Bizim kuşak bambaşkaydı.
Her mahallenin bir kabadayısı vardı.
Kabadayı denince.
Öyle kaba saba serserilerden söz etmiyoruz.
Genelde hepsi de iri yarı, yakışıklı olurdu.
Mahallenin namusu başta olmak üzere.
Kabadayılar.
Yoksula, mağdura, haksızlığa uğrayana yardım edip sahip çıkarlardı.
Onların kavga gürültüyle işleri olmazdı.
Çünkü onlara kimse uymazdı.
Velhasıl.
Onlar saygın kişilerdi.
Bir de mahallenin delikanlıları vardı.
Onlar. 
Kabadayının bir nevi çömezleri konumundaydılar.
Delikanlılar hiçbir zaman.
Kavga sırasında. 
Bıçağı, tabancayı bırakın,
Taş, sopa bile kullanmazlar, sadece yumrukla işlerini görürlerdi.
Aksi takdirde.
Kalleş olarak değerlendirilip.
Hele, hele bırakın beş on kişinin bir kişiye saldırmasını. İki kişi bile bir kişiye saldırırsa kınanır,
Toplumdan dışlanırlardı. 
Günümüzde bakıyorum da.
Onlarca kişi yere kıvranan birine bile, tekme sallayıp yumruk savurma adiliğini gösteriyorlar.
Böyle bir davranış.
Acizlik, özellikle de korkaklık olarak değerlendirilirdi.
Linç kültürü giderek yaygınlaşıyor.
Teke tek delikanlıca kavga edene rastlamadım.
Herkes kalleşlik peşinde.
Bizim dönemde birine arkadan saldırmak bile ayıplanırdı.
Gençler arasında yumruk yumruğa kavga edenleri genellikle ayıran da olmazdı.
Herkes çember olup, ringde boks maçı izler gibi kavgayı izlerlerdi.
Hele, hele.
Mahallenin kabadayıları.
Tıpkı horoz dövüşü gibi.
Karşılıklı olarak.
Genç çömezlerini bir meydanda kapıştırırlardı.
Bu bir müsabaka gibi değerlendirilir.
En samimi arkadaşınla eldivensiz yumruk yumruğa kapışırdınız.
1955-60 yıllarında, İstanbul’un Edirnekapı Ortakçılar semtinin kabadayıları.
Arap Basri, Piç Ali, Donanma Kamil idi.
Ben Donanma Kamil’in çömeziydim.
Bugün bile.
O günlerin etkisinden olacak, horoz, köpek dövüşünden nefret ediyorum.
Daha doğrusu, seyredemiyorum.
Kavga etmesine kavga etmek ne ise de.
En samimi arkadaşınla, ortada hiçbir şey yokken, sırf mahallenin kabadayılarını tatmin etmek için yumruk yumruğa dövüşmek mecburiyetinde kalmak beni hep rahatsız etmiştir.
Umarım en kısa zamanda.
Nefrete dayalı, linç kültüründen ve anlamsız saçma sapan kavgalardan, gürültülerden ve cinayetlerden kurtuluruz.