Yalancı mı iki yüzlü mü çıkarcı mı,yoksa daha başka dolaplar mı var doğrusu anlayan olmadım..Anladığım kısmı çok kirli çok yalancı ve çok  çıkarcıydı bunu hep gördüm...Hep diyorum en azından yaşadıklarım  yarım asrın ötesinde...

Bu arada kendime kaç kez dedim siyaset yazma, siyasetçilerden söz etme, insanlara onları anlatma diye... Çünkü onlardan onların işlerinden sözlerinden söyledikleri yalanlardan söz edince içinin karardığını fark ediyorsun, ya da onlara benziyorsun...

Onlara benzeyen çok yazarçizer vardır çevrenizde, biraz düşünürseniz, evet doğru söylüyorsun diyenleriniz çıkar aranızda bunu gerçekten biliyorum... Kentin beyaz adamlarıyla makam mevki sahipleriyle görünmekten sofrasına oturmaktan ve bundan haz duyanlar keyif alanlar var mı var...

Neyse insan bazen bazı şeyleri görünce,  geçmişte olan bazı bazı şeyleri hatırlayınca “bari bunları yaz” diyor içimde bir ses...

Çok faydası olmaz, ama sen yine de yaz...

Korkunç bir baskı altında kalıyor yüreğim ve ben de tamam yazacağım diyorum... Mesela 2009 da Davos zirvesinde zamanın Başbakanı ve şimdiki Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan İsrail Cumhurbaşkanı Simon Pres’e kafa tutarak, Filistin Halkını kast ederek “siz demişti siz öldürmeyi çok iyi bilirsiniz” demişti de, ülkemizde büyük puan toplamıştı, halkımızın hayranlığını kazanmıştı hatırlayın...

Ve o zulüm o ölümler hiç bitmediği halde Aynı İsrail’in Cumhurbaşkanı olağan üstü büyük törenle karşılanıyor, İsrailliler Filistinlileri öldürmeye evlerini başlarına yıkmaya gençleri hatta çocukları zindanlara atmaya devam ediyorlar...

Mesela gurup toplantılarında dinlediğim iyi parti Genel başkanı Meral Akşener eski Meral Akşene değil gibi konuştu... Hele 8 Mart kadınlar gününde yaptığı konuşmayı dinleyince “Allah Allah bu ne büyük değişiklik dedim” zira kadınlar için büyük özgürlükler istiyordu ve asla kadınların hiçbir şeyine karışılmasın giyimine kuşamına inancına dinine diyordu...

Oysa 28 Şubatta kendisi İçişleri Bakanıydı ve kızlara kadınlara yapılan zulme göz yummaktan öteye zulmü yapmanın yasal olduğunu, ülkenin yasalarının bunu gerektiğini söylerdi... Merak edenler o dönemde gazetecilerinden Mehmet Ali Birant ile yaptığı söyleşiye bakabilirler...

CHP ye gelince kalkan Başörtüsü yasağını Anayasa mahkemesine götüren partiydi, yasak kalkmasın diye... Belki bunların bu davranışlarının sonucu artık hiçbir şeyi iyi yönetemediği anlaşılan Ak partinin iktidar olmaya devam etmesi...

Konu uzun, mevzu derin... Aslında dönüp kendimize bakmamız gerek halk olarak ve sormamız gerek bu işler neden böyle oluyor diye...

Yalan devam ediyor, iki yüzlülük devam ediyor ve olanlar biraz da bizim kendimizin yani halkın kendi günahı bence...

Belki kendi günahlarımızın bedeli ödediğimiz...