Doğrusu bu konu da "yani zekat" ümmetin büyük bir sorunu...Ne tam anlaşılabilmiş, ne anlatanlar, tam anlatabilmişler...Ve Müslüman ahali "yani bizler de" işimize geldiği gibi anlamışız...Yani Aziz Allah'ın dediğini değil, Kitabın dediğini değil, Muhammed Mustafa'nın öğrettiğini değil, kendi anlamak istediğimizi anlamışız...
Öyle değil mi aziz insan, sahi zekat konusunda gerekli hassasiyetimiz var mı, sence? Zekatı vermemek, veya az vermek için bahaneler üretmiyor muyuz? Sence ne bu sorunun cevabı? Cevap İslama kitaba, bize anlatılanlara uygun mu? Ne çok kandırıyoruz kendimizi, aldandığımızı bile bile...
Kimse kırılıp darılmasın bu sözlere...Ümmetin bir gerçeği bu, çoğumuz pek çoğumuz, zekat olayını es geçmeyi seçenler olduk...Bir kaç kuruş verdiklerimiz ile kendimizi teselli ettik, zekatımızı verdiğimize inandık, verilen bazı sadakalar ile....
Tamam hepimiz biliyoruz, bu ülke insanın, ve Müslüman ahalinin, pek çoğunun cidden durumu zekat vermeye yeterli değil...Zaten bizim sözümüzde zekat vermesi gerekenlere...Yani şu çok varlıklı olanlara, çok zengin olanlara, çok pahalı evlerde oturanlara, çok pahalı ve lüks arabalara binenlere...
Aziz İslam adına konuşurken mangalda kül bırakmayanlara, en önde yürümeye çalışanlara, kocaman kocaman binaları dükkanları, iş yerleri olanlara....
Hani hep denir ya, veya çoğumuz diyoruz ya "Bu ülkede zekat vermesi gerekenler zekatlarını verseler" ne aç insan kalır, ne sokaklarda yaşayan evsiz çocuk... Dedik söyledik de, yapmadık, yapamadık, veremedik infak edemedik....
Hatta öyle ki "zekat vermesi gerekenler, zekatlarının yüzde onunu bile verseler" yine zengin ile yoksul arasında bu kadar açık fark kalmaz" dedik durduk, ama sadece dedik, doğrumu bu, doğru...
Bir kere şöyle bir sorumuz olmalı kendimize...Ülkede neden kimi insanlar çok varlıklılar, çok servet sahibiler, çok paralılar da, başka kimi insanlar çok fazla yoksullar, çok fazla fakirler, çok fazla evsizler ve açlar....
Uzun etmeden Hazreti Aliden alalım cevabı...O varlıklı adamlar, o servet sahipleri, para ve şöhret sahipleri "o yoksulların fakirlerin evsiz insanların" hakkının gasp ettiği içindir, diyor Ali...Yemin olsun Hazreti Ali diyor bunu....
Sonra Aziz Allah Kitabının ayetlerinde "zekat yoksul ve fakir kimselerin yetimlerin ihtiyaç sahibi kişilerin hakkı" derken, çarpık bir anlayışla birileri bu zekat ibadetine ambargo koydular, el koydular...
Şimdi daha çok kimi yapılara, Kuran kursu binalarına pansiyonlara cami yapılarına, daha başka başka yapılara gitmekte verilen zekatlar....
Ve bunun böyle olması için çok gayret gösterilmiştir kimi efendiler, kimi önderler, kimi yanlış kişiler tarafından...Aziz İslamın başka alanlarında yapılan tahrifat, zekat konusunda da, yapılmıştır, yapılmaya devam etmektedir...
Açık ve net söyleyelim...Zekat fakirlerin yoksulların, ihtiyaç sahiplerinin, evi barınağı olmayanların, ocağında ateş olmayanların,evlerinde ekmeği olmayanların, veya az olanların hakkıdır....En önce kendi yakınlarında kendi akrabalarında, kendi komşularında, kendi sokağında bulunanlardan başlamak üzere...
Zekat, aynı namaz gibi, aynı oruç gibi "hatta daha ileri" bir ibadet şeklidir, ve Aziz Allah'ın bir buyruğudur kullarına...
Namazı kılın zekatı verin rüku edenler ile beraber rüku edin...Bakara 43...
Namazı kılın, zekatı verin, önceden kendiniz için yaptığınız her iyiliği Allah katında bulacaksınız...Şüphesiz Allah yapmakta olduklarınızı noksansız görür....Bakara 110....
İman edip iyi işler yapan, namaz kılan ve zekatı verenler var ya, onların mükafatları Rableri katındadır...Onlara korku yoktur, onlar üzüntü de çekmezler....Bakara 227.....Daha onlarca ayet, yüzlerce uyarı...
Allah'ın Resulü Yemene gönderdiği elçisine dedi ki "Onları önce Allah'tan başka tanrı olmadığına, ve benim Allah'ın elçisi olduğuma şehadet getirmeye davet et...Eğer bunu itiraf ile sana itaat ederlerse, Allah'ın onlara günde beş vakit namazı farz kıldığını açıkla...Buna da itaat ederlerse, zenginlerinden alınıp fakirlere verilecek olan zekatın farz kılındığını bildir, der...
Ve başka yüzlerce Hadis dolu kitaplarda Peygamberimizden bize ulaştırılan....Bu duyurulara bu emir ve buyruklara kulak veren, dikkate alan, zekatını veren, yoksulları yetimleri gözetenlere selam olsun, Dua olsun...
Hoşça kal Aziz insan...Hoşça kal Aziz kardeş...
