İş olsun diye, veya yazmış olmak için, ya da bir kaç söz edelim diye değil bizim burada varlığımız...Bunun bilinmesini istemek insanlık adına, bu şehirlerin geleceği adına, kuşların geleceği adına bizim hakkımız...Bilinsin kimin ne söylediği sonraki zamanlarda...Ama asla kendimizi pazara sürmek değil muradımız...
Bu ülkede, sonra bu şehirlerde iyi şeyler olsun demek sadece...
Hani bir sözümüz vardı "siz hiç kuşlar ağlarken gördünüz mü?" diye, ve ben gördüm demiştim, kuşlar ağlarken gördüm ben... Arkalarına bakarak varıp gittiklerini bir yerlere... kuşlar ve çocuklar ağlamasın diye yeni sözler etmeye çalışıyoruz hepsi bu..Yani sözümüz ağlayan kuşları görenlere, sözümüz ağlayan çocukları görenlere, sözümüz şehirlerin "ey insan beni mahvettiniz, bu kadar zalim olma" sözünü duyanlara...Yani şehre kulak verenlere, kalbi ve yüreği olanlara...Gözlerinde kocaman merhamet taşıyanlara sözümüz...
Bunlara kulakları gözleri, kalpleri kapalı olanlara "bu konuda kaygısı olmayanlara" ne diyebiliriz ki? Haydi söyleyin,daha önce ne dediler yazanlar çizenler sahi? Kalem sahipleri dediklerimiz, bilge adam muamelesi yaptıklarımız ne dediler, şehir üstüne? Sonra dalsız kalan kuşlar üstüne, bir hiç uğruna kesilen yok edilen ağaçlar üstüne ne dediler?
Bunları gündeme taşıyıp sormayalım mı, kimi adamlar neden çok suskun kaldılar...Kendilerini solcu diye adlandırılan arkadaşlar, ne yaptılar sahi? Ah be halkım, fena kandırıldın hep..
Solcular bir ayrı, sağcılar bir ayrı, Müslüman dediklerimiz bir ayrı, siyasetçiler bir ayrı kandırdılar işte...Kalem sahibi sandıklarımız, sonra şehrin idaresini elinde tutanlar, daha çok kendilerini önemsediler...Hele bir geriye doğru git, ne kişilerin nelere sahip olduklarını göreceksin kendileri adına...
Oteller...İş merkezleri...Gayri menkuller filan...Oğullarına kızlarına lüks arabalar, pahalı evler...Ne mi demek istiyorum, herkesin dilinin ucunda olanı söylüyorum sadece...
Bu şehrin gazetecileri, bu şehrin imamları, şehrin kaymakamı Belediye başkanı, şehrin müftüsü, kendilerini aydın sananlar ne dediler, bu konularda,hangi sözleri aklınızda?
Kimse kimseyi kandırmasın "bu zalim bencillikle, yalnız kendim demekle" hiç bir yere varılmaz, çünkü kimileri çok benciller, çok önemsiyorlar kendilerini...
Ve bu duruş, ne insanı ne dini bir duruş...Bu duruş Nemrutların Firavunların duruşunun devamı işte...Anlatabildim mi, diye sorayım mı?
Anlayalım bir bir birimizi, bir birimize saygı duyup sahip çıkalım...Düşenin elinden tutmaya ahdi olsun düşme yenin, olmaz mı?
Muz diyorlar, ithal muz diyorlar " ithal muz bu paraya çıktı", ya bizimki si, diye feryat eder gibi, seslerini çıkarır gibi yapıyorlar...Tamam da be arkadaş,bu şehirlerin kalplerini çıkarıp aldılar, sahi siz nerelerde idiniz o zamanlar?
Bu portakal bahçeleri, bu limon bahçeleri,muz tarlaları ekin tarlaları yok edilirken "oralara bu gökdelenler, soytarı yapı oteller yapılırken" sahi sizler ne yaptınız efendiler?
Kaçınız, kaç mimara gidip "siz zalimlerden oldunuz" dediniz...Neden demediniz, kıymayın bu topraklara bu bahçeler diye...Boşuna kendinizi kandırmayın, bu milleti kandırma peşinde olmayın, talancıların ortaklarısınız çoğunuz...
Ne siyasetin, ne servetin, ne gücün efendilerine ses edebildiniz, ne de dinin...Hepsine alkış tutmayı, hepsine hoş görünmeyi seçtiniz işte...
Bundandır koşumuz, ve sözümüz insana...Koşumuz dağlara, ve dağlara sahip çıkanlara dır...Sözümüz suya, ve ağaca sahip çıkanlara dır...
Yeni alışkanlıklar edinelim kendimize, kendi yüreğimizi temiz tutalım her şeyden evvel...Yola düşenlere, yolda kalanlara su verelim, sonra kuşlara yem verelim...Yönümüz insana ve dağlara dönük olsun...Yönümüz aydınlığa ve gün batımlarına dönük olsun...Avcıları uyaralım, kuşları vurmasınlar, ağlatmasınlar kuşları...
Hani ne der aziz kitap...Kainatta ne kadar "canlı cansız varlık varsa" Allah'ı zikir eder...Allah zikrine mani olanlara uzak duralım...Yeni iyiliklerin peşinden gidelim...
Peşinden gidelim kalbimizin...Kulak verelim vicdanımızın sesine, unutmayalım onun yanılma payı çok azdır...
Selam olsun...Bu gün de, bunları demiş olalım...
Haydi kardeşçe kalın...
