– Erkan Uysal

Alanya Ticaret ve Sanayi Odası (ALTSO) Akademi tarafından 'Eğitim, Gelişim ve Kariyerde Ebeveynin Rolü' konulu seminer düzenlendi. ALTSO Konferans Salonu'ndaki seminere ALTSO Başkan Yardımcısı Yakut Benal ile vatandaşlar katıldı. Seminerde konuşan Başkent Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Figen Çok, çocukların bir kişilikle dünyaya geldiğini söyledi. Çok, "Bu değişik bir şekilde etkileşimlerle ortaya koyuyor. Bu süreçte ana aktör çocuk. Anne babalar 'ben çocuğum için en iyisini bilirim' yaklaşımı içerisinde. Ülkemizde anne babalar çocukları için fedakar. Dünya üzerinde bu kadar fedakarlık yok. Çok ayrıcalıklı bir yapımız var. Biz çocuğun yaşamında ana aktör değiliz. Yardımcı roldeyiz. Anne, babalar bunu dikkate alarak kendi isteklerini çocuklara dayatmamalı. Toplumda 'Çocuğumun bunu olmasını istedim. Onun saz çalmasını istedim' sözlerini duyuyoruz. Çocuğun ihtiyaçları önemli. Çocuk yeterince uyuyor mu? Türkiye'de çocuklar özellikle pandemiden sonra az uyuyor. Çocukların geç uyumasının nedeni olarak en önemli sebep akıllı telefon olarak gösteriliyor. Uyumak için melatonin hormonu salgılanmalı. Telefonun ekranındaki beyaz ışık melatoninin salgılanmasını önlüyor. Bu birkaç yıl boyunca bir değişim ama onların ömür boyu yaşamını etkileyecek bir şey. Çocuk yeterince uyuyor mu? Çocuğun temel ihtiyacı çalışmak ve ders değil, oyun. Diğer konu sevgi. Herkes çocuğunu sever ama bu yeterince yansıtılabiliyor mu? Anne ve babasının kendisini yeterince sevmediğini düşünen çocuklar var. İkinci konu model olmak. Diğer konu çocuklarla sağlıklı iletişim kurmak. Bu iletişim etkili mi diye düşünmek gerekiyor” dedi. 
“ÇOCUĞUN ÖZELLİKLERİNE GÖRE DAVRANIN”
Çocuğun anne ve babanın dünyaya getirdiği ancak hikayesi ve yaşamı olacak bir varlık olduğunu ifade eden Çok, “Anne baba olarak bazı şeylere önem verirken çocuğun doğal gelişimlerini kaçırabiliyoruz. En prestijli okullardan mezun olanların çok mutlu insanlar olduğunu göstermiyor. Çocuğun en mutsuz olacağı anları onlardan isteyebiliyoruz. 'Bugün daha çok soru çözmelisin. Bugün odana kapanmalısın' diyebiliyoruz. En çok mutluluk kendine uygun seçim yapabilenlerde. OECD ülkeleri arasında yapılan çalışmada işinden Türkiye'de memnun olmayanların oranı yüzde 72. Bu OECD ülkeleri arasındaki en büyük oran. Ailede birden fazla çocuğu olanlar eşitliğe daha fazla önem veriyor. Her çocuğa aynı durumda konuda aynı ilgi uygulanamaz. Çocuğu iyi tanıyacağız. Çocuğa sıcak ilgi gösterilmeli ve duyarlı olunmalı. Ebeveyn çocuğa göre kendini değiştirilmeli. Bilime göre, anne, babalık çocuğun özelliklerine göre davranıldığında etkili oluyor. 'Biz anne, babamızdan böyle görmedik' demek çok çağ dışı. Çocukların ilgileri, hobileri, ders dışı etkinlikleri önemli konu. Hafta sonu hiç dinlenmeyen anne, babalar var. Çocuğun ilgi alanı mesleğe dönüşmüyorsa onu bıraktırma konusu var. Anne, babalar bunu çok profesyonelce algılıyor. ‘Çocuğum piyanist, futbolcu olsun ondan para kazansın’ diyor. Çocukları mesleğe dönüşmüyor diye ilgi alanından uzak tutmak doğru değil. Bunu sürece bırakmalısınız. Çocuğun o gitarla, resim kağıtları ile istediği yere gitmesi ve kendini mutlu hissetmesi çok önemli. İlgi ve hobilerin çocuğun gelişimindeki yeri çok önemli. Bunların CV'de diploma kadar önemi var” diye konuştu.  
“EN BÜYÜK SIKINTI YILMAZ OLMAMAK”
Çocukları her ihtiyacında dibe vurmayacak şekilde yetiştirmek gerektiğini vurgulayan Çok, “Çocuk yetiştirmede en büyük sıkıntı onların yılmaz olmaması. Yılmaz insanların sorunlar karşısında yeni çözüm yolları bulmaya ihtiyacı var. Aziz Sancar'ı düşünün. 8 çocuklu bir ailede dünyaya geliyor. Üst baş yok. Bugün Sancar dünya çapında tanınan bir kişi. Onda kardeşlerinde olmayan bir şey var. O da yılmazlık. Çocukların hata yapmalarından korkmayın. En iyi öğretmen hatalardan ders almak. Bugün 15 yaşındaki bir çocuktan 45 yaş olgunluğu isteniyor. 'Niye böyle yaptın? Hiç aklına gelmedi mi?' diye soruluyor. Onlar sizin kadar cesur değil. Yapılan hatalardan biri yapılan fedakarlıkları çocuğa anlatmak. 'Biz senin bu okula gidebilmen için bunları yaptık' demek onlarda bir borçlandırmaya, ben aileme bunları yaşattım düşüncesine neden oluyor” ifadelerini kullandı. 

‘Sanatçıların Gözünden Alanya’ Sanat Sergisi açıldı ‘Sanatçıların Gözünden Alanya’ Sanat Sergisi açıldı

Editör: TE Bilisim