Bak bayım...

Sorumluluk bilinci olmalı bir Müslümanın, insanın da öyle...

Olmalı yerine taşımalı denmesi daha doğru aslında...

Evet sorumluluk bilinci taşımalı bir Müslüman...

Aslında aziz kitap Kur'an uyarır bizleri, ve hatırlatır o sorumlulukların neler olduğunu da, sanırım biz hatırlamak istemiyoruz bu sorumlukların ağırlığını...

Ağır bir iştir sorumluk taşımak...

Ama taşıması gerek, İslamdan söz ediyorsa, insan olmaktan söz ediyorsa...

Her cuma günü, cuma hutbesinin bitiminde bize bir ayet okunur...

Nahl suresi ayet 90 bu okunan ayet...

Ne deniyor her cuma bu hatırlatma da...

Muhakkak ki Allah, adaleti iyiliği akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri fenalığı ve azgınlığı yasaklar...

O, düşünüp tutasınız diye size öğüt verir...

Bu öğütlerin her biri sorumluluk taşımaya çağırmaktır insani...

Hatırlatmaktır hayata dair insana dair kitaba dair şehre dair, yoksul bırakılmış insanlara dair, ihtiyaç sahiplerine dair sorumlulukları...

Sonra adalete dair, haksız işlere zulme ve zalime karşı sorumlulukları...

Asla zalimlerden onların tarafında olmayın der Kur'an...

Daha önce gönderilen kutsal metinler de, öyle dedi yeryüzü insanlığına...

Ama insanların çoğu zalimlerden zalimlerin yanında olmayı seçti, ne yazık...

Soralım mı?

Allah bu öğütleri veriyor da, kaçımız o öğütlerden kendimize pay çıkarıyor, o sorumluluğun altına girmeye yanaşıyoruz? Adaletli olmak ve akrabaya yardım etmek,...

Adaletli olmak çok önemli, çok önemli akrabaya yardım etmek...

Bakın yoksul akrabaya denmiyor, akrabaya yardım eder diyor...

Keşke bu konularda kafa yoranlardan, Allah'ın muradının ne olduğunun konusunda düşünenlerden, ve o sorumluk bilincinde olmaya çalışanlardan olsaydık...

Daha ötesini herkes kendi kendine sorsun, kendi sorsun kendine ne kadar sorumluluk aldığını insan adına akraba adına...

Ama beceremedik bayım...

Çoğumuzun hoşuna gitmedi bu sorumluluğu taşımak...

Ama çok laf ettik bu konularda, çok konuşur gibi, üstünde düşünür gibi yaptık da, gerçeğin  elinden tutmadık...

Bugün en yakın akrabalar bile  çok fena ayrılıklar içindeler bir birlerine düşman olmuş haldeler...

Bir kafir çıksa da "siz böyle nasıl Müslümanlarsınız?" dese verecek cevabımız yok...

Aslında çoğumuzun umurunda da, olmayacak böyle sorular, yazık ettik kendimize...

Çünkü kendimizce işlerimiz var çoğumuzun, kendimizce düşüncelerimiz...

Allah'ın sözünün yanına kendi sözlerimizi yama yapanlardan olduk çoğumuz...

Hepimiz diyeceğim de, insanın gönlü bu kadarına el vermiyor, her şeye rağmen...

İnsan yanlarımıza yazık ettik..Kalbimize inancımıza dinimize yazık ettik...

Bir biz değil, bütün İslam aleminde aynı manzara içinde Müslümanlar...

Bir biriyle vuruşan, bir biriyle dövüşen kavga eden İslam ülkeleri,Müslüman halklar...

Bir kafir, bir  gayri Müslim bir batılı ülke ile savaş yapan bir İslam ülkesi biliyor musunuz? Bunların hepsi sorumluk bilincinin olmayışından desem, kızar mısınız bana...

Halklar da ülkelerine benziyor galiba...

Ülkelerinin başındakilerin düşüncelerine benziyor halkların da düşüncesi...

Oysa bir Müslümanın ilk ve tek sorumlu olması gereken yüce Allah olmalıydı...

Aslında Müslüman ayrı insan ayrı yazılıp söylenmemeliydi bu yazılar yazılırken...

İnsan deyince Müslüman, Müslüman deyince insan anlaşılmalıydı, ama öyle olmuyor işte, neden olmuyorsa...

Kendilerini Müslümanlardan saymadığımız öyle kişiler insanlar var ki, bir Müslümanın sahip olması gereken bütün ahlak ve edep var kendilerinde...

Ama kimi Müslümanlar var ki, kedilerinde olması gereken bir çok hasletten ahlaktan uzaktalar...

Ve bizim bu konularda yazıyor olmamız bunları dile getiriyor olmamız hoş şeyler değil, ama başka türlü söylenmiyor söylenmesi gereken gerçekler...

Uzun hikaye bunlar, çok dağıtmaya gerek yok, biz konumuza dönelim, ve diyelim aklımızda kalanları...

Evet bayım...

Müslüman sorumluluk bilinci olan, sorumluluk bilinci taşıyan insandır...

Onun için çok rahat kişi değildir kişi, yaşadığı çağda veya yaşadığı şehirlerde mahalle ve köyler de çok rahat değildir...

Uykusu kaçmaktadır, eğer kendi sorumluk altında hissediyorsa...

Önce kendine karşı sorumludur Müslüman, kendi kalbine kendi yüreğine ve gönlüne karşı...

Söylediği söze karşı yaptığı işe karşı mahallesine oturan yaşlı teyzeye, yaşlı amcaya karşı sorumlu dur...

Şehrin kalbine karşı kuşların aç yuvasız kalmasına, çocukların güneşe hasret kalışına karşı sorumludur...

Ve en başta Aziz Allah'a, Onun dinine kitabına karşı, ve kitabın getirdiklerine karşı sorumluluk bilinci taşıyandır, taşıyacak olandır Müslüman...

Haksızlığa uğrayanlara, adaletsizliğe uğrayanlara karşı da sorumludur...

Ülkesine ülkesinin havasına suyuna kaşı sorumludur, sorumluluk taşıyandır...

Yaşadığı şehre karşı, komşusu olan insanlara karşı, işlenen kötülüklere karşı işte...

Eklesek eklenecek çok şey var, ama şimdilik burada bırakalım...

Aziz Allah sorumluluk bilinci taşıyanlardan kılsın hepimizi, diyeceğim de, o bilince sahip olmak istemeyenler varsa, ne olacak diye bir soru içimde...

Selam ile kalınız efendim...