Bir ölü yatıyor sokak ortasında, üzeri gazete kağıtları ile örtülü, kafasında üç kurşun yarası, ayağında tabanı delik kundurası, ne ezilenlerin gözyaşı, ne güvercin telaşı, öylece yatıyor sokak ortasında. "Kendimi bir güvercin ruh tedirginliği içinde görebilirim, ama biliyorum bu ülkede güvercinleri vurmazlar" diyen. Hrant Dink, sahibi ve genel müdürlüğünü yaptığı Agos Gazetesi önünde kafasına sıkılan üç kurşunla öldürüldü. Tarih yaprakları 19 Ocak 2007’yi gösteriyordu. Katil Ogün Samast, babasının ihbarı ile Samsun Otogarı’nda yakalandı. Aradan geçen bunca yıla rağmen katile tetiği çektirenler kimler bir türlü anlaşılamadı. Yalnız zihinlerde kalanlar sokak ortasında kafasına sıkılan kurşunla ölen bir adam, caddenin ortasında boylu boyunca uzanmış ölüsünün üzeri gazete kağıtları ile örtülü ,ayağında tabanı delik bir çift ayakkabı. Öldürülme nedeni: Ermeni oluşu

Yer İzmir HDP binası. Bir oda, odada bir masa, masa üzerinde bir tabak, tabakta birkaç adet zeytin, birkaç parça domates, masada karton bardak, içinde yarısına kadar içilmiş duran çay. Masada her şey yarım kalmış, bitirilmemiş bir kahvaltı. Yerde bir kadın yatıyor, bedeninde altı kurşun yarası, kurşun deliklerinden sızan kanlar zemini ıslatmakta. Kadının adı: Deniz Poyraz, artık adının önemi yok, artık kemanına ses veremeyecek, artık kordonda dolaşıp denizden gelen esintiyi ferahlamak için doyasıya ciğerlerine çekemeyecek, artık Kadifekale'den İzmir’i seyredemeyecek. Kısacası onun için hiçbir şeyin önemi yok. Alın bütün kutsallarınız sizin olsun.

Katil, Onur Gencer. Deniz Poyraz’ı tanımıyordu. Deniz de katilini. Niçin öldürdü? Tetiği çektirenler kimler? Tıpkı Hrant Dink cinayeti gibi bu cinayet ile ilgili soruların yanıtları karanlıkta kalacak.
Deniz Poyrazın suçu: Kürt olması.
Konu aslında bir Ermeni veya Kürt asıllı bir vatandaşımızın katledilmesinden öte yüzyıllar boyu "Yaratandan dolayı yaratılanı severim" diyen Yunus Emre’lerin “Bir insan kalbi kırdınsa, senin kıldığın namaz, tuttuğun oruç nafile” diyen, felsefeye saygı duyan Anadolu’nun kadim halkları, yine el ele tutuşup kardeşlik türküleri söylemeye devam edeceğiz. Irkçı faşist kafalar boşuna uğraşmayın. Boşuna öldürüyorsunuz bizleri. Çünkü biz öldükçe yeniden doğarız ölümlerden. Üstelik çoğalarak.