Alanya’da yaşayan 68 yaşındaki Şükrü Demir rutin ürolojik kontrolleri için Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görevli ALKÜ Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ali Akkoç’a başvuruda bulundu. Yapılan tetkik ve görüntülemeler sonucunda sağ böbreğinde 3 santimlik tümöral kitle tespit edildi. Hastaya, sağ böbreğin sağlam dokusunu koruyup sadece kitlenin alınacağı ve bu işlemin laparoskopik (kapalı) olarak uygulanacağı anlatıldı. Demir’e laparoskopik parsiyel nefrektomi ameliyatı hakkında bilgiler verilip onayı alındı. Başarılı geçen operasyonun detayları hakkında bilgiler veren Doç. Dr. Ali Akkoç, “Hastamıza uyguladığımız laparoskopik parsiyel nefrektomide 4 adet 0,5-1 santimlik deliklerden böbreğe ulaşıldı. Sağlam böbrek dokusunu koruyarak, sadece 3 santimlik tümör dokusunu aldık. Tümör dokusu açık cerrahideki 15-20 santimlik insizyonun (cerrahi kesinin) aksine, 3 santim gibi oldukça küçük bir insizyondan vücut dışına çıkartıldı. Serviste takipleri yapılan hastanın, operasyon sonrası 3. gün taburcu işlemlerini planlamaktayız” dedi.
“HASTANIN TOPARLANMA SÜRESİ KISALIYOR”
Laparoskopik parsiyel nefrektominin avantajlarına değinen Akkoç, “Sadece tümör dokusu alındığı için böbrek fonksiyonlarının korunması, operasyon sonrası hastanın hastanede kalış süresinin ve toparlanma süresinin kısa olması, hastanın daha az ağrı hissetmesi, fıtık gibi olası komplikasyonların daha az olması ve kozmetik olarak daha yüz güldürücü sonuçlarının olmasını sayabiliriz” ifadelerine yer verdi.
“HASTANEMİZDE BU TÜR AMELİYATLAR YAPILIYOR”
Böbrek kanseri hakkında bilgiler veren Doç. Dr. Ali Akkoç, “Böbrekte tümör tespit edilmesi durumunda tümörün büyüklüğüne ve cerrahın tecrübesine göre ya böbreğin tamamının alınması ya da sağlam böbreğin korunarak sadece kitlenin alınması gündeme geliyor. Özellikle 4 santimin altındaki böbrek tümörlerinde seçilmesi gereken cerrahi yöntem, parsiyel nefrektomi denilen sağlam böbreğin korunarak sadece kitlenin alındığı cerrahi yöntem olmalı. Parsiyel nefrektomi ameliyatları açık ve laparoskopik (kapalı) olarak gerçekleştirilebiliyor. Günümüzde ABD’de ve çoğu Avrupa ülkesinde parsiyel nefrektomi ameliyatı çoğunlukla laparoskopik yapılmasına rağmen, ülkemizde birçok merkezde halâ açık cerrahi şeklinde uygulanıyor. Bu durum ekipman yetersizliklerinin yanı sıra, laparoskopik böbrek cerrahisi konusunda yetişmiş deneyimli ürolog sayısının azlığına dayanıyor. Hastanemizde bu tür zorlu kanser ameliyatlarının laparoskopik (kapalı) yöntem ile başarılı bir şekilde yapıldığının halkımız tarafından bilinmesi, hastalarımızın tedavi için başka şehirlere gitmelerinin önüne geçecek, dolayısıyla hasta mağduriyetlerini önlemiş olacak” dedi.
