Kendimi bir halt biliyor sanarak, çoğu zaman gelin oturup konuşalım diye söylenip durdum, ülke üstüne kent üstüne çocuklarımızın yarını üstüne konuşalım dediğim zamanlar oldu... Belki çoğunuzun “Ne diyor bu adam aklını mı kaçırmış!” dediğiniz oldu, olsun...
Zaten bende “Yemin olsun” kimsenin umurunda olmayacağını bile bile söylendim durdum yazdım durdum, çünkü çoğumuza unutturdular ciddiyet diye bir şeyin olduğunu eski zamanlarda...
Hayatında ciddiyet kalmadı yeni insanın, sözünde ciddiyet kalmadı, sevgisinde aşkında asla ciddiyet yok, kızmak isteyenler kızsınlar...
Günümüz insanı ciddiyetten uzak bir hale geldi, ya da getirildi... Şöyle bir bakın  güzel Alanya’nın caddeleri sokakları siteleri, dağların içine kondurulan villaları  oteller yemek salonları, artık yabancı isimle dolu...
Ve kimse rahatsız değil bu gidişattan, hatta çoğumuz savunur olduk bu gidişatı...
En milliyetçi vatansever görünen arkadaşlar bile bunu ülke adına kent adına bir gelişme olarak yorumluyorlar... 
Parayı Tanrı edinmenin en görünür yanı...
Yazıklar olsun...
Tamam dinimize sahip çıkmadık ta, neden sahip çıkmıyorsunuz dilinize diye, soracak birileri yok artık...
Sahi dilinizden utanır mı olduk? 
Ne yaparsanız yapın kötü karanlık bir yarın bırakıyorsunuz çocuklarınıza, bu işlerin savunulacak bir yanı yok... Ne çok usta olduk kendimizi kandırmak ta, kendimize yalan söylemek de...
Oğullarınız kızlarınız bizim için yarınlar nasıl olacak, diye bir soru sorsa, iyi olacak diyebiliyor musunuz?
Gerçekten nasıl bir dünya bekliyor çocuklarımızı ve nasıl bir şehir... Hiç bir şey bırakamıyorsunuz bari gölgesine oturulacak bir umut bırakın... Her şeyi talan ettik ey ahali, şehri dağları denizleri talan ettik, talan ettik kuşların yarınlarını bile...
Beyaz adamlara evet demekten başka bir şey yapamaz olduk ve güç sahiplerinin Belediye Başkanlarının yanlışlarını bile alkışlar hale geldik...
Doğru işler mi bunlar, insanca İslam’ca bir duruş mu durduğumuz yer?
Yavaş yavaş tüketiyorlar güzel olan ne varsa, dinimizi tüketenler dilimizi de tüketiyorlar, vatan sevgisini tüketiyorlar veya başka başka masallar anlatarak insanımızı kandırıyorlar, ama kim bunlar?
Evet, birileri bize hangi masalları anlatırsa anlatsın, dünya bugünden daha iyi olmayacak yarınlarda...
Ve her şeyi tükenmiş her yanı kirlenmiş bir şehir bırakacaksınız çocuklarınıza, yapmayın yapmayalım, yapanlara yapmayın diyelim...
Dünya dolusu selam ülkesine diline dinine sahip çıkanlara...