Kimin ne yazdığına, ne söylediğine bakma, hatta benim ne söylediğim çok ilgilendirmesin seni... Bu kentte kaç yazar, kaç gazeteci, kaç siyasetçi varsa insan adına, insanlık adına konuşan aldırma hiçbirine...

Ellerine bak sen, ellerin kime dokunuyor? Kaç yoksulun, kaç yetimin kapsını çalıyor ellerin, sen kendi ellerine bak...

İnsan olmak senin ellerinin nereye uzandığı nereye dokunduğu ile alakalı... Sen beni, onu, bunu dinleme, kendi kalbini, vicdanını dinle. Mesela bir kuşun yüreğini sarıyor musun, bir kedinin karnını doyuruyor musun sokakta...

Akşam olunca, karanlık basınca kimse görmeden bir yoksul evinin kapsını çalıyor musun? Bakma cami imamının ne dediğine, ne anlattığına. Onları yapıyorsan o el cennetin kapısını açan eldir...

Hacca gitmek, umreye gitmek çok güzel de, ya komşuların açsa? Ya sokağında yetim çocuklar varsa bu kış günlerinde üşüyen...

Hacda, umrede Rabbimiz bunları sorarsa haberin var mı derse, ne diyeceksin? Sahi sana bu dini kim öğretti? İçinde merhamet yoksa, acıma yoksa, paylaşma yoksa diye sorsam bir cevabın var mı?

Bir kuşun yüreğini sarmayı düşün, sokakta canlılar aç kalmamalı diye bir derdin olmalı. Mesela kediler hiç ama hiç kalmamalı diyeceğim kızma dostum... 

Çünkü inşa edilen yeni kentler, yeni binalar, sokaklar ölüm kusuyorlar onların üstüne, sokaklar acımasız kişilerle dolu...

Sokaklar çok zalim canlılar için... İnsan çok çıkarcı, çok bencil çok zalim oldu. Kendi dışında kimseye yaşama hakkı vermek istemiyorlar. Sonra da dinden, imandan, insanlıktan söz ediyorlar...

İnanalar için söylüyorum, inanmayanların canı cehenneme...

Hani kardeş, hani bu din bize ve bizzat Allah bütün canlıların kendi lisanı ile Allah’ı zikir ediyorlar diye bize anlatmıştı da bizde tasdik etmiştik...

O zaman sen, nasıl bir canlının aç kalmasına, sokakta acı çekmesine, üşümesine nasıl razı oluyorsun desem saçma bir soru sormuş olurum?

Ellerini takip et, ellerin nereye kime uzanıyor? Hangi yoksulun, yaşlının, yaşlı komşunun kapısını vuruyor takip et. Eğer o kapılardan birine vuruyorsan, işte o kapı cennetin kapısıdır...

Kimsenin sana hizaya gir demesine aldırma, dinleme. O sözler, sen kendin hizaya gir, iyi olmak, iyilerden olmak, iyilik yapma yolunda...

Düşlerine girsin bildiğin, tanıdığın kaç yoksul, kaç çaresiz insan varsa, gücünün yettiği kadar onların yanında ol...

Onların yanında olmak Allah’ın yanında olmayı tercih etmektir. Onların yanında olmak, bir kedinin karnını doyurmak, bir kuşun kırık kanadını iyileştirmek Muhammedi bir yoldur...

Merhametli olmak güzeldir, güzeldir insanın vicdanının, yüreğinin sesini dinlemesi...

İyilik yolunda ısrar et, iyiler ile dost olmayı, yoldaş olmayı arkadaş olmayı seç... Ellerin her zaman ısınmayan bir yetim elini ısıtmakla meşgul olsun, ellerin her daim bir ekmek taşımakla meşgul olsun ekmek girmeyen bir eve...

Hayır ve iyilik dileklerimle...