Değerli dostlar.
Aslında.
Her tür fanatizmden uzak durup,
Gerçekçi ve objektif olmamız gerekir.
Toplum olarak,
Parti fanatizmi tavan yapmış durumda.
Özellikle eski. 
Yani,
Bizim kuşak. 
Bu konuda başı çekiyor.
Toplum ve birey olarak, kendi kendimize,
Ya da, 
Birilerinin bir biçimde bize dayattığı bir tabu yaratıyoruz.
Sonra da kendi yarattığımız bu tabuya tapınıyoruz.
Osmanlı dönemini bir kenara bırakırsak.
Cumhuriyet döneminden bugüne kadar.
Bu ülkede önemli görevlere gelmiş.
Az ya da çok, bu ülkeye ve bu topluma, şu ya da bu biçimde hizmet etmiş.
Birçok devlet adamı ve siyasetçi var.
İstisnasız hepimiz bunlardan bazılarını baş tacı edip göklere çıkarırken, bazılarını da yerin dibine batırıyoruz.
Bu alışkanlık, 
Onlar hakkın rahmetine kavuştuğu halde, devam edip gidiyor.
Bu değerlerimizden bazılarını saymaya kalkarsak.
Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü, Celal Bayar, Adnan Menderes, Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Turgut Özal, Abdullah Gül, Tansu Çiller, Necmettin Erbakan, Mesut Yılmaz son olarak da Recep Tayyip Erdoğan’ı sayabiliriz.
Tabii ki ben de genel anlamda, bu isimlerden bazılarını takdir edip beğenirken, beğenmediklerim de var.
Ama belli bir genelleme ve fanatizm içinde hiçbirini yerin dibine batırmaya kalkmadım ama,
Bazılarını acımasızca eleştirdiğim gibi, kimi olumlu icraatlarını da hep dile getirme gerçekçiliğini göstermişimdir.
Taraf olduğumuz bir siyasi yapının ya da liderin her yaptığına övgüler yağdırırken, karşı olduğumuz siyasi yapının ya da liderin her yaptığını yerin dibine batırma saçmalığını sergiliyoruz.
Bu konuda, başta söylediğim gibi, bizim kuşağın eline kimse su dökemez.
Mesela ben.
Recep Tayyip Erdoğan’ı
Belli dönemlerde belli hizmetlerini beğenip, bu konularda övgüler yağdırdığım olmuştur.
Ama son yıllarda.
Özellikle de dört milyon Suriyeliyi başımıza bela ettikten ve gereğinden fazla hamasi çıkışlar yapması, herkesi acımasızca eleştirmesi ve de genelde içerikten yoksun uzun nutuklarla toplumu etkilemeye çalışması nedeniyle.
Eski sempatim kalmadığı gibi, belli konularda, tehlikeli bulmaya başladığımı da itiraf etmeliyim. 
Başka örnekler verirsek.
Örneğin, ben sosyal demokrat olmama karşın, rahmetli Turgut Özal’ı çok beğenenlerdenim.
Rahmetli Mustafa Kemal Atatürk ile 
Rahmetli İsmet  İnönü’nün yerleri bende başkadır.
Rahmetli Necmettin Erbakan’ı fazla sevmem.