Bazı arkadaşlar kızacaklar ama söylemem gerek, zira söylemez içimde tutarsan kalbimi acıtacak gerçekleri söylemeye çalışan birisi olarak...
Sözü sağa sola dolaştırmadan söylemiş olayım, muhalefet partilerine kullandığım söz acınacak haldeler tanımı... Gerçekten acınacak haldeler, yazımı okursanız çoğunuz tamam haklısınız diyeceksiniz bunu biliyorum... 
Kora halinde hepsi el ele tutuşup “Gerekirse Türkiye batsın” ama yeter ki Tayyip Erdoğan gitsin diyorlar...
Ama onlar görmeseler de “aslında görüyorlar biliyorlar” kendileri ile birlikte ülkenin dışarıdaki düşmanları da Tayyip Erdoğan gitsin diyorlar ve bu her geçen gün daha çok açığa çıkıyor...
Tamam Tayyip Erdoğan’ı eleştirelim hatta gitmeli diyelim de, ama hakkını da teslim edelim, dünyanın karanlık adamlarına sergilediği dik duruşu ve çoğuna boyun eğmeyi ret ettiğini...
Bizim sakallı da dâhil... Bilerek bizim diyorum, zira çok eski zamanlarda yani siyaset ile yakınlık kurduğumuz zamanlarda Saadet partisinin devamı olduğu partiler içinde bulunmuşluğumuz hatta Refah partisinin İzmir İl Başkanlığında görev yapmışlığımız da vardır...
Ama sonradan yazı yazan şiir yazan, söyleyince hak üzere söz olması arzulayan  bir insanın duygusal olarak bir partiye yakın olmaması gerektiğine inandım, ve 30 yıldır hiçbir partinin yakını seçmeni değilim, bu benim kişisel tercihim...
Daha önce yazdıklarımı okuyanlar bilirler ki Partilerin içinde en çok Ak partiyi eleştirdim her zaman, efendiler bunlar bunlar yanlış, bu yanlışları yaparak ülkeye kötülük yapıyorsunuz demekten hiç geri kalmadım...
Ama bunları demiş olmamız bazı gerçekleri görmemize mani olmamalı ve söz her zaman adalet üzere olmalı, ülke adına ülkenin insanımızın çıkarı için olmalı...
Evet, zor bir zamandan geçiyoruz bunu inkâr etmenin bir gerekçesi yok ve bunun bir kısmı belki çoğu son dönemlerde Ak partinin yanlışlarının sonucu, bunu bilenlerdenim...
Ama Tayyip Erdoğan gitsin diyenler de samimiyet yok, gerçekten doğru sözlü değiller ve Ülkemiz adına doğru sağlıklı planları projeleri yok, en azından ben böyle inanıyorum... Koroyu yöneten Kemal Kılıçdaroğlu kendi yaptıkları anketlerde bile, en geride kalanlardan...
Neyse birkaç soru... Şimdi bu arkadaşlar Ankara İstanbul ve başka bazı illerde seçim kazandılar mı, kazandılar... Ama HDP nin sayesinde bunu açık söyleme cesaretleri var mı, hayır yok... HDP olmadan Tayyip Erdoğan’ın yıkabilirler mi, hayır... Peki, HDP Ülkenin bütün kalmasını ister mi, hayır...
Nasıl olacak o zaman? Bu arkadaşlar Berat Albayrak için sosyete damat sosyete damak diye diye yeri göğü inlettiler... Peki, Ülkenin yüzünü güldüren dünyanın her yerinde Ülkeden söz ettiren, savunma sanayine akıl almaz katkılar sağlayan Selçuk Bayraktar’a hiç teşekkür ettiler mi?
Aklımda binlerce soru, ama oynamasını bilmeyen gelin sözü ile yerim dar sormaya... Mesela CHP HDP NİN yan kuruluları olan örgütler için terör örgütü diyebiliyor mu?
Ak parti güzellemesi yapmıyorum... Zira bizi takip edenler bilir bir kere bile Ak partiyi övücü sözler yazmadım şimdiye kadar...
Ama bazı gerçekler de yeri gelince söylenmeli...
Çünkü haksızlık karşısında susmak ağır bir yüktür insanın omuzlarında...