Toplum olarak.
Örf adet ve geleneklerimize bağlılıktan söz ederken, namus ve şeref konusunda da kendimize toz kondurmuyoruz.
Tabii ki bu konuda çok duyarlı olan insanlarımız var.
Ama gel gör ki, tüm bu değerleri yok sayıp, insanı hayretler içinde bırakıp tiksindirecek ilişkiler içine giren insanlarımız da var.
Televizyon kanallarında yayınlanan kimi rezilliklere insanın inanası gelmediği gibi, programa katılan kişileri dinleyince, insanın aklı fikri duruyor.
Geçenlerde bir kanalda öyle bir olay vardı ki, hayretler içinde kaldım.
Kadın üç çocuğunu yanına alıp, evli çoluk çocuk sahibi bir başka adama kaçıyor.
Kaçan kadın kaçtığı adamla programa çıkarken.
Karısı kaçan adam da programa katılıyor.
Kadın kaçtığı adamı sevdiğini ve bir aylık hamile olduğunu itiraf ederken.
Adama soruyorlar.
Karını boşayacak mısın diye.
Adam hayır boşamayacağım diyor.
Televizyon kanalları sayesinde bu ve buna benzer ahlaksızlıkları, utanmazlıkları hiç sıkılmadan kamuoyuyla paylaşmaktan çekinmeyen rezillere ve rezilliklere sık, sık şahit oluyoruz.
Hatta bazıları da, başka adama kaçan karısı için, ben onu seviyorum diyerek eve çağıran kocalara bile rastlıyoruz.
Bunların çoğu eğitimsiz cahil cühela.
Hatta muhafazakar ailelerden gelme muhafazakar hatta inançlı görünmek için tesettürlü yani kafasını sarıp sarmalamış kadınlar.
Bunların önemli bir bölümü, dindar değil, dindar görünerek edepsizliklerini kamufle etmeye çalışan ilkel şark kurnazlığına yönelen sözde uyanıklar!
Kitapta edep yerlerinizi örtün diyor.
Bunlar sanki saçları edep yeriymiş gibi kafalarını sarıp sarmalıyorlar.
Dini inancına göre samimi bir şekilde kapananlar olduğu gibi, modaya uyup kapananlarda var. 
Kimi kadınlar böyle de,  erkekler daha mı tutarlı ve ahlaklı?
Maalesef al birini vur ötekine!
Tabii ki, bu konuda bir genelleme yapmak büyük haksızlık olur.
Çok şükür.
Bir çok.
Çok tutarlı, inançlı, ahlaklı terbiyeli namuslu erkek ve kadınlarımız var.