Yok, yok vardiya arası yazılmış bir yazı... Kendi içinde uzun bir geçmişi olan, maskesiz bir yazı aslında...
Her zaman olduğu gibi beraberinde sorular taşıyan...
Hani halk arasında çivi çiviyi söker denir de, sorulmaz nasıl olduğu... Bizde sormayalım nasıl diye, ama arkasından başka sorularımız olsun...
Çivi çiviyi söküyorsa, ya insanı kim söker... İnsan insanı sökebilir mi?
Artık yaygın hale gelen hırsızları hırsızlığı kim söker, nasıl söker... Sökülmesi yerinden edilmesi gerekmiyor mu?
Rüşveti kim söküp atar mesela?
İkiyüzlü adamlardan ikiyüzlü adamlardan kadınlardan siyasetçilerden ağabeylerden efendilerden kurtulmanın çaresi ne?

Hırsız nasıl çalacağını değil, çaldıktan sonra nasıl kaçacağını düşünür oldu ülkenin her yerinde her kurumunda...

Mesela hırsızlık yasal hale getirilirse, kimse kimseyi hırsızlıkla suçlayamaz bence... Ne yapsınlar yasal hale getirsinler mi hırsızlar çalmayı?
Küçük hırsızlara demiyorum efendim, milletin başına çöreklenenlerden diyorum... Arkalarından hırsız denen, ama güler yüzle karşılanan hırsızlar sözünü ettiğim...

Onların hırsızlıkları hakkında verilen haberler, yazılan yazılar sizleri yormuyor mu?

Halkı fakir, yöneticileri zengin bir ülke gördüğünüzde “mesela ülkemiz” aklınıza düşen ilk şey değildir...
Abi bunlar çalıyorlar denmiyor mu?
Şehrimizde gelip geçmiş kaç Belediye Başkanı için hırsız denmedi?
Çalmadılarsa nasıl edindiler bu kadar serveti diye, sorulan sorunun cevabı ne sizde? 

Demokrasi "madem bana oy verdin, seni istediğim gibi oyarım" mı demekti yoksa?
Yok, canım deyin de, kendinizi teselli edin...

İnsanı bu kadar kurban alan başka bir çağ var mı tarih de?
Ormanları katletmek de, neyin nesi?
Narinciye bahçelerini, ekin tarlalarını yok ederek, yerine beton binalar dikmek adına, nasıl fetva verir diyanet sizce?

Deveye boynun niye eğri demişler, boynu bırak katliama bak demiş...
 Benim nereye gittiğim ile ilgileneceğinize, dünyanın nereye gittiğine, insanın nereye gittiğine, hatta Müslümanların nereye gittiğine bakın demiş...
Haksız mı?