Bizim yazar arkadaşlardan biri yazmış ve demiş ki “Dünyanın büyük sorunu obezite” yani biraz çok yemekle ile alakalı, şişmanlık... Nasıl bu kanata vardı diye sormayacağım bu bir tercih meselesi elbette, herkesin kendince önceliği vardır...
Yeryüzünde milyonlarca insan açlıkla karşıya iken, yüz binlerce çocuk açlığın pençesinde kıvranırken, her gün binlerce çocuk açlıktan ölürken öbeziteyi en büyük sorun kabul etmek, elbette bir tercih meselesi bir anlayış meselesi...
Açlar dururken tokları konuşmak...
En azından ben öyle anladım, böyle anlıyorum... Oysa bence dünyanın en büyük sorunu insanların insanlığını kaybetmesi, insana dair ne varsa onlardan uzaklaşması kendini kutsaması hatta kendini Tanrının yerine koyması...
Hem neden biz dünyanın meselesini konuşuyoruz ülkemizin bunca meselesi varken, her mesele yangın gibi ortada dururken... Biliyorum kolay değil bunlardan konuşmak, yine biliyorum çoklarının işine gelmez bunları konuşmak, mesela asla işlerine gelmez siyaset ile uğraşanların, kendilerini halka bir kurtarıcı gibi gösterenlerin...
Gücün yanında duranların işine gelmez, şehri parsel parsel taksim edenlerin dağları kendilerine yuva yapanların da işine gelmez...
Dünya yerine ülkemizden söz edersek ülkemizden konuşursak en büyük sorunumuz insan... İnsanı insanlığı insanlığımızı kaybettik, insan olmaya dair ne varsa hepsini bir yerlere bıraktık...
Her akşam haberlerde verilen yüzlerce insanın karıştığı sokak kavgaları elleri sopalı elleri silahlı kişiler çok korkunç değil mi, kendinize siz sormuyor musunuz “ülke ne hale geldi insan bu kadar nasıl canavarlaştı?” diye...
Trafikte çıkarılan kavgalar yapılan küfürler silah sesleri bıçaklar vahşice saldırmalar bu kadar çoğalmışken “sorun insan değilse nedir?” insan insana nasıl kıyar böyle vahşice?
Her gün üç beş kadının eşin annenin kızın sevgilinin öldürüldüğü bir ülke de en büyük sorunumuz insan değilse insan olmak insan kalmak değilse, yazıklar olsun bize...
İnsan bu kadar vahşi bu kaba canavar kötü nasıl oldu? Bunlar bazılarımızın kardeşi bazılarımızın oğlu bazılarımızın babası yeğeni değil mi? Yani şimdi bizler sonra devleti idare edenler şehirleri idare edenler camilerde vaaz ettiğini sananlar hiç mi sorumlu değil bu gidişattan?
85 Milyon kardeş derken o hesabın içinde bunlar da olduğuna göre,kim verecek boş yere pisi pisine ölen öldürülen kişilerin hesabını...
Ben diyor kadın/ vallahi ben çocuklarımın karnını doyurabilmek için onlar aç kalmasın diye bu lanet işi yapıyorum diyor... Yani onlar suçluda ötekiler yani varsıllar yani serveti Tanrı edinenler dini zenginlere has kılanlar hiç mi sorumlu değil gidişattan?
Ele güne karşı Tanrıya kaşı azıcık vicdan...
