Dünya meşgalesi ile uğraşırken aklımıza düşmüyor, ama bir gün hepimiz öleceğiz... Cami vaazı gibi yazı yazarak cennetten cehennemden söz edecek değilim, ama bir gün öleceğiz hepimiz... Kalkıp gider gibi kalkıp gideceğiz, bazıları kendilerini gitmeyecek sansa da, kimse burada kalmayacak en sonunda...
Bazen birer birer, bazen üçer beşer bazen bir trafik kazasında onar onar öleceğiz her birimiz... 
Hani ölümlü dünya denir ya, insan dünyaya ölmeye geldi bunu hatırlatmak istedim... Zamanın hızla geçtiği bir çağ, her saniye ölüme yaklaşanlarız, ya da ölümün bize yakınlaştığı...
Bazen değil, belki her sabah kendime dediğim sözdür, bir gün sende öleceksin... Ölümü düşünmek insanı terbiye ediyor haddini bilmeyi hatırlatıyor... Hem bütün gün evde oturmaktan bile sıkılıyor insan ve bir gün dünyadan da sıkıldığı vakitler olacak...
Şöyle 40 sene 50 sene sonrasını düşünün, şu an gördüğümüz kimse olmayacak sokaklarda, sende olmayacaksın, kendilerini Tanrının oğulları kızları sananlar da olmayacak... Kendilerini kentin sahibi sananlar bir bir gidecekler, hem de en sevdiklerinden hiçbir şeyi yanlarına alamadan...
Çok hazin değil mi veya çok tuhaf?
O zaman neyin kavgası bu diye bir soru sorsam, neden insan insanı üzüyor başkalarının hakkını gasp ediyor, zulüm ediyor gibi sorular bıraksam ortaya, birileriniz de cevap verse ve sonra ötesini konuşsak...
Çok uzak değil, bir gün gelecek “gel şöyle bir resim veya şelfi çekelim” diyecek kimseler olmayacak insanın yanında... Geride bıraktığı anıları anlatacak kimse kalmayacak, akşama yemeğe çıkalım mı diyecek sevgili de olmayacak...
Dünyaya bunca esir olmanın bir anlamı yok demek istediğim... Ve sizleri bir başka yere çağırıyorum kendimce, mesela daha çok merhametli olmaya kuşlara yem atmaya, kelimeler toplamaya güzellikler adına...
Çok geç olmadan, ölüm ansızın çıkıp gelmeden ve daha çok kirletmeden kalbimizi kendi içimize dönelim diyorum...
Dedi kodu dan uzak olmanın çaresine bakalım, çünkü günümüz insanı sadece dedikodu yapmayı tercih etti...,
Cami önleri dedikodudan başka bir şey bilmeyen ve birbirlerine banka cüzdanı gösteren hacı amcalar ile dolu...
Ve siyaset dedikodu kurumundan başka bir şey değil, kendilerini kentin bilgesi sanan genç insanların aslında hiçbir şey bilmedikleri zaman...
Yine kızmasınlar demek ihtiyacı duydum... Partileri temsil ettiklerini sanan ilçe başkanı arkadaşlara bakın, sadece muhatabını aşağı gören bakışlar gözlerinde...
Çok uzattım değil mi, çok gereksiz sözler ettim bel ki..Ne yazık bazı gerçekleri hemencecik kolay olmuyor söyleyen için...
Hele sözün kelimelerin izzetinin bunca ayakaltında olduğu vakitlerde... Tekrar edersek bir gün hepimiz öleceğiz, gereksiz şeyler bunca dünya telaşı insanları komşuları üzmek...
Çok selam ile...