Kimileri önemsiz sanabilir, veya böyle bir talebi olmayabilir,ama  biz deriz ki "başka diyenler de var elbette" Ülke ahalisinin karşısına geçip konuşanların,  onlara bir şeyler anlatanların, sonra yazıp söyleyenlerin, okulda öğretmenlerin, camide din adına konuşanların, insanlara tebliğ görevi yapanların, siyaset elemanlarının "oturup biraz düşünmeleri gerek" düşünmeleri ve bilmeli gerek, şimdiye kadar  kullandıkları dille bir yere varılmıyor, insanların gönlü fetih edilmiyor...

Allah için geriye dönüp baktığımızda, ve yine Allah için halimizi gözden geçirdiğimizde bunun böyle olduğunu göreceğiz görmek istersek...Görmek isteyenler görecekler şimdilerde "insanların bir birlerine konuştukları dilin içinde" sevgi ve merhamet yok, nezaket edep yok, insani endişe yok, insan kazanma, yeni bir insan inşa etme, merhamet ve vicdanı ayağa kaldırma endişesi yok...

Bundandır sokaklarımızda hiç bir şeyin değişmemiş olması, bundandır küfür ahalisinin daha önemli kılınması, küfür sözler edenlerin alkış alıp saygı duyulması...Bundandır kimi çetelerin şehirlerde çoğalması ve insanlar tarafından hoş karşılanır olması....

Aslında bu kavga günlerinde, önemli bir şeyden söz etmeye çalışıyoruz, bizi en kötü yerimizden vuran yaralayan bir şeyden...Unuttuk, unutturdular  bize insan diliyle nasıl konuşulduğunu, nasıl konuşulması gerektiğini...Sonra dinin diliyle nasıl konuşulduğunu, ve en çok din adına konuşmaya yazmaya çalışanlar topluma din anlatanlar unuttular dinin dilini, sevginin dilini...Dilini temiz tutamayanlar, yeni bir sevgi taşıyamazlar insanlara...

Unuttuk Peygamberlerin insanlara nasıl güzel bir dil ile yaklaşıp konuştuklarını, en azılı düşmanlarına bile nasıl edepli davranıp onların gönlüne nasıl girmeye çalıştıklarını...

Hani Rabbimiz Aziz Peygamberi Musayı uyarmıştı Firavun için "Ona tatlı bir dille, güzel bir dille yaklaş demişti ya" hani...Bu bütün insanlara bir hatırlatmadır aslında...Sahi neden unuttu insan bunun böyle olması gerektiğini...Hele Müslüman ahali neden unuttu acep, şimdilerde bir birlerine karşı bu kadar acımasız davranabiliyorlar?

En yakınlarımıza bile nasıl konuşulması gerektiğini, nasıl bir dil kullanılması gerektiğini unuttuk, ve insan kendisi için yeni bir dil uyarlardı, içinde küfürler içinde kabalıklar hokkabazlıklar olan bir dil...Üzülerek ifade edelim ki, bu dili insanların kucağına atanlar en çok siyasetçilerimiz oldu, sonra din adına konuşanlar filan işte...

Bu gün siyasetçilerin, konuşup yazanların, din adına söz edenlerin kullandıkları dil "asla masum" değil, ve vardığı her yeri dokunduğu her yeri yaralayan, acılar bırakan, kin ve öfke taşıyan bir dil...Yazık oldu insanımıza, çocuklara yazık oldu, kadınlara kızlara yazık oldu...Ve kentlere sokaklara yazık oldu...

Sevgi dilini unuttuk, insan dilini unuttuk, dinin dilini unuttuk, unuttuk Peygamberlerin nasıl bir dil kullandıklarını...Hepimiz unuttuk, hiç unutmaması gerekenler unuttular...Mesela öğretmenler, mesela yazıp çizenler, mesela dinden imandan kitaptan söz edenler...Unutulmasaydı gençliğimiz bu halde mi olurdu...Okul önlerinde  biriken geçlerin halini görünce anlaşılıyor vurgunun büyüklüğü...Sonra

Müslüman ahalinin bir biriyle olan ilişkisindeki durum ortada...Ne gözlerimizde bir aydınlık var şimdilerde, ne söylediğimiz sözlerde...Ama herkes kendini avutmakta mahir...

Neden sorma ihtiyacı duymuyoruz, madem biz bu kadar iyiyiz de, bu sokaklar neden bu kadar acımasız ve küfür dolu, diye?

Biliyorum acı sözler ediyorum, can sıkıcı sözler...Ama edilmesi gerek, çünkü yangın sandığımızdan fazla büyük...

Allah'ın selamı ve bereketi üzerine olsun kardeşim...Umarım bir birimizi anlarız...Umarım yeni bir dil kıllanmanın önemini anlarız...