Alanya’da “Alanya Sağlık Turizmi Çalıştayı” düzenledi. Çalıştay Alanya Ticaret ve Sanayi Odası (ALTSO), Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ), Alanya Hamdullah Emin Paşa (HEP) Üniversitesi ve Alanya Sağlık Turizmi Derneği (ALSTUD) işbirliği ile düzenlenen açılış toplantısıyla başladı. ALTSO Konferans Salonu’ndaki çalıştaya Türkiye ve değişik ülkelerden 60 akademisyen, Sağlık ve Ticaret bakanlıklarından daire başkanı ve genel sekreterler, Alanya’daki üniversitelerin akademik kadroları, kurum müdürleri, başta turizm dernekleri olmak üzere sivil toplum kuruluşlarının başkan ve temsilcileri ile siyasiler katıldı.


 

“DAHA 1 MİLYAR DOLARDA DEĞİLİZ”
Toplantının açılış konuşmasını yapan ALTSO Başkanı Mehmet Şahin, düzenlenen çalıştayı milat olarak gördüklerini söyledi. Şahin, “Ekonomisi iyi turistleri Alanya’ya çekmeye çalışıyoruz. Sağlık turizmi de bunlardan bir tanesi. Devletin ve bizim yapmamız gerekenler var. Bunları inşallah ilk tohumlarını atacağız. Sağlık turizmi ile normal turizm arasında 5 kat fark var. Damlataş Mağaramız var. Bu mağara geçmiş dönemlerden beri astım hastaları için çare oluyor. Pandemi dönemi ticaret ve sağlık konusunda bir dezavantajdı. Sağlık turizminde çok ileriye gitmiş ABD, Almanya, Macaristan, İsrail gibi ülkeler Covid-19’dan dolayı vize zorlukları çıkartıyor. Bunu lehimize çevirebiliriz. Alanya’da kış aylarında ekonomik anlamda yaşam daha kolay. Amacımız ülkemizin ve bölgemizin sağlık turizminden hak ettiği payı alması. Sağlık, kültür ve spor turizmiyle kış turizmini de sağlamış olacağız.  Sağlık turizminden yararlanan kişilerin sadece tedavi olmayı değil, gittikleri ülkelerin tarihi, kültürel ve iklim koşullarını da dikkate aldığı görülüyor. Türkiye’de bu alanda 2019’a kadar her sene artış gözlenmiş. 2019’da 662 bin 87 kişi gelmiş. 1 milyar 65 milyon dolar gelir elde edilmiş. 2021’de ilk çeyreğinde rakamlar 700 bin doları bulmuş. Sağlık turizmi dünyada 100 milyar dolarlık bir hacme ulaştı. Biz daha 1 milyar dolarda değiliz” dedi.  


 

“SAĞLIK TURİZMİ 50 SEKTÖRE KATKI SAĞLIYOR”
ALSTUD Başkanı Tevfik Yazan da, sağlık turizminin içinde ileri yaş, engelli, spesifik, otistik gruplar, kaplıca turizminin de yer aldığını söyledi. Yazan, “Ötenazi bile sağlık turizmine giriyor. Dünyada sağlığa harcanan toplam bütçe trilyon dolarlara yaklaşıyor. Pandeminin ülkemiz ve bölgemiz için avantaj olduğunu düşünüyorum. Pandemide verilen sağlık hizmetlerinde birçok gelişmiş ülke sınıfta kalırken, ülkemiz hem özel hem de kamuda devlet ve özel teşebbüsün yaptığı yatırım neticesinde iyi bir sınav verdi. Bu da ülkemizin sağlık sektörü için milyonlarca dolar versek yapamayacağımız iyi bir reklam oldu. Sağlık turizmi daha çok girdi sağlıyor. İkincisi de turizmde yeni tesislere yatırım maddi imkan gerektirirken, sağlık turizmi yapsak da yapmasak da zaten hastanemiz, doktorumuz, otellerimiz, hava yollarımız var. Sağlık turizminin 50’nin üzerinde sektöre katkısı var. Sağlık turizmi stratejik bir sektör. Artık bakanlık onaylı bir sertifikasyon süreci olmalı” diye konuştu.   
“DÖVİZLE YAŞANAN SIKINTILARDA ÇÖZÜM OLABİLİR”
Ticaret Bakanlığı Hizmet İhracatçıları Birliği Genel Sekreteri Fatih Özer de, “Turizm bizim hizmet gelirlerimizin neredeyse yarısını oluşturuyor. Sağlık turizmi de turizmin bir alt dalı ve katma değeri çok yüksek. Özellikle son günlerde ülkemizin dövizle yaşadığı sıkıntılar için çok ciddi bir çözüm olması hasebiyle de çok önemli. Sağlık turizminde önde gelen ülkelerde vize ile ilgili problemler var. 15 Ekim’de Dışişleri Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı arasında imzalanan protokolle sağlık turizmine yönelik vizelerin verilmesi ile ilgili Hizmet İhracatçıları Birliği Genel Sekreterliği görevlendirildi. Şu an itibariyle 22 vize başvurusu yapıldı” ifadelerini kullandı.  
“ALANYA İYİ BİR ÖRNEK OLDU”
Sağlık Bakanlığı Turizm Daire Başkanı Nuhi Çelikkaya da, “Covid’den sonra birçok Batılı ülkenin sağlık sistemleri çöktü. Biz ise yoğun bakımları, hastaneleri düzgün bir planlama ile örnek teşkil edecek şekilde pandemi ile mücadelemizi yürüttük. Batılı ülkeler yaşlılarını huzurevinde ölüme terk ederken yerleşik yabancılar bakanlığımızın aldığı aşılama hizmetleri gibi sağlık hizmetinden yararlandı. Alanya bunun için iyi bir örnek oldu. Hiçbir yerleşik yabancı salgın döneminde ülkesine gitmeyi düşünmedi. Yabancılar ülkemizde güvende olduklarını her platformda dile getirdi” dedi. 
“KÜRESEL LİDER OLABİLECEK KAPASİTEDEYİZ”
AHEP Rektörü Prof. Dr. Ebru Gülbuğ Erol da, “Türkiye sağlık turizminde küresel lider olabilecek kapasitede. Önemli pazar payı kazanmak için büyük bir potansiyele sahip. Uluslararası hastaların Türkiye’yi seçmesindeki sebepler bunun en önemli kanıtı. Diğer sebepler arasında ucuz hizmet, kısa bekleme süresi, ülkenin zengin kültürel mirası, kişiye özel hizmet ve yüksek kalite standartlarını sayabiliriz. Alanya’ya ulaşım, imaj, kültürel mirasın tanıtılması ve daha da önemlisi sağlığın dünyaya yayılması ön plana çıkacaktır” diye konuştu. 
“YABANCI HEKİMLER ALANYA’DA EĞİTİM ALIYOR”
ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Ekrem Kalan ise, “Covid-19 nedeniyle beslenme ve sağlığın ne kadar önemli olduğu ortaya çıktı. Hastaların en çok tercih ettiği il Antalya. Üniversitede Sağlık Turizmi Araştırma Uygulama Merkezi’ni kurduk. Tıp ve diş hekimliği fakültelerimiz var. Alanya Eğitim Araştırma Hastanesi ile bir protokolümüz var. Bu kapsamda yurt dışında hekimler gelerek ülkemizde eğitim almalarının yolunu açtık. Geçtiğimiz yıldan bu yana çok sayıda yabancı hekim Alanya’da eğitim alıyor. Yavaş yavaş sağlık turizmini burada kamu kaynakları doğrultusunda yapmaya gayret ediyoruz. 2022’de turizmde, ulaşımda yaşanacak rahatlama sağlık turizminin de bölgemize ve ülkemize artarak gelişme göstermesinin önünü açacaktır” ifadelerini kullandı. Çalıştay 19 Aralık’ta da ALTSO Konferans Salonu’nda devam edecek. – Erkan Uysal

Editör: TE Bilisim