Bizi kandırıyorlar, insanı kandırıyorlar halkı kandırıyorlar, Müslüman’ı kandırıyorlar, ve sonuca baktığımız zaman da bizler, yani insan kanmaya dünden razı gibi...
Kanmaya hazırız ki, kandırıyorlar...
Daha çok dünya, daha çok para servet vaat edenlere kanıyor insanı, doğru söylediğine bakmadan veya vaat edilen şeyin hakkı olup olmadığını düşünmeden kanıyor insanımız...
Sormuyor kendine, vaat edilen şeyler benim hakkım mı diye? Belki bundandır sağımızda solumuzda hakkı olmayan şeylerin sahibi olan kişiler ile dolu...
Haramın haksızlığın çocukları...
Kimisi siyasetçi, kimisi varsıl kişiler, kimisi din adına konuşan ikiyüzlüler...
 Kendisiyle yüzleşirse, kendini tarafsız bir şekilde gözden geçirirse “insan görecek ki “gerçekten kanmayı aldanmayı tercih ettiği görülecektir...
Zira aldanmaya yenilmek daha çok dünyalık peşinde olmaktır, haram helal demeden, sormadan vicdanına “bu benim hakkım mı?” diye...
Neden böyle demeyi tercih ettim, çünkü kandıranlar suçlu ise, kanan da suçlu olduğunu anlasın diye...
Önce dünyaya kandık, kandırıldık... Bilerek veya bilmeyerek dünyayı ölümsüz sandık, hiç ölmeyecek gibi tutunduk dünyaya... 
Yaşarken ölüm insanın aklına hiç gelmiyor, kabul edelim bunu... Hemen hemen hepimiz kendimizi ölümsüz sanarak yaşıyoruz, yaşarken...
Hiç ölmeyecek, hesap günü yokmuş gibi, kıyamet kopmayacak gibi tutunuyor dünyaya insan... 
Dünyayı ölümsüz sanınca bir gün öleceği aklına düşmeyince, daha çok kötülük yapmaya meyilli oluyor kişi, seçimini o yönde yapıyor...
Oysa insan ölecek, bir gün kıyamet kopacak, kim olursa olsun insan bir gün hesaba çekilecek...
Çünkü Allah vadinden vazgeçmez, sözünden dönmez... Allah sözün de rabbidir, sözünde duranların durmayanların da...
Devam eder dersek, siyaset insanları halkın gözünün içine baka baka yalan söylüyorlar, kendilerini haklı çıkarmak adına bir boşluğa sığınıp, konuşurken kendilerini haklı çıkardıklarını sanıyorlar...
Gelin bunlara artık inanmadığınızı söyleyin, güzel bir dille... Açık açık itiraz edin yalanlarına... Mesela ne diyorlar hdp terör örgütünün uzantısı, doğru da diyorlar... Fakat el altından hepsi onlar ile gizli dans yapma peşinde...
Hem de sen ben kavgası yaparak... Yine mesela her partinin grup başkan vekillerine çok özel ve pahalı arabalar tahsis ediliyor... Aynı haktan terör örgütünün uzantısı dedikleri partinin gurup başkanları da yararlanıyor, her birinin onayı ile...
Oyun içinde oyun, anlayabilene aşk olsun...
Son söz olsun..Kandırıyorlar, kandırmaya devam ediyorlar, sende kanmaya devam ediyorsun...
Unutma yalnız siyasetçiler değil, din adına konuşup duranlar da...