Yazıp söylemesi canımızı acıtsa da, daha çok karanlık, daha çok zalim ve kötü kişilerin söz sahibi olduğu bir Dünya…

Ülkeler de öyle, kentler de…

Nasıl ediyorlar nasıl başarıyorlarsa, en çok söz sahibi güç sahipleri…

Tam burada durun bir düşünün, bir bakın yaşadığınız şehre mesela… 

Hep güç ve para sahipleri değil mi sözü geçenler, onların dediği olmuyor hep?

Daha çok onlar kollanıp, onların dediği dikkate alınmıyor mu sizce de?

Duymayalım bunları görmeyelim filan diyenlerden olursak, yaşadığımız kente ihanet edenlerden oluruz… 

Çünkü onlar her daim kendilerini düşünenlerdir, her yerde her ülkede,  bütün dünyada…

Dağları denizleri ovaları parselleyenler ve kendilerinden başka kimsenin bir şeyi olmasın diyenler onların hemen hemen hepsi…

Evet, dünyanın başka ülkelerinde de olduğu bizim ülkemizde de böyle bu işler… 

Her ne kadar kimileri öyle değil dese de, öyle işte…

Şehir ahalisin bir kısmı onları kutsayıp kendilerine efendi edinseler de…

Kentleri yaşanmaz kılanlar, ormanları dağları talan edenler, en büyük beton binaları kentin kalbine saplayanlar onlar…

Ne yazık sistem de, hep onları kollamak da…

Ülkenin bütün şehirleri beton yığınına dönüştürüldü, onların gönlü olsun diye…

Bunu böyle yazarken içimde keşke böyle olmasaydı hüznü…

Neden böyle sorusunun cevabı hem var, hem yok gibi… 

En azından uzun mesele, burada anlatılması anlaşılması zor bir konu… 

Öyle kolay kolay cevabı verilecek bir soru değil bu… 

Sadece bilelim bunun böyle olduğunu, zalimlerin, parayı Tanrı edinenlerin, ülke ahalisinin başına nasıl bir bela olduğunu…

Bu ülkenin bir vatandaşı olarak, ya da bu şehirde yaşayanlar olarak, hiç mi bir sorumuz olmasın bu talancılara?

Bu olanlara razı olmak, görmezden gelmek, gündeme taşımamak, yazmamak onlara iyi yapıyorsunuz demektir…

Asla kavga edenlerden olmayalım, ama sesimizi yükseltelim bu adamlara karşı…

Şehirler de emanettir şehir ahalisine, daha öncekilerden…

Kimsenin hakkı yoktur şehirleri talan etmeye, bu Firavun yapısı mimari ile kirletmeye…

Yanlışlarına yanlış demeyi bilelim efendilerin…

Siyaset adamlarına, Belediye başkanlarına yanlış diyebilelim yanlışları varsa…

Bu ülkeye, bu kente bu sokaklara dağlara denizlere bunları yapmaya hakkınız yok diyelim…

Yalnız kendini kendi çıkarını düşünen kişileri ayıplar kutsal metinler… 

Hatta onlar zalimlerdendir der…

Bu gün bunları demiş olalım… Yanlış sözler ettiğimiz sözler varsa, bak bunlar yanlış densin…

Kuşları kovduk şehirlerden, daha ne olsun…