Kur'an-ı Kerim'i hatmetme isteyenler, Hatim duası ile ilgili araştırmalarını hızlandırdı. Kur'an-ı Kerim’in tamamını okuyanlar Kuran’ı hatmetmiş sayılır. Kur'an-ı Kerim'i hatim eden kişiler ya hatimden sonra ya da İslam alemi için önemli ve mübarek günlerde hatip duasını okumak istiyorlar.  Hatim duası nasıl yapılır? Kadir gecesi hatim duası…

HATİM DUASI NASIL YAPILIR?
Hatim duası, Kur'an-ı Kerim hatim edildikten sonra iki farklı şekilde yapılabilir. Elbette hatim duasında bu farklılıkların önemi yoktur. Gereken Allah rızası için namaz kılıp, ardından hatim duası okuyarak yaparsınız. Gerekse de Kur'an-ı Kerim'İ aktardıktan sonra kıbleye doğrularak hatim duası yaparsınız. Namaz kıldığınız vakit, bittikten sonra hatim duası secdeden kalkmadan okunmalıdır. Namaz kılamayacak durumda olanlar içinse mutlak suretle kıbleye doğru okunmalıdır.

Hatmettiği Kur'an-ı Kerim için hatim duası Arapça okunur. Arapça okunan hatim duası ile birlikte isterseniz istihare duası da okuyabilirsiniz. Bununla Allah katında hatim edilen Kur'an-ı Kerim için tekrar hatim etmeye, yönlendirmeye ve rabbin rızasının alınıp, alınmadığı konusunda emin olmak için okunur.

Yüce Allah’ın son kelamı olan Kur’ân-ı Kerim’i okumak, ecir ve sevabı en yüksek olan bir ibadettir. Hatta selef âlimlerinin ifadelerine göre ibadetler içerisinde hiç birisi Kur’ân okumaya denk değildir. Nitekim âyette de, Kur’ân okumanın asla zarar etmeyecek bir kazanç olduğu belirtilmiştir: “Şüphesiz, Allah’ın kitabını okuyanlar, namazı dosdoğru kılanlar ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden, gizlice ve açıktan Allah yolunda harcayanlar, asla zarar etmeyecek bir ticaret umabilirler.” (Fâtır, 35/29)

Bir başka âyette ise müminler, gece hayatlarını Kur’ân ile meşgul olarak geçirdikleri için övülürler: “Onların (Kitap ehlinin) hepsi bir değildir. Kitap ehli içinde, gece saatlerinde ayakta duran, secdeye kapanarak Allah'ın âyetlerini okuyan bir topluluk da vardır.” (Al-i İmrân, 3/113)

Kur’ân okumanın, Müslümanların asla vaz geçemeyeceği bir görev olması gerektiğini beyan eden Peygamberimiz (a.s), şu güzel benzetmeyle bizleri Kur’an okumaya teşvik etmiştir:

 “Kur’ân okuyan mü’min, kokusu ve tadı güzel olan turunç gibidir. Kur’ân okumayan mü’min, tadı güzel ve fakat kokusu olmayan hurma gibidir. Kur’ân okuyan münafık, kokusu güzel fakat tadı acı olan fesleğen otu gibidir. Kur’ân okumayan münafık ise, kokusu olmayan acı yaban keleği gibidir.” (Buhârî, Fedâilu’l-Kur’ân, 36, Tevhid, 57)

Kur’ân-ı Kerim’in hatmedilmesi ve sonrasında yapılacak uygulamayı belirten bir hadiste, İbn Abbas (r.a)’dan rivâyete göre, bir adam Peygamberimiz (a.s)’e, Allah’ın en çok sevdiği amel hangisidir, diye sordu. O da: “Konup göçendir” dedi. O kişi: Konup göçen kimdir, diye sorunca, Peygamberimiz (a.s): “Kur’ân’ı başından sonuna kadar okuyan, bitirince hemen tekrar başlayandır” dedi” (Tirmizî, Kıraat, 4)

Editör: TE Bilisim