121 devlet üniversitesi sıralamasında 115’inci sırada bulunan Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi’nin (ALKÜ) Rektörü Prof. Dr. Ekrem Kalan, 1 milyon 679 bin TL maliyeti ile tepki çeken kampüsteki giriş kapısına Alanyalıların sahip çıkmasını istedi.Rektör Kalan katıldığı bir programda kampüsün girişinde bulunan ve maliyetiyle tepki çeken kapı ile ilgili soruyu da cevapladı.

 Kalan, “Bir ev düşünün duvarları, kapısı yok. Buranın güvenliğinden bahsetmeniz mümkün değil. Üniversitemizin içerisinden Dim Mağarası’na, Dim köylerinin bir kısmına ulaşan bir yol var. Turistik bir güzergah üzerinde olması sebebiyle günde 200 civarında safari aracı geçiyor. Geçtiğimiz eylül ayında bir hafta arayla bir tanesi devrildi. Bir turist hayatını kaybetti. Sonrakinde de ciddi anlamda yaralanmalar söz konusu oldu. Rektörler üniversitenin kampüs alanında her türlü güvenlikten mesuldür. Dolayısıyla her yerde olduğu gibi yerleşkenin mutlak surette çevre duvarlarıyla ve bilcümle kapısıyla güvenliğinin sağlanması bizim öncelikli vazifemiz.

Kapının yaklaşık maliyeti 1 milyon 858 bin liraydı. Biz bu kapıyı 1 milyon 679 bin liraya ihale ettik. Yani yaklaşık olarak 180 bin lira daha ucuz bir rakama ihale ettik. Dolayısıyla bu aslında takdire şayandır. Kapının mimari projesini ise Sanat, Tasarım Mimarlık Fakültesi’nden bir hocamız çizdi. Proje için de herhangi bir bedel ödemedik. Ayrıca Sultan Alaaddin Keykubat’ın şehri, Selçuklu’nun kışlık başkenti, uluslararası organizasyonlara ve öğrencilere ev sahipliği yapan bir yerin kapısı bence en az bu kadar olmayı hak ediyor. Burada Alanyalıların bilakis sahip çıkması lazım. Burası bir fabrika mirası, turistik işletme değil. Burası bir üniversite. Alanya’nın sembol kurumlarından bir tanesi. İnanın son dönemlere bakın, belki 50-100 yıldır Alanya’da gerçekten sanatsal açıdan mimari değer taşıyan bu türden kaç tane yapı var? Dolayısıyla Alanya’nın kapıya sahip çıkması lazım. Kapıdan mürekkep değil. İçerisinde güvenlik kulübesi, turnikeleri, aydınlatması var. Tepesinde bir Selçuklu kartalı var. İnsanların özellikle yabancılar buraya geldiklerinde o havayı hissetmeleri lazım. Burası bir devletin başkentiydi. Bu havayı insanlara verebilmemiz lazım. Bir kere ecdada borcumuz var. Dolayısıyla Sultan Alaaddin Keykubat’ın adını bu üniversiteye verdiysek veyahut yaptığımız her işin bu ismi taşıyacak nitelikte olması gerekiyor.

Daha ucuz maliyette daha kötü kapılar da yapılabilirdi. Her dönemde üniversitelerin kapıları medyada haber olmuştur. Süleyman Demirel Üniversitesi 2010 yılında tanesi 2 milyondan 2 tane kapı yaptırmış. Biz 11 yıl sonrasında 1 milyon 679 bin TL’ye mütevazi bir kapı yaptırmışız. Kapı değil sadece o. İçerisinde güvenliği, turnikeleri, aydınlatması vesaire. Aslında son derece makul bir fiyata mal oldu. İçerisinde 70 ton çelik var. Bugün o kapıyı biz 4-5 milyon liradan aşağı yaptıramayız. 6 ay geçti. Dolayısıyla bizim, Alanyalıların, öğrencilerin gurur duyabileceği bir nizamiye kapısına kavuştuğumuzu belirtmek istiyorum.

Kısmen kontrollü bir şekilde belediyemizin imar yollarını tamamlamasına müteakip vatandaşlara da kapıyı kapatacağız. Çünkü yerleşke arazileri tamamen özerk alandır. Bu konuda Alanyalıların, hemşehrilerimizin daha fazla sahip çıkmasını beklerim. Geçtiğimiz günlerde baktım ki öğrenciler trafiğin müsaade ettiği anlarda fotoğraf çekip paylaşıyor. Deniz, kum, güneş üçlemesinin dışında Alanya’nın tarihi ve kültürel güzellikleri de var. Artık üniversitesinde o nama yakışır bir kapısı var. Bununla gurur duyuyoruz. Alanyalılar da gurur duysunlar” diye konuştu. – Haber Merkezi

Editör: TE Bilisim