Nasıl bir akıl nasıl bir anlayışsa, şimdilerde insanlık melekleri atlatıp, cehenneme koşar gibi koşuyorlar...
Karanlığın peşinde koşar gibi, zulmün peşinden koşar gibi...

Ama hangisine desek “Nereye koşuyorsun? Diye Cennete diyorlar... Herkesin cennete koştuğunu iyiliğe koştuğunu söylediği bir dünya da “sence neden bu kadar”  karanlık, bu kadar zalim, neden yarısı açlık ve sefalet içinde insanlığın?

Çoğu beyaz insanlardan olmak üzere, çoğu kızıyor bu sorulara, biz soralım yine de...

Daha çok cennet çoğunun dilinde, daha çok iyilik sözde, ama  “onlar görmek istemese de” görenler var, ülkemizde yaşayan insanların, şehrimizde yaşayan insanların, dünyamızda yaşayan insanların en az yarısı, büyük çaresizlik içinde...

Bunların varlığını inkâr etmek, varlıklarını görmemek en hafif tabirle zalimliktir Gonca... 

Hep deriz, bir daha diyelim insan insanı dert edinmeli insan düşen insanların elinden tutmalı, yolda kalanlara yoldaş olmalı...

Zira bütün kutsal metinler insanın böyle olmasını anlatır... Sanki bazılarını cennet babalının malı da, gidip yerleşecekler, yok öyle bir şey...

Artık insanımızda ciddiyet filan kalmadı Gonca... Sokakların caddelerin merhameti çekildi ve her yerde güç sahiplerinin sesi...

Camiler bile böyle biliyor musun, Kiliseler de...

Cami kürsülerinde güzel bir masal gibi anlatılan kavramlar oldu, cennet cehennem kavramı, her şey yaptığı kötülüğü dine de yaptı yeni İnsan...

Allah’ın dininden çok kendi dinlerini anlatıyorlar, dinden söz edenler...

Cennet alıp, cennet satanlar var bir de...

Yani çağın insanın işi zor...

Ve en çok da dünyayı, şehirleri sokakları insanların hayatını çocukların hayatını kadınların kuşların hayatını cehenneme çevirenler bunların çoğu...

Dünya yalnız bizim olmalı, şehirler yalnız bizim olmalı, dağlar taşlar yalnız bizim olmalı ve en muhteşem evler bizim olmalı diyenler...

Kendilerinden başka herkesi değersiz sananlar... Ne açlar umurlarında, ne yoksullar, ne evsizler, ne kuşların azalması...

Ne ormanların yok olması, ne denizlerin derelerin kirletilmesi ilgilendiriyor onları...

Üstelik fazla kızıyorlar, bunları gündeme taşıyınca, kendi deyimleri ile keyifleri kaçıyor...
En çok kullandıkları sözdür, bardağın dolu tarafına bakın deyişleri... Oysa bardağın dolu tarafı hep kendilerinin olsun isteyenler bunlar, şehirlerin kalbine kazık atanlar...

Bugün yine seninle konuştum Gonca... Çünkü bana göre sen insanlığın kalbisin.
Çok selam gonca...