onların kirlettiği şehirlerde yaşamak zorundayım?
***
Mesela neden halkın içinde dolaşmaz yetkililer, mesela vali, mesela Kaymakam, mesela Belediye Başkanı? Bu kişiler neden yukarıdan bakarla ahaliye, neden kendilerine kutsiyet atfederler? Neden halk derdini sıkıntılarınızı bağıra bağıra anlatamaz bir yetkiliye, bir Belediye Başkanına?
***
Bunları sormayalım mı? Korkularımızı endişelerimizi hatta yoksulluğumuzu iletemiyoruz efendilerimize... Bilerek yazdım efendilerimiz diye, çünkü onların her biri sözleriyle beden dilleriyle “Bizler sizlerin efendileriyiz” diyorlar... Ve ben bütün efendilere efendilik taslayanlara karşı biriyim... Bakın bir adamım demedim, çünkü onlar bizi yani halkı yani insanı adam yerine koymuyorlar...
***
Yazdıkça söyledikçe derdimiz büyür ya, olsun... Kalbi olan merhameti olan acı çeker biliriz...
