İnsanlar her ne kadar kendilerini rahat hissetseler de, kendi evleri gibi davransalar da, dünya yabancı bir ev insan için... Belki bir bekleme yeri bir köprübaşı, savaş sonrası dinleme yeri hatta sevişme sonrası bile diyebilirsiniz...

Ama çok az insan evet çok az insan bunun farkında, ötesi dünyayı kendi evleri sanıyorlar, kendi evlerinde uyur gibi uyuyorlar,kimisi gözleri açık kimisi gözleri kapalı ama uyuyorlar,dünyaya uyumaya gelmişler gibi..

Yatıyorlar uzanıyorlar sevişiyorlar kavga ediyorlar kimi zaman barışıyorlar, hayal kuruyorlar, büyük sırlarını saklıyorlar ama küçük sırlarını birbirlerine anlatıyorlar... Yani büyük sırları bilinmesin istiyorlar ve bütün insanlar böyledir...

Bakmayın kimilerinin Allah’ın bildiğini kuldan ne saklayayım deyip durduğuna, insanın kendinden bile gizlediği gizlemek için uğraş verdiği sırları vardır, çoğu günah rengine boyanmış...

Çıplak gezenler giyinik gezenler, gözleriyle yutkunanlar, dilleriyle gün ışığına dokunmaya çalışanlar...

Camiler imamlar Kiliseler günah çıkartanlar, bu günahlardan bir şey olmaz diyenler hepsi, ama hepsi dünyayı kendi evi sanıyorlar ve hoyratça kullanıyorlar...

Varsıllar bir başka yoksullar daha bir başka, ama çoğu şöyle veya böyle dünyanın içine ediyorlar, kendi evleri kendi mülkleri sandıkları için... Binlerce insan hayır sen bunları nereden uyduruyorsun dese de gerçek bu, gerçek dünya kimsenin evi falan değil... Onun için günü gelince gideceği yere belki asıl yurduna Müslümanlar buna ahret yurdu diyor, oraya gidecekler...

Ahret yurdunun varlığına inanmayanların gidecekleri yer konusunda her hangi bir söz edecek değilim, bildiğim tek şey onlarda bir bir gidecekler...

Tekrar edersek dünya kimseye  ev değil,yar değil sığınak değil, ve bir gün herkes dünyanın varlığını unutacak..

Kesin olan bir şey var, bu dünya insan için bir sığınma yeri bir barınak değil, insana ait değil... kendi evi değil ve insana ait de değil... Dünya da sanki şeytan gibi, bazı şeyler ikram ederek insanı kandırıyor, insan hayatını dünyaya teşekkür etmek adına zayi diyor...

Daha fazlasını bende bilmiyorum, bilen varsa söylesin... Hatta öyle ki kendine ait sandıkların bile mesela bağın bahçen kendi hayatın aldığın nefes, söylediğin söz sana ait değil...

Kendini daha çok yorma zorlama adının önüne yanına unvanlar ekleyerek, bence faydası olmayacak...