Biraz sonra konuyu bir yere getireceğim, gelmesi gerekli de... Azıcık merhamet sahibi olanlar bilirler, en azından farkında olurlar; bu dünyada en çok yoksullar ve onların çocukları vurgun yiyor, hem ülkemizde, hem dünyanın başka ülkelerinde...
Kendilerini yok sayılıyorlar efendiler, her nerde olurlarsa olsunlar, insandan filan sayılmıyorlar, bakmayın kimilerinin ileri geri konuştuklarına, mesela bizim ülkemizde 83 milyon insanın yasalar önünde eşit deyip durduklarına...
Hayır, eşit değiliz onlar ile... Bana sorarsanız onlar ile eşitlenmek filan istemem... Eşit olmak değil önemli olan, hak ve adalet üzere paylaşıma ortak edilmek... 
İnsanı insan olmayı yüce tutabilmek önemli olan... İnsanı yüce kılan yüreği olmalı, sahip olduğu değerler olmalı yine insan adına...
Çünkü biliriz yeryüzünün hiçbir yerinde eşitlik diye bir şey yok, hem bu kadim yasalara uygun değil...
Onlar, yani kendilerini en üst de görenler,  sadece yoksulları veya işsiz güçsüz insanları avutmak yanlarında tutmak için, eşitlik sözleri ile varlığımız kendi lehlerine çevirmek istiyorlar ve bunu beceriyorlar da...
Boş verin o parti, bu parti o cemaat bu cemaat demeyi, güç sahiplerini daha merhametsiz, daha görgüsüz hatta kaba olduğu bir dünya şimdi dünya...
Bakın kısadan bir örnek; Hani camiye namaza gidenlere bu sözüm  “haydi söyleyin!” cami imamları arkadaşlar en çok kendilerine kimleri muhatap alıyorlar?
Varlıklı olan insanları iş insanları, servet sahiplerini başka başka insanları, ama daha çok zengin ve servet sahipleriyle selamlaşmayı seçiyorlar, öyle yapmıyorlar mı?
Asıl demek istediğime gelince; hani yazının başlığı olan “peki bu ahlaksızlık değil mi?” sorusuna...
Ne demek istedim? Açıklayayım o zaman... Gerçi bilinen bir şey ve bu ülkenin kanayan yaralarından biri, bu ahlaksızları ahlaksızları görmezden gelmek... 
Çünkü zengin taifesi kendince bir ahlak yasası inşa ediyorlar, başkalarının üstünden, başkalarının kadını kızı üstünden... Yazıyı okuyun ve sonra şehirde “özellikle erkekler ve beyaz adamlar arasında gelip giden dedikodulara bir kulak verin bakalım” sizde içinizden gerçekten bu işler böyle diyeceksiniz...
Hani kaç gündür ATV Televizyonunda Alayna Çakır diye bir kızın ölümü konusu işleniyor... Gencecik kızların gece kulüplerine restoranlara Barlara nasıl düşüldüğü anlatılırken, bu kızların zamanla iş adamlarına nasıl pazarlandığı da, konunun içinde...
Ve rezil dolaşım, rezil pazarlık bu ülkenin kadınlarımızın kızlarımızın devam eden kanayan yarası... Peki, gencecik kızları paralarının gücü ile yatağına aldığını sana o alçaklara ahlaksızlar demeyelim de ne diyelim?
Kim ki bu yolu seçmişse ve bunu normal karşılıyorsa, alçaktır, alçaktır alçaktır...