MORAL BOZUKLUĞU ZİRVEDE

Özellikle ikinci sette 12-25'lik skorla adeta sahada varlık gösteremeyen Kırmızı-Beyazlılar, üçüncü sette toparlansa da kritik dördüncü sette kontrolü tekrar elden bıraktı. Efeler Ligi'nde henüz galibiyetle tanışamayan Alanya Belediyespor'da moraller yerle bir. Alanya Belediyespor, ligdeki ilk galibiyetini alabilmek için 19 Kasım Çarşamba günü deplasmanda Kuşgöz İzmir Vinç Akkuş Belediyespor ile karşılaşacak.

KULÜP BAŞKANI’NDAN SES YOK

Ligde henüz galibiyetle tanışamayan Alanya ekibinde, arka arkaya alınan üç mağlubiyet sonrası gözler Kulüp Başkanı Faruk Konukçu’ya çevrildi. Böylesine kötü bir başlangıcın ardından, camia ve taraftarlar, Başkan Konukçu'dan takımı toparlayacak, moral verecek veya gidişatı değerlendirecek vurucu bir açıklama beklerken, yönetimden şu ana kadar herhangi bir ses çıkmaması dikkatleri çekiyor.

KÖTÜ GİDİŞHATIN FATURASI KİME KESİLECEK?

Efeler Ligi'nin zorlu maratonunda üst üste gelen yenilgiler, sadece sahayı değil, kulüp yönetimini de ciddi bir sınavın eşiğine getirdi. Teknik heyetin ve transferlerin ne kadar doğru olduğu, bu kötü gidişatın faturasının kime kesileceği merak konusu. Öte yandan, Alanya kamuoyunda kulübe harcanan paralar boşa mı soruları sorulmaya başlandı. – Yasemin Kaya

Akseki’de orman işçiliği yapan Mehmet Güneş, Mersin'in Bozyazı kazasından gelerek 15 yıldır Akseki Orman İşletme Müdürlüğü bünyesinde çalıştığını söyledi. Yaz-kış Toros Dağları'nda ağaç kesimi yaptıklarını belirten Güneş, mesleğinin aileden kaldığını ifade etti. Toros Dağlarında zorlu arazi şartlarında çalıştıklarına dikkat çeken Güneş, "Ağaç kesiyorum, odun kesiyorum. Kestiğimiz ağaçları buradan kamyonlar götürüyor. Bir oğlum var, bir kızım var, kızım evli. Oğlanı da ormancı yetiştiriyoruz. Iğdır Üniversitesi'nde av ve yaban hayatı okuyor. Burada çalışarak çocuklarımızın ekmek parasını çıkarıyor, eğitimlerini sağlıyoruz" dedi. Soğuk hava şartlarının zorluğuna da değinen Mehmet Güneş, yaz aylarında Akseki'de çalışmaya devam edeceklerini, kışın ise memleketlerine döndüklerini belirtti.

“MEMLEKETTE KATIR KALMADI”

Geçmişte işlerin çok daha ağır olduğunu söyleyen Güneş, mesleğin nasıl değiştiğini şöyle anlattı:
"Eskiden ağaçları ve tomrukları tek tek katırla çekiyorduk. Ama şimdi bir veya iki ağacı traktöre takıp komple indirebiliyoruz. Katır işi tamamen bitti. Memlekette katır kalmadı. Şimdi traktörle çalışıyoruz ama traktör de masraflı. Yapacak bir şey yok" dedi.
"BU İŞ AĞIR VE ÇOK RİSKLİ BİR İŞ"
Bu işin hem çok ağır hem de çok riskli olduğuna dikkat çeken Güneş, "Bu bizim ata mesleğimiz. Ağır iş, zor iş ama yapacak başka bir işimiz yok. Ben 10 yaşından beri bu işi yapıyorum. Şu an 50 yaşındayım, 40 senedir orman kesim işi yapıyorum. Tecrübesiz insanların bu işe girmesi çok tehlikeli. Ağaç her an üzerinize devrilebilir, dal düşebilir. Kaza riski çok yüksek" şeklinde konuştu. Torosların sarp arazilerinde çalışmanın güçlüğünü vurgulayan Güneş, sözlerini şöyle tamamladı: "Ağaçları nerelerden getirdiğimizi gördünüz. Yerler çok sarp. Traktör olmasa bu iş çok zor yapılır. Ama ekmek davası. Biz elimizden geldiğince bu işi sürdürüyoruz" diye sözlerini ekledi.

“EŞİM KESİYOR, BEN ÇEKİYORUM”
Mehmet Güneş'in eşi Esengül Güneş, tahtacı bir aile olduklarını ve 35 yıldır eşi ile birlikte Toroslarda ekmeklerini kazandıklarını söyledi. Akseki'nin sarp ormanlarında eşiyle birlikte çalışan 35 yıllık evlilikleri boyunca başka hiçbir işle uğraşmadıklarını, aileden gelen meslek olan orman işçiliğini sürdürdüklerini anlatan Güneş, "Bu işi eşimle beraber yapıyoruz. Evleneli 35 sene oldu. Başka hiçbir iş yapmadık. Sırf ormanda bu işlerle uğraşıyoruz. Eşim kesiyor, ben çekiyorum, soyuyorum. Beraber 30 seneyi aşkın bu işlerle uğraşıyoruz" dedi. – İHA

Jesch'in daha önce 2017 yılında karaciğer nakli geçirdiği, bu nedenle Almanya'daki doktorların estetik operasyon için kendisine onay vermediği öğrenildi. Jesch'in cansız bedeni, otopsi işlemleri için Antalya Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Cansız bedenini teslim almak için Antalya'ya gelen anne, abisi ve ablası, genç kadının nakil geçmişinin bilindiği halde operasyonun yapılmasına tepki göstererek, hem kurumdan hem de ameliyatı yapan hekimden şikayetçi oldu.

"NE YAZIK Kİ ONU EVE GÖTÜREMİYORUZ”
Ablası Karolina Joanna Urbanik Jesch, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
"Kız kardeşim estetik bir operasyon için Antalya'ya geldi. Doktorların, daha önce karaciğer nakli geçirdiğini bildiği bir durum vardı. Almanya'da bu ameliyat reddedilmişti, Almanya'daki hiçbir doktor bu işlem için kendisine onay vermedi. Burada ise onu ameliyat etmeyi kabul eden birini buldu. Ne yazık ki onu eve götüremiyoruz, çünkü vefat etti. 12 yaşında bir kızı var."
Aile avukatları ise, "Aileyle birlikte sorumlulardan, bu işe aracılık edenlerden, ameliyatı yapan doktordan ve hastaneden şikayetçi oldular. Otopsi talep edildi, otopsisi yapıldı" açıklamasını yaptı. – İHA

“GENÇLERİMİZE EŞSİZ BİR FIRSAT SUNACAK”

ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan projeye ilişkin yaptığı açıklamada, “Üniversite olarak en büyük sorumluluğumuz, öğrencilerimizin potansiyelini ortaya çıkarmaktır. ALTSO iş birliğiyle yürüttüğümüz bu program, gençlerimizin inovatif fikirlerini sadece kâğıt üzerinde bırakmayıp, onları iş dünyasının deneyimli isimleriyle (mentorlerle) buluşturarak gerçeğe dönüştürmeleri için eşsiz bir fırsat sunacak.” dedi. ALTSO Kadın Girişimciler Kurulu temsilcileri ise, “Alanya'nın ekonomik geleceği, gençlerimizin dinamizmi ve yaratıcılığına bağlı. Bu yarışma, akademik bilgi ile pazar tecrübesini birleştiren bir köprü görevi görüyor. Kurul olarak, genç mentilerimize destek olmaktan ve onların yolculuğuna rehberlik etmekten gurur duyuyoruz.” şeklinde konuştular.

3 AYLIK YOĞUN MENTORLUK VE KAMP

Yarışma, fikirlerin olgunlaşması için titizlikle tasarlanmış dört aşamalı bir süreçten oluşuyor. Ön elemeyi geçen takımlar, yarı finalde uzman jüriye sunum yapacak. Finale kalan başarılı takımlar ise programın en değerli aşaması olan üç aylık yoğun mentorluk sürecine başlayacaklar. Her takıma, iş dünyasından deneyimli bir mentor atanacak ve bu süreçte fikirlerini olgunlaştırmaları sağlanacak. Bu yıl ilk kez düzenlenecek olan "Finalist Girişimcilik Kampı" ile de fark yaratılacak. Kampta finalistler; “Ölüm Vadisi'ni aşma stratejileri”, “hızlı ölçeklenme” ve “yatırımcı ilişkileri” gibi kritik konularda doğrudan sektör temsilcilerinden eğitim alacak. Yoğun network buluşmaları sayesinde gençler, potansiyel yatırımcılar ve iş ortaklarıyla bir araya gelme fırsatı yakalayacak.

KİMLER BAŞVURABİLİR?

Yarışmaya, ALKÜ'de öğrenim gören tüm ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencileri, 4 ila 6 kişilik takımlar halinde başvurabilir. Projelerin, ticari kazanç hedefleyen ve henüz hayata geçirilmemiş özgün iş fikirleri olması gerekiyor.

ÖNEMLİ TARİHLER

• Başvuru Formunun Doldurulması (Web sitesinden): 5 Aralık 2025 tarihine kadar

• Formların Elden Teslimi (ALKÜ Kariyer Merkezi): 1 – 5 Aralık 2025

• Yarı Final Sunumları: 11 Aralık 2025

• Finalistlerin İlanı ve Mentör Atamaları: 15 Aralık 2025

• Mentorluk, Kamp ve Geliştirme Süreci: Aralık 2025 – Mart 2026

• Final Sunumları ve Ödül Töreni: 1 Nisan 2026

Yarışma şartnamesi, başvuru formuna ve daha fazla bilgi için https://girisim.alanya.edu.tr adresinden ulaşılabilir.

(Erkan Uysal)

‘ÖZCAN TAZE BİR NEFES OLACAK’

Dernek üyeleri ve turizmciler tarafından Özcan’ın en çok takdir edilen yönlerinden biri ise sektörün tüm paydaşlarıyla kurduğu sıcak ve yapıcı diyalog. Alanya’daki birçok işletme sahibi, Özcan’ın sahadaki enerjisi, ulaşılabilirliği ve çözüm odaklı yaklaşımının derneğe taze bir nefes getireceğini düşünüyor. Sektör çevrelerinde, Cem Özcan’ın seçilmesi hâlinde ALTİD’in daha dinamik, daha koordineli ve uluslararası görünürlüğü daha güçlü bir yapıya kavuşacağı yönünde güçlü bir beklenti oluşmuş durumda. Derneğin üyeleri arasında da Özcan’ın projelerine yönelik ilginin her geçen gün arttığı gözlemleniyor. – Yasemin Kaya

“ZİYARETLER SÜRECEK”

MHP Alanya İlçe Başkanı Mustafa Sünbül ve yönetim kurulu üyeleri, vatandaşlarla birebir görüşerek mahalledeki ihtiyaçlar ve öneriler üzerine değerlendirmelerde bulundu. Sünbül, toplumla kurulan bu güçlü bağların önemine dikkat çekerek ziyaretlerin aynı kararlılıkla süreceğini ifade etti. Teşkilat üyeleri, “Birliğimiz daim olsun” mesajıyla programı sonlandırdı. – Yasemin Kaya

Önceki akşam saatlerinde Konyaaltı Sahili'ne gelen vatandaşlar, yetişkin 2 ak pelikanı görünce şaşkınlık yaşadı. O anları cep telefonuyla kayda alan vatandaşlar, yanına kadar gittikleri pelikanları ilgiyle izledi. Bir süre sonra bölgeden uzaklaşan pelikanların, yorgunluk nedeniyle sahile indikleri değerlendiriliyor. – İHA

“ÇOK İYİ BİR EKİBİMİZ VAR”

Günün anlam ve önemine dair konuşma yapan Başhekim Prof. Dr. Karakuş Yılmaz, “Yaşama tutunma mücadelelerini tamamlayarak hayata atılan tüm bebeklerimizin ve ailelerinin yanında olmaya devam edeceğiz. Bu küçücük bedenlerin hayata bağlandığı yer olan prematüre yoğun bakımımızda çok iyi bir ekibimiz var. Burada büyük bir özveriyle çalışan tüm ekibimize çok teşekkür ederiz. Hastanemiz Yenidoğan Yoğun Bakım Ekibi ile birlikte herkesin Dünya Prematüre Günü’nü kutluyoruz” ifadelerini kullandı.

“BURADA BİR AİLE OLUYORUZ”

Prematürite ile ilgili sorunlara dikkat çekmek ve farkındalığı sürdürmek amacıyla bir araya geldiklerini vurgulayan Doç. Dr. Say ise konuşmasında şunları söyledi: “Gebelik haftası 37. haftadan önce doğan bebekler prematüre bebek olarak tanımlanır. Aslında prematüre, zamanından önce doğan küçük bebeklerin hayata tutunma öyküsüdür. Bizler bu öykünün mutlu sonla bitmesi için ailelerimizin her an yanında olmakta ve minik kahramanlarımızın mücadelesine destek olmaktayız. Bu yolculukta ailelerimizin korkularını ve umutlarını çok iyi anlıyor, empati kuruyor ve burada bir aile oluyoruz. En büyük hedefimiz, prematüre bebeklerimizi geleceğe sağlıklı bir şekilde hazırlamaktır ”dedi. Herkes için duygusal anların olduğu günde birlikte pasta kesilerek hatıra fotoğrafı çektirildi. – Erkan Uysal

KADINLAR KATEGORİSİNİN ŞAMPİYONU ALKÜ

İlk kez düzenlenen toplam 5 kategoride düzenlenen şampiyonaya ALKÜ’den 3 kadın yarışmacı katıldı. Bireysel Kadınlar kategorisinde ALKÜ öğrencisi Ayşe Bodur birinci olurken Öznur Teke ise üçüncü oldu. Eşli Kadınlar kategorisinde ise Ayşe Bodur ve Nesibe Yıldız birinci oldular. Şampiyonada öğrencilerin antrenörü Spor Bilimleri Fakültesi Arş. Gör. Onur Ceyhan ve Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı personeli Alişan Oğuz İncir de yer aldı. Turnuva sonunda düzenlenen ödül töreninde bireysel, eşli ve takım kategorilerinde dereceye giren sporculara madalya ve kupaları; MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Mutlu Türkmen ve Burdur Gençlik ve Spor İl Müdürü Orhan Kemerkaya tarafından takdim edildi. Üç gün süren müsabakalar, hem sporculara hem de üniversite camiasına renkli anlar yaşatırken, dart branşının üniversitelerdeki geleceği için önemli bir adım olarak değerlendirildi. ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan, ALKÜ’nün son yıllarda başarıların artmasıyla birlikte büyük gurur yaşadıklarını söyledi. Üniversiteler arasında ilk kez düzenlenen dart şampiyonasında ALKÜ’nün bu başarısını tebrik eden Rektör Türkdoğan, şampiyon olan öğrencilere teşekkür ederek başarılarının devamını diledi.

BİREYSEL KADINLAR

1. Ayşe Bodur (Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi)

2. Müleyke Gültekin (Ankara Gazi Üniversitesi)

3. Öznur Teke (Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi)

4. Sonay Başarık (Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi)

EŞLİ KADINLAR

1. Ayşe Bodur – Nesibe Yıldız (Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi)

2. Sudenaz Aydın – Müleyke Gültekin (Gazi Üniversitesi)

3. Zeynep Öğütveren – Serpil Uçar (Balıkesir Üniversitesi)

4. Sonay Başarık – Zehra Aktaş (Hacı Bayram Veli Üniversitesi)

(Yasemin Kaya)

Olay, Muratpaşa’ya bağlı Bahçelievler Mahallesi, 141. Sokak üzerindeki kentsel dönüşüm için boşaltılmış 4 katlı binanın birinci katında yaşandı. Edinilen bilgiye göre, boş daireden dumanların çıktığını görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirdi. İhbarla birlikte olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri yangını kısa sürede söndürürken, bir kişinin yerde hareketsiz olduğunu fark etti. Polis ekiplerinin incelemesinin ardından olay yerine gelen sağlık ekipleri, üzerinden kimlik çıkmayan 30'lu yaşlarda erkek şahsın hayatını kaybettiğini tespit etti. Polis ekipleri olayla ilgili inceleme başlatırken, etrafı demir sacla çevrili binaya kalacak yeri olmayanlar ile madde bağımlıların geldiği öğrenildi. Ceset, olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmasının ardından ölüm nedeni ve kimlik tespiti için Antalya Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. – İHA

Yangın, saat 21.00 sıralarında Serik’te Yeni Mahalle, 4025 Sokak'ta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ahmet T.'ye ait tek katlı evde bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine itfaiye, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yangın itfaiyenin müdahalesi ile kısa sürede söndürülürken, evde maddi hasar meydana geldi. Yangın sırasında evde kimsenin bulunmaması faciayı önledi. Yangın sırasında rahatsızlandığını belirten bir kadın, sağlık ekiplerince ayakta tedavi edildi. Polis yangınla ilgili inceleme başlattı. – İHA

Alanya İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, aranan kişilerin yakalanmasına yönelik çalışma yaptı. Ekipler, hakkında “hırsızlık” suçundan aranan firari hükümlü B.A’nın yakalanması için teknik takip gerçekleştirdi. Çalışmada, hakkından 2 yıl, 2 ay hapis cezası bulunan hükümlü, Mahmutlar Mahallesi’nde yakalandı. Karakoldaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen B.A. tutuklanarak Alanya L Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu’na gönderildi. – Yasemin Kaya

Muratpaşa Balbey Mahallesi 450 Sokak üzerindeki altı iş yeri olan bir gecekonduda saat 11.30 sıralarında çıktı. Elektrikli sobanın devrilmesi sonucu çıktığı belirtilen alevler bir anda evi sararken, bu sırada odada bulunan bedensel engelli Cengizhan Çiftçi adlı genç, babası Cuma Çiftçi tarafından dışarı çıkartıldı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri yangına müdahalede bulunup söndürdü. Yangında gecekondu ve alt kattaki iş yeri zarar görürken, dumandan etkilenen ve ellerinden yaralanan engelli genç sağlık ekiplerine teslim edildi. İlk kontrolü ambulansta yapılan genç, ardından tedavi için ambulansla hastaneye kaldırıldı. 
Evi yanan Çiftçi ailesinin komşusu Yaşar Avaç, "Ben komşularıyım. Evdeydim, yangın olduğunu söylediler ve birden dışarı fırladım. 3 çocuklu bir aileler. Yangın anında evden kaçtılar" dedi. 
Yangınla ilgili inceleme başlatıldı. -İHA

“DAHA FAZLA CAN YANMASIN”

Sanayi Kavşağı'nda meydana gelen kazaların önlenmesine yönelik kavşağa trafik lambası konulmasını isteyen Beyobası Mahalle Muhtarı Abdurrahman Yıldız, “Beyobası Mahallesi Sanayi Kavşağı, 15-20 tane mahalleye, köye, yaylaya geçiş yapılan güzergâh ve ana giriş. Sık sık kaza meydana geliyor. Geçtiğimiz gün akrabamız Mustafa Karateke kaza sonucu hayatını kaybetti. Sanayi Kavşağı'na trafik lambasının koyulmasını istiyoruz acilen. Kum çakıl ocağının günde 80-100 tane aracı bu kavşaktan geçiyor ve dönüş yapmak zorunda kalıyor. Trafik yoğunluğu ve tehlike de artıyor. Artık bu duruma bir çözüm bekliyoruz. Sanayiye gitmek isteyen vatandaşlarımız da bu kavşağı kullandığı için trafik yoğunluğu oluyor. Artık bu kavşağa trafik lambası istiyoruz. Daha fazla can yanmasın” şeklinde konuştu.

“TRAFİK LAMBASI ARTIK ŞART OLDU”

Güvenlik kameralarına yansıyan kazaların çokluğundan bahseden Beyobası Mahalle sakinlerinden Mustafa Yılmaz, “Evim kavşağa yakın ve güvenlik kamerası var, bütün kazaları görüyorum. Kavşak sanayinin, kum çakıl ocağının ve birçok mahallenin girişi konumunda. Kamyonların girişi ve çıkışı da sorun oluyor. Ölümlü kazalara neden olmaya devam ediyor. Maddi hasarlı kazaların sayısını sayamayız. Yetkililerden kavşağa trafik lambası koymalarını istiyoruz. Trafik lambası artık şart oldu” dedi.

“SAYAMAYACAĞIMIZ KADAR ÇOK KAZA OLUYOR”

Beyobası Mahalle sakinlerinden Mahmut Kaplan, “Ben de diğer vatandaşlar gibi Sanayi Kavşağı'na trafik lambası konulup kameralarla alanın takip edilmesini istiyorum. Yetkililer bu yolu görmezden gelmesinler çünkü sayamayacağımız kadar çok kaza oluyor. Trafik lambası konulması konusunu artık gündemlerine alsınlar ve isteğimizi yerine getirsinler" diyerek tepkisini dile getirdi. - İHA

“15 MİLYON TURİST ÜZERİNDE KAPATACAK”

Antalya’nın dün itibariyle 11 milyon 500 bin turisti geçtiğini aktaran Kavaloğlu, bu sayının aynı dönem 2019 yılı verilerinin üzerine olduğuna dikkat çekti. Antalya’nın Ukrayna ve Rusya savaşına rağmen bu yıl 15 milyon turisti geçeceğini belirten Kavaloğlu, bu rakamın büyük bir başarı olacağına işaret etti.

“ANTALYA TEMMUZ-AĞUSTOS AYLARINDA NÜFUSUNU İKİYE KATLIYOR”

Otellerdeki doluluk oranında Temmuz-Ağustos aylarının en dolu aylar olduğunu kaydeden Kavaloğlu, “Antalya’da yaklaşık 2 milyon 800 bin kişi yaşıyor. Hem temmuz hem Ağustos ayında Antalya’ya 2 milyon 500’er bin kişi geliyor yurt dışından. Dolayısıyla Antalya kendi nüfusu kadar insanı bu aylarda ağırlıyor. Bu bizim için çok önemli. Ben bu ay da gelen kişi sayısının çok ciddi şekilde artacağını düşünüyorum. Ulaşmamız gereken hedefe aynı zamanda finansal olarak da ulaşmamız gerekiyor. Ortalama satış fiyatlarının da belirli bir seviyeye ulaşması gerekiyor. Gecelik fiyatta geçen yıl 85 Euro’yu yakalamıştık, bu sene bu fiyat 100 Euro’yu bulacak” diye konuştu.

“80 KONUT ALIP KİRALAYAN DA VAR”

Türkiye’ye gelen turistlerin bir kısmının evlerde günü birlik konaklama yaptığını aktaran Kavaloğlu, dünyanın her yerinde bu tarz konaklamaların olduğunu ancak bu konaklamaların denetim altında tutulması gerektiğinin altını çizdi. Kavaloğlu, Antalya’da yabancıya konut satışı konusuna da değinerek, şunları söyledi: “Burada bir kayıt dışılık söz konusu. Bu kayıt dışılığın da denetlenmesi gerekiyor. Yoksa herkes otellerde konaklayacak diye bir durum yok. Kültür ve Turizm Bakanlığı paydaş bakanlıklarla bir çalışma içerisinde. Zannediyorum Ekim ayına kadar da bir kanun çıkacak ve denetim altına alınacak. Yaklaşık 108 bin konut satılmış Antalya’da. Bunun içerisinde 1 konut satın alan da var, 80 konut satın alan da var. Bu rakamın açıkçası 108 bin ayrı insana satılması aslında çok büyük bir başarı kabul edilebilirdi ancak toplu satışların yapıldığını gözlemledik ve bunun turizm anlamında kullanıldığını gördük. Bu açıkçası bizi rahatsız etti. Bu sadece Türkiye ve Antalya’nın problemi değil. Bu İspanya, İtalya, Portekiz ve Amerika’da da aynı problem söz konusu. Bu günübirlik konaklamanın yapıldığı evlerde ciddi anlamda bir denetimsizlik söz konusu. Burada bir verginin kaçtığını görüyoruz ve bu bizi çok üzüyor. Bu ülkenin vatandaşları olarak yabancı turistlerin ülkemizde yatırım yapmaları tercih ederiz ama bakıldığında özellikle Alanya ve Konyaaltı’nda böyle bir satın almanın yapıldığı ve en yüksek alımları yapanların da Ruslar, Almanlar ve Ukraynalılar olduğu görülüyor. Denetimin dışında bir sınırlama da gelebilir.” - İHA