Yazmak kutsal bir eylemdir, yazmak bir başkaldırıdır karanlığa... Kimi zaman haksızlıklara ve zulme karşı... Ama bilmek gerek, ne yazdığını niçin yazdığını neden yazdığını... Yazı akan duru nehirler gibi olmalı çoğu zaman, kıyısına oturanlar huzur bulsunlar...
İyi ki yazmış, iyi ki okudum desin okuyan...
Ama ve lakin kimi yazar arkadaşlar yazıyorlar konuşuyorlar, kimisi güzel sözler de ediyorlar da... Ama sözlerinin muhatabı yok, kime ne söyledikleri belli değil, hatırlı ve güçlü kişileri üzmekten korkuyorlar gibi... 
Oysa doğrular herkese söylenmeli, kim haksızlık yapıyorsa, yapma denebilmeli... Haksızlığa karşı olmak, zulmün karşısında olmak, halkın yanında olmaktır, mazlumun masumun yanında olmaktır...
Söz emanettir, söz kıymetli bir nimettir, sokağa bırakmak tehlikeli, aynı bıçak gibi, kullanmasını bilmeyenler kirletirler...
Ne mi demek istiyorum? Sözü boşluğa bırakmak yerine, bir ele bir gönül’e bırakmak daha yerinde ve daha sağlıklı bir iletişim...
En azından kentin görünür bir yerine veya bir cami bir okul önüne...
Sözü her daim diri tutmak gerek, aşkı diri tutmak gerek... Diri tutmak gerek insanı sevmeyi, insanı onurlu kılmak gerek...
Acı bir gerçek, ülkemizde hatta yaşadığımız şehirlerde insanı değerli kılmamak için her şey yapılıyor ve insanı üzen davranışlar her yerde...
Ahaliyi geri zekâlı sanan siyasetçiler var, kimisi sağcı kimisi solcu, ama daha çok kapitalizm mezhebine biat eden...
Kapitalizm  bir mezheptir, ve tehlikelidir insan için... Çünkü ne dini vardı ne imanı, ne insan umurundadır ne aile...
Her şey gözümüzün önünde oluyor... En çok siyaset insanları üzüyorlar ahaliyi, sonra dinden söz edenler...
Mesela asla aynı hakka değildir, sıradan bir insan ile beyaz adam kentin Belediye Başkanın yanında, bunu dert edinmeli yazı sahipleri...
Ve bir başka âlem beyaz adamların insanı görmezden gelmeleri şehirlerde... Onlar kendilerini Tanrının çocukları görmeye devam ediyorlar ülkenin bütün kentlerinde...
Mesela bunlara sözü olmalı yazan birinin... Hatırlı ve güçlü kişilere sözü olmayanların neden ahaliye söz etmeleri anlaşılır gibi değil, gerçi çoğu ahaliyi bile muhatap almıyorlar...
Suratını asmış kelimeler çoğu, insana hasım gibi...
Bu durum da bir kıyamet alameti olsa gerek...