Yok, yok bana vahiy geldiğini söylemiyorum, Mehdi Mesih’im de demiyorum... Ne şeyhim ne şıh, nede bir cemaatte ağabey... Cami imamı falanda değilim olmakta istemem...

Ama Aziz dini anlamak için gayret göstermeye çalışan bir adamım iyilikten doğruluktan adaletten söz etmeye çalışan, kimselere dayatma yapmadan, dayatmalara karşı olduğunu söyleye söyleye...

İnsanları iyiliğe çağıran, güzelliğe merhametli olmaya çağıran, paylaşmaya çağıran,kimse kimseyi incitmesin diyen,bunun bir ibadet olduğunu söyleyen...

Yüreğinde hep bir soru ile dolaşan ülkesi ve insan kardeşleri adına, hatta dini adına... Mesela şimdi neredeyse her sokakta bir cami inşa edildi ya, da her camide en az iki görevli arkadaş var ya, insanlara din anlatan...

Ayrıca neredeyse her caminin altında veya yanında bir Kuran kursu var, kurslarda hocalar, 4-6 yaş arası çocuklara din öğretiliyor, bunlar güzel işlerde, AMA... bir şeyler anlatılıyor...

Ama bütün bu çalışmaların bir karşılığı olmalı değil mi, ve o karşılık sokağa yansımalı, sokaklar daha aydınlık daha merhametli daha paylaşımcı daha edepli insanlar ile dolu olmalı değil mi?

İnsanlar daha dürüst daha güzel davranışlar, birbirini incitmeyen kırmayan kişiler olmalı değil mi?

Şimdi ben bunları göremiyorum, insanlar daha acımasız daha görgüsüz daha kaba oldu desem, o hizmetlere karşı mı olmuş olurum?

Neden sordum? Çünkü bazıları hele bizim Müslüman mahallesinden kimileri öyle yorumluyorlar... Sanırım onların endişesi gerçekle yüzleşmek ve rahatlarının bozulma korkusu...

Hani bir bağı bahçesi olan veya toprağı olan bir insan diktiği fidanların meyvesini birkaç sene sonra alır ya,  meyvesini yer ya, hatta bakın bunlar benim bahçeden der, komşulara verir ya...

Demeye çalıştığım, neden bu çalışmaların meyvesi görünmüyor sokaklar da, neden insanlar başka insanları incitmeye devam ediyorlar...

Mesela neden çok bencil insanlar sokaklarda, yeni nesil neden bu kadar ciddiyetten uzak ülkesine ve insana karşı... Hatta kendi annesine babasına yakınlarına karşı?

Haksız mıyız endişelerimizde?