Aslında sözü yormadan yazılmalı bazı şeyleri ama nedense bazı yerlerde bunu becermek zor... Fincancı katırlarını ürkütmek denir ya öyle bir şey, bilginin ve sözünü kırıyoruz ister istemez...

Aklıma düşen şeylerden sahi gerçekten bizler yani şu ahaliye akıl veren bilgi aktaran kişiler doğru kişiler miyiz? Sahiden sözlerimiz Allah için doğruyu yazmak, söylemek mi?

Gerçekten şehri düşünen, şehir için doğruyu söyleyen, yapılan yanlışlara yüreği sızlayan kişiler falan mıyız?

Kendimizden söz ediyorum. Halk adına yazan çizen bilgi sunan arkadaşlardan… Sahi durduğumuz yer milletin menfaati, şehrin çıkarı, kuşların özgürlüğü adına mı?

Yapmayın diyeceğim, yapmayın kendinizi kandırın da halkı kandırmayın. Zira bu halk kanmaktan, aldatılmaktan, kendine yalan söylenmekten çok yoruldu...

Yorulmadı mı? Halk aman ne olursa olsun der haline gelmedi mi sizce de?

Neden yazıyorum ki bunları?

Yüreklerinde merhamet olmayanların umurun da olur mu sözler?

Kendimiz derken, tanış olayım olmayayım, çoğu gazeteci, yazar hatta başka başka görevleri olan arkadaşlardan... Şehir ahalisine akıl veren, onlara bir şeyler tavsiye eden, partilerden, onların çalışmasından, ilçe başkanlarından, onların nasıl çalışıp çalışmadığından söz eden arkadaşlardan...

Her gün birini belediye başkanı yapan, başka birini belediye başkanlığına layık gören, başka bir zaman daha başka birini...

Ama arkadaşlar şehrin beyaz adamlarının çevresinde dönüp dolaşıyor olması çok manidar... Nedense hep varsıl kişileri, servet sahibi, hatta servet düşkünü kişileri şehrin ve halkın başına geçirmek halka onları cazip göstermek peşindeler...

Kısacası zengin, varsıl kişileri kutsuyorlar durmadan ve bunları halka şirin göstermek adına büyük gayret içindeler kimileri...

Kişilik, ahlak, insan sevme, doğayı, tabiatı sevme, kuşları sevme, yoksulların yanında olma, Tanrı ile olan bağları umurlarında bile değil...

Bence kendilerince bir yatırım bu gayretler...

Yani ey halkım... Birileri size varsıllardan, yani parası çoklardan birilerini övüyorsa, öneriyorsa, o işin içinde iş vardır deyip konuyu kapatıyorum...

Aslında bütün oyunlar gözünün önünde oynanıyor ey insan... Ve bu oyunlar bitmeyecek, devam edecekler seni kandırmaya...

Bari söz sahiplerinin kim olduklarına, nasıl yaşadıklarına, insanlar ile Tanrı ile aralarının nasıl olduğunu gözden geçir...

Yalan bütün kandırmaların başlangıcıdır, bunu unutma!