İnsanları depremin değil, ihmal ve sorumlulukların öldürdüğüne dikkat çeken Sarıca, “İzmir depremi bir kere daha gösterdi ki betonlaşma, çarpık kentleşme ve denetimsizlik en büyük problemimiz. Ne yazık ki rakamda bile tam birleşemedik. İmar Barışı adı barış olmasına rağmen savaşa benzer bir sonuç doğurdu. Aslında imar barışının ardından şehirlerdeki yapılanma bir düzene kavuşacaktı ama o düzeni beklerken acı sonuçlarla karşı karşıya kaldık. Bu sonuçlar ise hepimizin canını yakıyor, giden canlar kesinlikle geri gelmiyor. İşin garip tarafı bu durumdan herkes şikayetçi. En başta iktidarın kendisi şikayetçi. Problemleri kendisi çözmesi gerekirken, 18 yıldır iktidarda bulunmalarına rağmen onlar da bu gidişattan şikayetçi.  Meskûn olanlar da şikayetçi ise kim çözecek bu problemi? Rant merkezli zihniyetten çıkılmadıkça Türkiye’mizin bu tür problemlerinin çözülmesi mümkün değil. 2003’te Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bingöl'de meydana gelen depremle ilgili ''Yeraltında fay kırıklıklarından önce, bağışlayın söylemek zorundayım, kırılan ar damarlarıdır'' dedi. “Malzemeden çalmanın arkasında ahlak hırsızlığı, demokrasiden çalmak, hukuk kapkaççılığı, siyaset yankesiciliği ve kamu yönetimi kalpazanlığıdır” diyeli 18 yıl oldu, hatırlatırız” dedi.

“İLİM ADAMLARININ SÖZLERİNE İTİBAR EDİLMİYOR”
2020 yılında Jamaika, Rusya ve Endonezya’da yaşanan depremlerde can kayıplarının yaşanmadığını hatırlatan Sarıca, “Elazığ’da 6,7 şiddetindeki depremin ardından 41 canımız gitti. İzmir 6,8 büyüklüğünde meydana gelen depremde ölü sayısı 114. Bu tabloya baktığımızda söylemek istediğimiz husus daha iyi anlaşılıyor. Ölüme sebep olan deprem değil, tedbirsizlik ve gerekli önlemin alınmaması. Deprem konusunda yetiştirdiğimiz çok kıymetli ilim adamları var ve uyarıları ortada. Lakin ne yazık ki bu uzmanların sözlerine kimse itibar etmiyor. Deprem oldu mu sesleri duyuluyor. Sonrasında ise bir daha kendilerine kulak verilmiyor. Marifet kriz anında değil, krizden sonra da işin ehli insanları dinlemek, önerilerini dikkate almaktır. Deprem hazırlığının tam manası ile gerçekleştirilmesi için önerimiz ivedilikle bir Deprem Bakanlığı’nın kurulması. Bu bakanlık altında ülkemizin karış karış depreme hazır hale getirilmesini elzem görüyoruz” diye konuştu.

Editör: TE Bilisim