Kimin ya da kimlerin nasıl inandığı çok fazla bizi ilgilendirmiyor... Aslında onları düşünmeye vaktimiz yok desek bu bencillik falan demeyin, gerçekten ülkesi adına insan adına yoksullar adına ülkede var olan adaletsizlik haksızlık adına derdi olanların çok fazla zamanları olmasa gerek boş adamların boş işleri adına...

iÜstelik birilerinin koyduğu kuralları aşmak iyi sözler etmek adaletsizlikten söz etmek, haksızlıktan söz etmek sefalete terk edilmiş bazı kardeşlerin halinden söz etmek de çok kalay değil, bu iktidarın zamanında...

Mesela kimi adamlara yediniz tamam da çok yemişsiz be arkadaş diyemiyorsunuz... Adam kentin bütün köylerinde arsa almış tarla almış nerde bir orman görmüş içine konak yaptırmış, soramıyorsun bunu nasıl yaptın hiç mi Allah tan korkmadın diye...

Ve sen ey halkım ey kent ahalisi sen de bunları bile bile hep sustun hep bana ne dedin hatta saygıyla karşıladın bu arkadaşları bir topluluğa girdikleri zaman...

Aslında en büyük suçlu sensin diyeceğim de yine de gönlüm razı olmuyor... Halk ne yapsın onları da korkuttular onları da susturdular diyor sana söz edemiyorum...

Ülke soyguncu dolu talancı haramzade dolu kentler de öyle...

Mesela bu kenti soyanlar talan edenler dağlara ormanlara el koyanlar her yer bizim diyenler yok mu, bunları sen bilmiyor musun?

Ne yapayım bende  bu kadarını açık edebiliyorum...

Zira ülkede hatta kentlerde güç yetki makam sahibi olanlar kendilerine itiraz eden herkese bir suç buluyorlar hiçbir şey bulamazlarsa Fetöcü falan diyorlar, oysa Fetö denilen o lanet kişiyle en çok kendileri sarmaş dolaş yaşadılar birlikte yol aldılar eski zamanlarda...

Ve sonra ne olduysa oldu, bir karanlık bulut kapladı ülkenin üstüne ve hala dağılmadı gitti...

Çok karıtırdım değil mi, inan bilerek yaptım biraz da sizin kafanız karışsın diye, belki dedim belki bu adamın uyarıları doğrudur diyen olur dedim kendime...

Varlığımız direncimiz sürsün diye az da olsa...

Bütün bu sözlerden sonra yazının başına dönersek Aziz Allah İbrahim Suresi ayet 47 de buyurur ki “VE ALLAH MUTLAK ÜSTÜNDÜR KİMSENİN YAPTIĞINI YANINA BIRAKMAZ” anlatabildik mi efendiler veya siz anladınız mı anlamak istediniz mi?

Anladınız mı yaptığınız hiçbir şey yanınıza kalmayacak, yaptığınız haksızlıklar yaptığınız talanlar sahiplendiğiniz kamu malları dağlar ormanlar ormanların içine kondurduğunuz konaklar asla yanınıza bırakılmayacak, siz bırakılacak sanın durun...

İşiniz çok zor, çok zor işiniz öteki dünya da, ister inanın ister inanmayın, her şeyin hesabı haksız yere sahiplendiğiniz her kuruşun hesabı bir bir sorulacak yemin olsun...

Hayır, sorulmayacak hayır bir şey olmaz aldırmayın diyenler varsa onlar size düşman olanlardır...

Başkaca bir şey yapamazsanız imkân dâhilinde bir helalleşme yolu bulmaya çalışın...

Çok mu üzücü sözler ettim?

Her şeye rağmen bir insanlık uyarısı olarak anlayın sözlerimi ve bilin kimseler böyle dost uyarısı yapmaz size...

Siz bilirsiniz...