Ülkenin efendileri kentlerin efendileri ey siyaset adına ahkâm kesenler, ey her şeyi kendilerinin bildiğini sananlar, utanma duygusundan uzak yaşayanlar…
Hak hukuk duygusundan uzak yaşayanlar, Tanrıya inandıklarını söyleyenler, ama inanmaz gibi işler yapanlar, ahret yurdunu hiç akıl etmeyenler…
Bazı şeyleri becerdiniz, nasıl becerdiniz se becerdiniz ama…
En onurlu adamların kalplerini incittiniz, üzdünüz en masum anneleri kızları kadınları fakat umurunuzda olmadı ülkede üzülen insanlar…
Yoksul bırakılan insanlar umurunuzda olmadı çoğunuzun… Sıradan insan bile saymadınız kimilerini. Mesela sosyal güvencesi olmayan insanları hiç ciddiye almadınız, gösteriş için yaptığınız yardımları bile başlarına kaktınız…
Şunu verdik bunu verdik daha ne yapalım derken kendinizi Tanrı sandı çoğunuz… Ve bu gerçekleri size söyleyen hatırlatan yaptığınız işler yanlış diyen birileri de çıkmadı… Zira çevrenizi sarıp sarmalayanlar da daha çok çıkarcılardır, çıkarcı yazarlar çıkarcı yazarlar çıkarcı beyaz adamlar, kentlerin canına okuyan…
Pay dağıtımında daha çok pay almama çabasında olanlar ve alanlar…
Sizlerin de umurunda olmadı ey yerel dinin efendileri sizlerde halka doğruyu söylemediniz doğruyu anlatmadınız, sizler de güçlülerin yanında olmaktan mutlu oldunuz, ne dinin ne dediği ne Tanrının. Sahi din ne der bu gidişe bu sefalete önü alınmaz ev kiralarına, her gün kadınların öldürülmesine din ne der?
Din susar mı bu konularda?
Mesela ev sahiplerinin doymazlığına utanmazlığına merhametsiz tavırlarına din ne der, hani din her konuda Müslümanları bilgi sahibi yapan aydınlatandı, neden sus pussunuz madem her hafta dinden söz ediyorsunuz..
Yoksa Allah’ın dininin dışında başka bir din mi inşa ettik, hadi söyleyin konuşun hadi…
Hepinizin efendiler hepinizin particilerin sağcıların solcuların İslamcıların savunduğu düzen aynı… Gece gibi karanlık bir yanı kapitalizm, faşizm bir yanı…
İçinde ne hak var ne hakikatine sevgi ne aşk…
Ne Muhammedi bir merhamet…
Çoğunuz sadece kendinizi kutsuyorsunuz, kendi geleceğiniz kendi çıkarınınız ve çocuklarınızın yakınlarınızın çıkarı…
Umurunuzda birilerinin sizin yüzünden haksızlığa uğraması… Üzülmesi çaresizlikler yaşaması, işi gücü olmayan babaların utanması kimin umurunda, hangi siyasetçinin hangi Belediye Başkanını Müftünün imamın?
Demen o ki efendiler…
Sizler bu halk sayesinde konforlu hayatlar yaşarken, o halkın çoğu büyük acılar sıkıntılar içinde desem yanlış mı demiş olurum?
