Kendi düşüncesinin tek doğru olduğuna inanmak
İnandıklarından hiç şüphe etmemek
İnandıklarını gözden geçirme gereğini duymamak
Savunduğu fikirlerle ilgili yeterince okuyup araştırmamak
Kısacası sabit fikirli olmak
Bilgi çağında bu çok anlaşılabilir bir durum değil
İnsan bilgi sahibi oldukça tecrübesi artıkça daha önce sahip olduğu fikirlerini gözden geçirebilir.
Olgunlaştıkça öğrendikçe, yaşadıkça kendini geliştirebilir
Fikir dünyasını zenginleştirebilir, empati yeteneğini artırabilir
Başka fikirlere karşı daha anlayışlı hale gelir.
Niçin bu böyle olmuyor da,
Farklı düşüncedeki birçok kişi gelişip daha hös görülü olacağı yerde hep aynı fikri müdafaa ediyor hatta daha çok katılaşıyor
Neden, farklı düşünenler birbirileri ile olumlu etkileşime girip ortak yaşama anlayışımızı geliştirmek yerine daha da zorlaştırıyorlar
Bir anlamda farklı düşünenler arasında bir kilitlenme neden yaşanıyor
Niçin birbirlerine daha az tahammülleri var
Niçin birbirlerine karşı bu kadar açınmasız sözler sarf edebiliyor
Neden böyle oluyor diye düşünmeliyiz
Ve endişelenmeliyiz.
Hangi düşüncede olursak olalım diğer düşünceleri bir zenginlik olarak değil de bir tehdit unsuru olarak algılarsak korkularımız artar.
Biliyoruz ki, korku ve güvensizlik insanı alarm durumuna geçirir.
Sahip olduklarını kaybetme korkusu gelecek endişesi insanın kimyasını bozar
Çok sağlıklı düşünemez.
Kendisinden beklenmeyen davranışlar yapmasına neden olabilir.
Meseleleri bir sorun olarak değil, bir durum olarak görmeliyiz
Toplum olarak sakin olmalıyız.
Yoksa hangi düşüncede olursak olalım umutsuzluk gelecek kaygısı giderek ruhumuzu esir alır
Bu bizim birlikte yaşamamız birlikte üretmemiz birlikte üzülmemiz birlikte sevinmemizin önünde çok büyük engel olamaya doğru gider
Bu yol hepimizi bir duvarın önüne getirip çaresizleştirir.
Bir toplum bu ruh hali ile uzun süre yaşayamaz.
Sorunun kaynağı ben değilim diyerek, içinden çıkma kolaylığına sarılmadan,
Geçmişte yaşadığımız birlik ve beraberliğimizi bozan zor günlerimizi unutmadan,
Bireysel olarak hiç bir etki altında kalmadan duygudaşlık yaparak, suçlamadan ötekileştirmeden birbirimizi anlamaya çalışmalıyız.
Günlük hayatımızı ticaretimizi ilişkilerimizi dostluklarımızı etkileyen bu tek taraflı bakış açılarından uzak durmalıyız
Safları sıklaştırma adına söylenen her sözün nelere sebep olabileceğini hesaplamalıyız.
Kısacası, ağzımızdan çıkana çok dikkat etmeliyiz.
Bizlerin huzurunu bozmak isteyen, bizleri yok etmek isteyenlere fırsat vermeyelim
Bu topraklarda yaşayan herkesi mutlu edecek adaletli bir anlayışı hâkim kılmak için ne gerekirse yapmalıyız.
Yaşadığımız toprakları cennete çevirmekte,
Cehenneme çevirmekte bizim elimizde.