Efendilerimiz yani bu ülkeyi bu kenti yönetenler ne derlerse desinler, her şeyin kusursuz gittiğini söyleyip dursunlar, bir şeylerin iyi gitmediği apaçık belli... Sokaklar caddeler yüzlerine hüzün dokunmuş, gözlerine acı yüklenmiş insanlar ile dolu...
Acı sessizlik dövüyor duvarları...
Bazıları görmüyorlarsa biz ne yapalım? Kentin acısını derdini görmüyorlarsa yetki sahipleri, ne yapalım? Yoksul yürekler gibi ara sokaklar arka sokaklar, kendilerini beyzade ilan edenler görmüyorlarsa ne yapalım...
Kime soralım ne yapacağımızı sorsak bilen cevap veren olacak birileri var mı bu en azından bu kentte... Kaç yoksulun girmesine izin verilir Belediye Başkanın Kaymakamın hatta valinin müftünün odasına? 
Eskiden şehrin bilgeleri düşünürleri ahaliye doğru yol gösterenleri olurdu, ama artık onlarda yoklar... Gerçek bilgi sahiplerinin ahlak sahiplerini doğrudan adaletten yana olanların saygı duyulmadığı vakitler...
Apaçık belli ve görünür halde güç sahipleri beyaz adamlar ülkenin her yerinde kendi çıkarlarına talan yapmışlar, bununla kalmamışlar bilgiyi iyiliği de talan etmişler, kendi aralarında paylaşmışlar...
Bakmayın felaket zamanlarında acımız ortak diyenlere, neden başka şeyleri mesela kentin nimetlerini de paylaşmıyorsunuz şehir ahalisiyle?
Ve bizler yani ülke ahalisi kent ahalisi olarak, senin partin benim partim kavgasına düşerek bu karanlık işleri görmezden gelmeyi seçtik...
Umutsuzluğa düşmeyelim ama gidişat iyi değil... Ve bu gidişatın sorumlusu olarak kimse kendini kendi partisini kendi tavrını görmüyor, herkes karşındakini suçluyor, bakın günahkâr o diyor...
Bir kere baştan kabul edelim, bu sistem yani ülkenin başına bela dilen düzen insanı değersizleştiriyor güç sahiplerini tanrı yerine koyuyor... 
Siz farkında değil misiniz kendine bir koltuk makam tahsis edilenlerin pek çoğunun kendilerini Tanrı gibi gördüklerini?
Makamı mevkisi yetkisi ne olursa olsun, hatta hangi partiden olurlarsa olsunlar, bu arkadaşlar kendilerini halkın çok üstünde görmüyorlar mı?
İnsandan rahatsız oluyorlar, haktan adaletten söz edilmesinden rahatsız oluyorlar, yanlış yapıyorsunuz dersen rahatsız oluyorlar...
Ne şiirden anlıyorlar ne türküden...
Kendi nefislerini kendilerine Tanrı ediniyorlar, ama halka Tanrı gibi davranıyorlar... Karanlık bir anlayış, bu gidişle aydınlığa döneceği de yok...
Allah’ım sen kimin ne düşündüğünü kimlerin kalbinden ne geçtiğini bilensin... Kendilerini insanların efendisi sananlardan insanları koru...