Kader diye bir şey var, ama başımıza gelen her şeyi, sıkıntıyı, hüznü, belayı ya da huzuru, mutluluğu kaybetmeyi kazanmayı kadere bağlamamak lazım, en başta bunu söylemiş olalım...

Evet, tek başına kalsan da merhametsiz insanlara bakıp sen merhametten merhametli biri olmaktan vazgeçme... Merhametli olmak çok güzel bir ahlaktır insan için...

Kısacası insan olmanın bir başka adıdır merhametli olmak merhamet sahibi olmak...

Merhametsizleri yaptıklarına davranışlarına bakıp, merhametli olmayı bırakma, bu benim kardeşçe bir tavsiyem hatta isteğimdir...

Görüyorsunuz ortalık merhametten uzak kişiler ile dolu, hiçbir şeyin umurunda olmadığı... Ne insana merhamet ediyorlar ne kadınlara ne çocuklara ne kuşlara ne herhangi bir canlıya...

Mesela kedilere, mesela köpeklere falan diyeceğim de, sanki kedilerin daha çok merhamete ihtiyacı var gibi düşündüm hep...

Ne yerler ne içerler, içecek suyu nereden bulurlar ve kaç kişi onlarla ilgileniyor gibi sorular bir yangın gibi içimde...

Mesela kentte onlarca hatta yüzlerce dernek var. Kimisi sağcı kimisi solcu dindar kimisi ve kimisi Kemalist.

Kaçının umurunda bu varlıkların aç, susuz kalışı, ölüme terk edilişi, sakat sakat yaşamamaya direnmesi...

İnsan çok zalim denir aziz kitapta.

Gerçekten insan çok zalim, merhametsiz ve acımasız, çıkarcı, bencil oldu, hele son zamanlarda...

Durmadan konuşuyorlar ama neden konuşuyorlarsa, resmi tören günlerinde en önde görünme yarışında çoğu...

NEYSE.

Sen merhametli olmayı nereye gidersen git yanında merhamet taşımayı isteyeceğim senden kardeşçe...

Çünkü en çok merhamete, merhamet dolu insanlara ihtiyacı var dünyanın...

Ülkemizin yaşadığımız şehirlerin, sokakların, merhamet sahibi insanlara ihtiyacı var. Bencil olmayan, gösteriş içinde olmayan, “Ben şunu şunu yaptım” demeyen...

Kuşların merhamete ihtiyacı var ey kent ahalisi. Çünkü en çok onların yaşama hakkını elinden aldı bazıları varsıllar...

Evlerinin, villalarının çevresine çelik teller örüp o tellere cereyan veren alçak herifler...

Sokakların merhamete ihtiyacı var. Neden bunları söyleyince kızıyor kimileri ve neden kentin müftüsü her şeyden söz eder de bunlardan söz etmez?

Çocukların merhamete ihtiyacı var diyeceğim anlamayacak çokları ne demeye çalıştığımı, ama baylar çocukların merhamete, aydınlığa ihtiyacı var...

Bari bunu anlayalım...

Dağların, derelerin, denizlerin, ormanların merhamete ihtiyacı var. Yeterince kötülük yapmadık mı onlara?

Sevginin merhamete ihtiyacı var, aşkın merhamete ihtiyacı var... İçinde merhamet olmayan sevgi de aşk da zalimdir kötüdür. Ölümcül bir haldir...

Ve dinin...

Dinin merhamete ihtiyacı var. İçinde merhamet olmayan ve senin din sandığın şey din değildir...