Kasımoğlu Kerim Yılmaz. Gökbel Yağlı Pehlivan Güreşleri’nin 2013 ve 2014 Güreş Ağası. Yılmaz, bu yıl da güreş ağalığını kazanıp altın kemerin sahibi olmak için mücadele edecek. Bugün altın kemeri almak için ağalığı kimseye kaptırmamaya kararlı olan Yılmaz’ın gelecek yılki hedefi ise Kırkpınar. Güreş Ağası Yılmaz, Gökbel güreşleri öncesi Gerçek Alanya Gazetesi’ne konuşup neden güreşlere merak saldığını, geleceğe dair hedeflerini, iş hayatındaki başarıyı, çocukluk yıllarını, hayata ve siyasete bakışını anlattı.

basliksiz-2-048.jpg

Kemal CENGİZ

Bugün 11.’si gerçekleştirilecek Gökbel Yağlı Pehlivan Güreşleri’nde pehlivanların er meydanındaki mücadeleleri kadar ağalık yarışı da kıyasıya bir rekabetle geçecek. Çünkü 2013 ve 2014’te ağalığı kimseye kaptırmayan Kerim Yılmaz, bu yıl da hayli iddialı. Gökbel Güreş Ağası Kerim Yılmaz, bu yıl da ağa olarak peş peşe 3 yılı tamamlayıp ‘altın kemeri’ almak hedefinde.

Koca Yusuf gibi dünyaya nam salmış başpehlivanların yeri göğü inlettiği güreşlerin Kırkpınar’da 654’üncüsü yapıldı bu sene. Orhan Okulu başpehlivan olurken, Güreş Ağası ise 361 bin lira ile 7. kez Sakaryalı işadamı Seyfettin Selim oldu.

Güreşlerin en temel öğelerinden birisini ağalık müessesesi oluşturuyor. Pehlivanları güreşe çağıran, yarışmaları düzenleyen, gelen konukları ağırlayan, yemek ve yatacak yerlerini temin eden, örf ve adetlere uygun olarak güreşlerin yapılmasını sağlayan, ödüller veren güreş ağasıdır.

basliksiz-2d-012.jpg

‘Kasımoğlu’ lakaplı Kerim Yılmaz da Alanya Gökbel Güreş Ağası olarak iki yıldır ağalığın hakkını vermeye çalışıyor. Ağa Kerim Yılmaz, Gökbel Güreşleri öncesi Gerçek Alanya Gazetesi’ne konuştu.  Çocukluk yıllarını, iş hayatını ve özel hayatından bilinmeyenleri anlatan Yılmaz, güreşlere merakını ve ağalıktaki en büyük hedefini de açıkladı.

İlk mesleği marangozculuk

1974 Alanya doğumlu olan Kerim Yılmaz,  ilk mesleğine ‘Doktor Tevfik’ lakaplı Tevfik Can’ın yanında marangoz çırağı olarak başladı. Beş yıl çıraklığın ardından 1990’larda Alanya’da turizm başlayınca turizme atılan Yılmaz 1995’te ‘Kasımoğlu Turizm’ isminde kendi şirketini kurdu. Plastik doğramadan dolayı teknolojiye yenik düşen marangozculuğu bırakıp turizmle devam eden Yılmaz’ın şirket bünyesinde seyahat, emlak, deri imalatı ve mağazacılığı faaliyetleri sürdürülüyor. ALTSO Meclis Üyesi olan Kerim Yılmaz, Seyahat Acentalığı Meslek Komitesi’nde Başkan Yardımcılığı görevini yürütüyor.

 

‘Kasımoğlu’ lakabının dededen kalan bir miras olduğunu söyleyen Yılmaz, sülalelerine ‘Kasımlar’ dedikleri için yıllardan beri Kasımoğlu olarak anıldıklarını ifade etti. “Bazen resmi evraklara da ismimi karıştırarak Kasımoğlu yazıyorlar” diyen Yılmaz, bu lakabı kurumsallaştırdığı şirketinin isminde yaşattığını vurguladı.

Fitnessa değil bahçeye giderim

Turizmin yanı sıra deden kalan bir miras çiftçilikle de uğraştığını ve muz üreticiliği yaptığını anlatan Yılmaz, “Biz çiftçiliği bırakamayız. Çünkü bir ayağımız toprakta olmazsa yaşayamayız. Bütün enerjimizi o topraktan alıyorum. Gidecek yeri olmayan fitnessa gider. Biz ter atacağımız zaman bahçeye gidiyoruz. Böylece daha zinde olarak işimize devam ediyoruz” diyor. Haftada birkaç gün işçilerle beraber bahçede çalıştığını söyleyen Yılmaz, “Ağadan kan akmazsa işçiden ter akmaz” diye de ekliyor.

 ‘Paranı çöpe attın' diyenler yanıldı

Daha önceleri Kestel Belediyesi bünyesinde yapılan güreşlerde duaların okunması, davulların vurması, mehteran takımının görkemi karşısında çok etkilendiğini ve destekleme kararı aldığını belirten Yılmaz, ilk başlarda bütçesine göre sponsor olarak katkı sağladığını, daha sonra işleri büyüyünce ağalığa giriştiğini söyledi. Er meydanındaki heybeti yaşatmak için ilk kez 2013’te 150 bin liraya ağalığı aldığı zaman birçok kişinin kendisine ‘Kestel Belediyesi kapatılacak. Gelecek yıl bu güreşler yapılmaz. Sen parayı çöpe attın’ dediğini anlatan Yılmaz, “Bu ihtimali bile bile ağa oldum ve güreşlere destek verdim. Ancak Başkanımız Adem Murat Yücel, Alanya Belediyesi Başkanı oldu ve güreşler aralıksız devam ediyor” dedi.

Çok aday görmek hoşuma gider

Geçen yıl ‘Gol Kralı’ Tanju Çolak ile ağalık yarışında mücadele eden Yılmaz, rekor miktar 350 bin lira vererek ikinci kez Alanya Gökbel Güreş Ağası oldu. Gökbel tarihinde görülmemiş rekorun kırılmasında ağalık yarışındaki çekişmeli rekabet payının büyük olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Keşke her zaman çok ağa adayı, güreşe sevdalı insanlar olsa. Ne kadar çok ağa adayı görürsem o kadar çok hoşuma gider. Kimisi aday çıkmasa der ama ben inadına aday çok olsun istiyorum. Güreşe olan desteği görünce zevk alıyorum. Keşke herkes böyle yerlere para harcasa” dedi.

Kimisi Maldivler'de üç günde yer

Sermaye yapılıp iş kurulabilecek büyük miktardaki paraları neden ağa olarak güreşlere verdiği sorusunu yanıtlayan Kasımoğlu Kerim Yılmaz, şöyle konuştu: “Bu bir sevdadır. Kimisi kumarda kaybeder, kimisi diskotekte, barda, pavyonda kaybeder. Benim sigara, alkol, kumar gibi kötü alışkanlığım yok. İskambil kâğıdı oynamayı bile bilmem. Ömrüm boyunca hiç okey oynamadım. Şans oyunları ile de hiç işim olmaz.

Bazı insanlar da Dubai’ye, oraya buraya, gizli yerlere gidip üç - beş günde 150 bin Euro para yiyip geliyor. Zevkine bir şey diyemem. Kimisi Maldivler’de üç günde bu parayı yiyor. Biz burada kendi yöremizin halkı ile beraberiz. Paramız yabancıya gitmediği için rahatız.”

Seneye Kırkpınar'da yarışacağım

Bu sene için çok iddialı olduğunu vurgulayan Yılmaz, hedefinin peş peşe üç sene ağa olup ‘ağalık altın kemerine’ kavuşmak olduğunu söyledi. Yılmaz, burada altın kemeri almasının ardından ikinci hedefinin 2016’da yapılacak 655’inci Kırkpınar Güreşleri’nin ağalığı için yarışmak olduğunu belirtti. Kırkpınar’da üç sene peş peşe ağalık yapıp altın kemeri alanların heykelinin dikildiğini de ekleyen Yılmaz, ağaların güzel insanlar olduğunu söyledi. Kırkpınar’ın son ağası Seyfettin Selim’in çok yardım olduğunu ifade eden Yılmaz, “Ağalara meraklıyımdır. Türkiye’deki ağaların hemen hemen hepsinin hayatlarını inceledim. Daha sonra yoldan çıkmış olanlar olsa da sicili bozuk hiç ağa görmedim. Zaten adı kötü işlerle anılan kişi ağalık yarışına sokulmaz” dedi.

Alanya'nın adını er meydanlarında okutacağım

Kendisinin de bir dönem güreşe merak saldığını ancak amatör olarak minderde güreştiğini aktaran Yılmaz, genç yaşta iş hayatına atılınca devam edemediğini ve içinde uhde kaldığını belirtti. “Güreşçi olamadım ama güreşlere bari sahip çıkalım” diyerek içindeki güreş sevdasını pehlivanlık yerine güreş ağalığı olarak sürdürdüğünü söyleyen Yılmaz, şöyle devam etti: “Gittiğim diğer güreşlerde anonslar edilirken altın kemerli ağalar ayrıca belirtiliyor. Kemeri olmayan ağa sıradan gözüküyor. Allah bize o kemeri nasip ederse gittiğimiz bütün güreşlere götüreceğiz. Alanyamızın adını da bütün güreşler de okutacağız. Alanya sevdalısı olarak benim için en önemli konunun bir tanesi Alanya’nın reklamı.

Alanyalı bir güreş ağası Kırkpınar'a gidecek

Benim hedefim Kırkpınar. Osmanlı’ya başkentlik yapmış Edirne’ye Alanyalı bir güreş ağası gidecek. Biz Alanya sevdalısıysak, Alanya’nın reklamını yapıyorsak inşallah Allah yazdıysa Türkiye Cumhuriyeti Güreş Ağası olacağız. 2016’da inşallah Kırkpınar’ın hem başpehlivanlık altın kemerini Antalya olarak alacağız hem de Kırkpınar ağalığında altın kemerini almaya çalışacağız.

 

ALTSO meclis üyesi olarak da tanıtıma katkı veriyoruz. Bazen ‘Ağa iyi yer’ diye laflar duyup üzülüyoruz. Ama biz kışın da çalışıp yaza turist getirmek için fuar fuar dolanıyoruz ki esnafın müşterisi de kazancı da artsın.

Ağalık yemek içmek değil, yedirip içirmekten geçer. Felsefemiz budur. Bu bize atamızdan miras.  Benim dedem yoldan birisi evine sapıp yemek yemeden geçerse küfredermiş, ‘Benim buradan yemek yiyip içmeden gidilmez’ diye. O da her zaman bana ilham oldu”

Ağalık için kendisini bitirmesinler

“Allah bize altın kemeri kuşanmayı nasip etsin” diyen Kerim Yılmaz, ağalığa heves salanlara da birkaç tavsiyede bulundu. Tanju Çolak ile geçen yıl girdiği ağalık mücadelesini anımsatan Yılmaz, “Ağalık sadece orada ihaleyi almakla bitmiyor” dedi. Bir kişinin kendisine, dairesini satıp ağa olmak için yarışacağını söylediğini aktaran Yılmaz, “Orada ağalığı almakla olmaz. Bir yıl boyunca ağalığın hakkını vermek zorundasın. Gelen misafirleri, pehlivanları misafirperverlikle ağırlamalısın.  Kimsenin kalbini kırmak istemem ama ağa olup da uçağa binip gidilmez. Burada ağalığın hakkı verilir” diye konuştu.

 

Ancak ağalığın hakkını verebilecek olanları yarışa davet eden Yılmaz, “Gelecek sene ağa yarışı başladığında ‘Mal beyanından cezaevinde’ derlerse bir de ağa mı arayacağız burada? Bütün kazancığını nam için harcamasınlar. Ben yıllık kazancımın yarısını harcıyorum. Ayakta kalacak şekilde ayarlıyorum.” dedi.

Babamın nasihatını hiç unutmadım

Güreş Ağası olduğundan bu yana insanların kendisinden ‘Kız isteyiver, everiver’ gibi türlü türlü isteklerinin olduğunu söyleyen Yılmaz, “Güreş ağalığının en zor bölümü de insanların bitmeyen isteklerini karşılayamamak… Ama ‘Evde un çuvalım bitti’ denilirse asla geri döndürmem. Bu insanları hiçbir zaman kapımdan geri döndürmemişimdir. Rahmetli babamın da en büyük vasiyeti budur. Ben hayatım boyunca hiçbir zaman tek başıma yemek yemedim. Soframda üç - beş kişi bulunur. Bu da bana babamın nasihatidir. ‘Tek başına yemek yersen iki elim yakan da olur, her zaman sofranda birkaç kişi bulunsun’ diye tembih etmişti” dedi.

Er meydanları dualıdır, gidin o maneviyatı hissedin

Güreş Ağası Yılmaz, Türkiye genelinde güreşlere büyük destek verildiğini ancak Alanya olarak en büyük zaafın pehlivanları tanımamak olduğunu söyleyerek “Pehlivanların hepsi güzel çocuklar. Türkiye’deki pehlivanlarla hemen hemen bire bir temasa geçtim. Sanki hepsi özel seçilmiş insanlar. Allah-u Teala onlara ayrı bir özellik vermiş. Önce bir ruh güzelliği, sonra güç kuvvet vermiş. Bir insanı alıp tepesinin üstüne çakıyor, sapasağlam kalıyor. Ama lavaboda ayağı kaysa insan felç oluyor. O er meydanın dualı olduğuna inanıyorum. O dua pehlivanları koruyor. Edirne’ye gittiğim zaman bu manevi güzelliği hissettim. Kırkpınar başka bir dünya. Bence her insanın Kırkpınar’ı görmesi lazım. 654 yıl bu topraklar neler neler yaşandı ama güreşler her zaman yapıldı. Bu da Türk insanın dinine verdiği değerden dolayıdır. Ata sporunun Peygamber Efendimizden bize miras kaldığından dolayı olduğunu düşünüyorum.  Çünkü kâinatın yenilmez Başpehlivanı Hazreti Hamza’yı bilmeyen yoktur.  Hazreti Hamza Başpehlivandan bize kalan bir ata sporunda yiğitçe güreşildiği için…

Ata sporunda bahis olmaz

Ata sporunda bahis olmaz, yasaktır. Hiçbir pehlivan güreşinde kimse ‘Şu benim pehlivanım, şu parayı basıyorum’ diyemez. Böyle bir şeyi duysam ben kızarım. Benim ağalık yaptığım bir meydanda bahis olduğunu anladığım zaman hemen dışarı alınmasını rica ederim. Kumar oynayan insanlarla benim işim olmaz.”

Oğlumun pehlivan olmasını istiyorum

13 yaşındaki oğlunun Belediyespor’da futbol oynadığını ifade eden Yılmaz, “Pehlivan olmasını isterdim ama futbola meraklı. Güreşçi çıkaramadım, ona yanıyorum. Ama şuanda ufak ufak güreş tutmaya da merak etmeye başladı. Kandırabilirsem pehlivan yapacağım.” dedi. 10 yaşındaki kızını Kur’an Kursu’na gönderdiğini söyleyen Yılmaz, ailelere bir dönem de olsa çocuklarına dini ders aldırmalarını tavsiye etti. Yılmaz, “Kısa dönem de olsa aldığı din dersi hayatına yön verecek, maneviyatı güçlenecektir. Ben büyüğü küçüğü tanımayı, arkadaşıma sahip çıkmayı, kimseyi satmamayı, durduğum yolda dimdik durmayı, menfaatsiz olmayı aldığım din dersine borçluyum” dedi.

Siyasetçinin işine karışmam

Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel ile 2014’te siyasete atıldığını ancak aktif siyasetin içinde hiçbir zaman yer almadığını belirten Yılmaz, “Sevdiğim ve inandığım bir insanın peşinden koşarım. Adem Murat Yücel ile girdim, daha önce hiç işim olmadı siyasette. Ancak ben şuna inanırım: Herkes kendi işini yapacak. Siyasetçi siyasetini, iş adamı işini. Onun için ben siyasetçinin işine karışmam. Siyasetçi de benim işime karışmasın. Herkes birbirinin işine karışırsa huzur bozulur. Bizim görevimiz sandıkta biter, ondan sonra oy verdiğim insanların görevi başlar” dedi.

İşinde başarılı olmasını işini çok sevmesi, çalışkan, dürüst olmasının yanı sıra kurumsallaşmaya bağlayan Yılmaz, küçük bir işyeri olup siyaset peşinde koşanlara önce kurumsallaşıp işini büyütmesi gerektiği nasihatinde bulundu.

 

KLAVYENİN BAŞINDA AHKAM KESME

Halkı Gökbel’e davet eden Güreş Ağası Kasımoğlu Kerim Yılmaz, “Bütün Alanya halkı Gökbel’e gelsin, güreşçilerle o duyguyu yaşasın. Güreş izlemeyen insanın gelip izlemesini istiyorum. O manevi duyguyu ve atamızdan bize miras kalan bu kültürü görmelerini istiyorum” dedi.

Yaşanan terör saldırıları nedeniyle bazı kimselerce güreşlerin iptal edilmesi için çaba sarf edildiğini vurgulayan Yılmaz, “Klavyenin başında oturuyorlar, savaş çıkartıp savaş bitiyorlar. Kalk yerinden bir şey üret. Sokağa bir in, ülkeye bir katkı sağla. Oturduğu yerden ahkâm kesiyor. Son olaylarda da böyle oldu. En ufak bir propagandada, olayda kepenk çekersen o zaman mutlu olurlar. Dik durup kepenk çekmeyeceksin. Madem ülkenin ayakta kalmasını istiyorsun inadına yapacaksın.”  şeklinde konuştu.