Cimrin, “İngiltere'nin seyahat yasağını kaldırdığı listede Türkiye'nin de yer almasından sonra Jet2 ve British Airways 16 Temmuz'da uçuşlara başlamak üzere hazırlıklarına başladı. Brexit, İngiltere'ye yaramış mıdır yaramamış mıdır kendileri bilir ama bize yaradığı kesin. Avrupa Birliği (AB) içinde kalsaydı İngiltere, Türkiye için bu kararı alamayacaktı. Almanya'dan da iyi haberler yakındır” dedi.
“BUNA ALIŞACAĞIZ”
İngiliz turistleri sadece Türkiye’nin beklemediğini belirten Cimrin, “Tatile gelen turistlerden birinde Korona virüs çıkma ihtimali nedir? Kazakistanlı turistteki Korona virüs ile İstanbul'dan gelen yerli turistten çıkan Korona virüs arasında fark var mıdır? Bir otelde Korona virüs vakasına rastlanırsa öldük bittik durumu mu yaşarız? Herhangi bir şehirde, turistik destinasyonda, bir turistik tesiste Korona virüs çıkma ihtimali asla sıfır değildir. Hatta insan hareketliliğine ve alınmayan kişisel ve toplumsal önlemlere bağlı olarak olasılık epey arta da bilir. Bazı işletmecilerin tesislerinde Korona virüs çıkma ihtimalini işletmenin sonu ya da en az bir kaç yıllık imaj kaybı olarak gördüklerini üzülerek gözlemliyoruz. Korona virüsün çıkması normaldir, buna alışacağız. Normal olmayan ve kayba yol açacak asıl konu ise virüs çıkması durumunda ne yapacağını bilmemektir” diye konuştu. 
“GÜVEN VEREBİLMEK ÖNEMLİ”
Korona virüse veba ya da AIDS muamelesi yapılmaması gerektiğini dile getiren Cimrin,
“Korona virüs, aşısı henüz bulunmamış olsa da teşhis edildiğinde tedavisi mümkün olan, öldürücü de olabilen, gripten daha ağır geçen viral bir hastalık. Korona virüsü özel kılan şey çok hızlı bulaşabilme potansiyeli ile önü alınamazsa ülkelerin sağlık sistemini çökertebilecek güce erişebilmesidir. Bunu önlemek için de artık hepimiz ezberledik ama tekrarlayalım, bağışıklık sistemimizi güçlü tutacağız, düzenli uyuyacağız, spor yapacağız, sigarayı hayatımızdan çıkaracağız (solunum yolları çok önemli). Kendimizi güçlü tutmayı becerirken toplum için de sosyal mesafe, maske ve hijyene önem vereceğiz. Bundan sonra herhangi bir sokağa çıkma yasağı olacağını şahsen düşünmüyorum. Ama yeni normal denilen kurallar uzun süre hayatımızda yer edecekler. Yine turizm konusuna dönersek tatilcilerimiz de bu şartlarda seyahat etmeye ve tatil yapmaya alışacaklar. Bakanlığımızın hızla hayata geçirdiği ve artık zorunlu tuttuğu Güvenli Turizm Sertifikası kapsamında artık tesislerde Korona virüslü misafire rastlanması durumunda izlenecek prosedür ve görevlendirmeler detaylı bir şekilde tanımlandı. Tabii ki konu sigorta, tedavi süresi, geri uçuş gibi başlıklarla çok dallı budaklı ama temel olarak yapılacaklar net.  'Korona virüs her yerde çıkabilir ama biz ne yapacağımızı biliyoruz' diyebilmek çok önemli. Tabii burada asıl olan Türk toplumu olarak bizim sağlıklı kalabilmemiz ve bu halimizle güven verebilmemiz” ifadelerini kullandı.
 “TALEBİ FİYAT DEĞİL, ÖNLEMLER BELİRLEYECEK”
Cimrin sözlerini şöyle sürdürdü: “Ukraynalı turistten sonra hareketlenecek ikinci pazar olacak İngiltere ile İngiliz turistlerin yolunu sadece bizler gözlemiyoruz. Öğrendiğimiz kadarıyla İspanya'da onlarca plaj fiziki mesafelerin korunmayışına bağlı vaka artışlarına bağlı olarak kapatılmaya başlanmış. Sokağa çıkma yasağı ile birlikte 100'den fazla plaj kapatılmış. Costa del Sol, Malaga, Katalan ve Endülüs Bölgeleri bu kapatılmaların yaşandıkları yerler. Hiç 'Bu iş artık bitti' diyerek gevşemeye gelmiyor. Bu iş uzun süre bitmeyecek ama hayat da devam edecek. İnsanlar tatile de çıkacaklar ama hem seyahat sayıları azalacak hem de gidilecek yer konusunda daha seçici olacaklar. Sağlıklı ve güvenli ülke imajımızı koruyup sürdürebilirsek yabancı misafirler fiyatlarımızı da artırsak yine bizi tercih edeceklerdir. Zira talebi artık ağırlıklı olarak fiyat değil, alınan önlemler ve hizmet standartları belirleyecek ve insanlar bunun için daha fazla ödemeye razı olacaklar.
Bununla birlikte uçuş yasakları kalksa da insanların endişesi devam edecek ve bize düşen bu endişeleri giderici çalışmalarımızı sürdürmek ve güvenli liman olarak kalıp küçülen pastadan en büyük payı almayı bilmek.”- Erkan Uysal 


 

Editör: TE Bilisim