Çağımız ve dünya diyeceğim de, ama biz çok ötelere gitmeyelim, kendi ülkemizden kendi insanımızdan söz edelim...

Yakın komşuya selam vermeyenlerin, uzak komşuya selam vermenin faziletinden söz edenler gibi olmayalım...

Ülkemizde insanlarımız, hele yazanlarımız konuşanlarımız, sözler edenlerimiz, kendilerine paye ayıranlar, kendilerini söz ve kalem sahibi sananlar, bilgi sahibi sananlar, keşke bir de kendilerine ulaşa bilseler...

Herkese ulaşmaya herkese sözü  etmeyi arzu eden bu kişiler, kendilerine ulaşıp kendilerine bir söz edebilseler keşke...

Kendilerini  gözden geçirmeyi kendilerini hesaba çekmeyi, aynaya bakmayı akıl edebilseler keşke...

Edemiyorlar, bakamıyorlar demeyeceğim, bakmak işlerine gelmiyor...

Kendilerini gözden geçirmek, kendilerini hesaba çekmek, kalplerindeki kararmışlığı görmek bilmek işlerine gelmiyor...

Çünkü böyle insanların pek çoğu şan şöhret sahibi olmayı, millete kendini pazarlamayı başardı daha evvelki zamanlar da da...

Pek çoğu biliyor kendilerinin samimi olmadıklarını,ve söylediklerine kendilerinin  inanmadıklarını...

Camide hutbe ve vaazlar, konferanslar, sonra gazete köşelerinde yazanlar, yazdıklarını sananlar, kitaplar dergiler bildiriler, açıklamalar hep başkalarına ulaşmak adına yapılan işler, bu insanlar tarafından...

Ve siyasetçilerin içler acısı durumu...

Kendilerine ayrıcalık tanıyanlardan oluşuyor bunların çoğu, halka uzaktan veya tepeden bakanlar...

Çok konuşanlar çok yazanlar, çok gürültü çıkaranlar...

Ama ne yazık ki, aynı insanlar kendilerine ulaşmayı kendilerine sözler etmeyi kendilerini edepli ve ahlaklı kılmayı hak ve hukuk içinde yaşamayı anlatanlar değil çoğu bu kişilerin...

Başkalarına, mazlum ve yoksul halka ulaşmak için varlar...

Kusura bakmayın, öylesine söylenmiş, öylesine yazılmış  sözler değil bunlar, yarım asırdır bu sokaklarda, bu insanların pek çoğu ile birlikte yaşadık, birlikte yedik içtik, birlikte yolculuk ettik birlikte aynı cemaatin aynı gurubun aynı partinin peşinden gittiklerimiz çokları...

Din üstüne vatan  üstüne emek üstüne kitap üstüne konuştuklarımız kimi zamanlar...

Kimseyi yadırgıyor, ayıplıyor değilim...

Sadece diyoruz ki, Baylar şu sözlerden kendinize de etseniz, kendinize ulaşıp yanlışlarınızdan söz etseniz kendinize de...

Mesela ayna baksanız, giydiğiniz gömleklerin önden yırtıklarını görseniz, veya markalarını kapitalizmin piç çocuklarının isimlendirdiğini...

Görseniz anlattığınız dinin din olmadığını, sözünüzün kitaba uymadığını, ve samimi olmadığınızı pek çok davranışınız da...

Hani derya aziz İslam...

Kendi yapmadıklarınızı başkalarından istemeyin, diye...

Bu ikazı aklınızda bulundursanız Allah için de, bu halkı bir de siz oyalayıp durmasanız...

Kalbin izzetini kalemin izzetini sözün izzetinin yazının izzetini kitabın izzetini hatırlasanız hani...

Selam içinde kal aziz okuyucu....

Dikkatli ol, kimi sözler kimi kalemler kimi adamlar zehir gibi, ve çok karanlık...