Dışarıdan bakılınca güzel gibi görünse de böyle günlerin ilan edilmesi, aslında insanın kendi kendini kandırması veya doğrudan insanları kandırma eylemi bence...
Belki on bir kasımdan önce yazmalıydım bu yazıyı, aklıma gelmedi değil de,  es geçmeyi tercih ettim nedense...
Masallara inanmak insanın zoruna gidiyor, hele masalcıların samimi olmadıklarını görünce...
Başkaları ne düşünürse düşünsün ben böyle kalıplara sokulmuş, belli tarihler ile sabit kılınan bu gibi günler,  bir oyunun parçaları gibi geliyor bana...
Yani en azından ben böyle düşünüyorum, kimse zorunlu değil bu düşünceye katılmaya...
Anneler günü Babalar günü sevgiler günü engellerliler günü...
Artık, senin her gününe tahsis edilmiş günler bunlar... Ağaçlandırma günü ya da Bayramı da aynı şey...
Ne demek ağaç dikmeyi, fidan dikmeyi senenin bir gününe tahsis etmek... Üstelik her ağacın her fidanın kendince bir dikme mevsimi olduğu halde... 
Şehirlerimizi bozkıra çeviren zalim anlayışların kendilerini aklama girişimi gibi bir şey... Dağları dağların ormanlarını kapitalizmin uşaklarına tahsis ederek, her yeri kupkuru kılan zihniyetlerin ağaçlandırma günü ilan etmeleri ve günde on bin ağaç dildik, yüz bin fidan diktik demeleri hiç de samimi gelmiyor...
Ve diğer günler için koparılan gürültüler de... Ne demek sende bir gün anneler günü ilen etmek... Haydi olumlu tarafları var diyelim, ya olumsuz yanları...
Anneleri olmayan çocukların üzüntülerini hüzünlerini nereye koyacağız o günler de... Onların annesizliğini kim nasıl anlatacak onlara...
Çok değişik bahane ve sebepler ile ormanların varsıl adamlara kimi şirketlere hatta kimi siyasetçilere peş keş çekildiği bilinmiyor mu?
Bağları bahçeleri narinciye ağaçlarını zeytin ağaçlarını beton yığınlarına peşkeş çeken zihniyetin ağaçlandırma gününe Ağaçlandırma Bayramına inanıp kendimizi saf yerine koyacak değiliz...
Bilinsin bunu derken o parti bu parti filan diyerek işi sulandıracak değiliz... Doğrudan hepsine söylenmiş hatta resmi ideolojiye, kamu kurum ve kuruluşlarına, sonra Belediye Başkanlarına doğrudan söylenmiş sözler... 
Kıyametin der Hazreti Muhammed, kıyametin kopmasına bir saat kaldığını bilseniz bile elinizdeki fidanı dikin... Ve bir fidan dikmenin ne kadar önemli olduğunu hatta ne kadar çok sevap olduğunu en güzel dille anlatır bize...
Diktiğimiz meyve ağaçlarının meyvelerinden yiyen kuşların kurtların Allah’ın ayetlerinden birer ayet olduğunu, onların karınlarının doymasına vesile olduğu için, verilecek sevabın hayrın iyiliğin çokluğundan söz eder...
Her zaman dediğimi diyorum yine... Hazreti Muhammed’in tavsiyelerinden uzak yaşayan Müslüman toplumlar dünyada sıkıntıdan kurtulamayacaklardır...